soL (DIŞ HABERLER) ABD Adalet Bakanlığı'nın, 'düşman savaşçı' adlandırmasıyla Kabil yakınlarındaki Bagram Hava Üssü'nde tutulan 600 esirin 'tutukluluk hallerine karşı' ABD'deki mahkemelere başvurma haklarının olmadığı yönündeki kararı, Obama yönetiminin Guantanamo kararının ardında insan haklarından çok "imaj" kaygısının yattığı yorumlarına yol açtı.

Bagram'da tutulan dört esir Yüksek Mahkeme'nin Guantanamo ile ilgili kararının ardından Washington Bölge Mahkemesi'nde esirliklerine itiraz etmişlerdi. Mahkeme, Obama'nın Bush döneminde konulan kuralları değiştirebileceğini belirtip konuyu ABD yönetimine sormuştu. Fakat Adalet Bakanlığı hukuk danışmanları, Obama yönetiminin Bagram'daki esirlerin 'tutukluluklarına itiraz için ABD mahkemelerine başvuramayacağı' yönünde karar aldığını açıkladı.Adalet Bakan Yardımcısı Michael Hertz, mahkemeye gönderdiği yanıtta "Hükümet eski konumunu korumaktadır" diyerek Bagram esirlerine mahkeme yolunun kapalı olduğunu belirtti.

Dört esir adına başvuru sürecini takip eden Prof. Barbara Olshansky eski kuralların devam etmesinin düş kırıklığı yarattığını söyledi. Olshansky, Bagram'daki koşulların savaş hukuku ve insan hakları anlaşmalarının çok uzağında olduğunu, esirlerin askeri mahkemeye bile çıkarılmadığını, işkencelerin intiharlara yol açtığını söyledi. Olshansky'ye göre ABD yönetimi, Bagram esir kampının kapasitesini 1.100 kişi artırmak için 60 milyon dolarlık yeni bir hapishane planlıyor.

Obama'nın tüm dünyaya ve ABD'ye özgürlük ve adalet getireceğini bekleyen Anayasal Haklar Merkezi, Medeni Haklar Birliği ve Uluslararası Af Örgütü gibi liberal sivil toplum kuruluşları da gelişmeler karşısında uğradıkları düşkırıklığını gösteren açıklamalar yaptılar.