Küba Dışişleri Bakanlığı'ndan ABD’ye yanıt

Küba Dışişleri Bakanlığı, Küba'nın ABD'nin terörü destekleyen ülkeler listesinden çıkma talebi üzerine başlayan tartışmayla ilgili açıklamada bulundu.

Geçtiğimiz hafta ABD Ulaştırma Güvenliği Yönetimi’nin ‘uluslararası terörizmin destekçileri’ listesinde yer alan ülkelerin pasaportlarını taşıyan yolcuların daha sıkı güvenlik kontrollerine tabi tutulması yönünde aldığı karar kamuoyuna duyurulmuştu. Haksız ve keyfi biçimde bu listede yer alan ülkeler arasında Küba da vardı.

Kararın açıklandığı gün Küba Dışişleri Bakanlığı ve Washington’daki Küba Çıkarları Bölümü bir nota yayınlayarak ABD Dışişleri Bakanlığı’nı ve Havana’daki ABD Çıkarları Bölümü’nü protesto etmişti.

Notada, Küba’nın bu listede yer almasının nedenlerinin tamamen politik olduğu ve uluslararası kamuoyunda lanetlenen abluka siyasetinin haklı çıkarılması amacını taşıdığı ifade edildi. Bu tür listelerin oluşturulmasına karşı çıkılarak “Küba’nın kurbanı olduğu terörizmle kusursuz mücadelesinin kayıtları mevcuttur”, denildi. Tamamen temelsiz olan söz konusu suçlamanın derhal geri alınması ve Küba’nın adının listeden çıkarılması talep edildi.

Aynı gün ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Küba’nın terörist faaliyetleri destekleyen bir ülke olduğu, hava yollarıyla seyahat eden vatandaşlarının ek kontrollerden geçmesi gerektiği” bildirildi.

Konuyla ilgili Küba Dışişleri Bakanlığı Küba’nın pozisyonunu ayrıntılı biçimde ele alan bir metni 7 Ocak’ta kamuoyuna açıkladı. Dışişleri Bakanlığının açıklamasında ABD’nin 1982’de Reagan döneminde Küba’ya benzer bir ithamda bulunduğu, bu ithamın da daha sonra uygulanacak yaptırımların ve Küba sosyalizmine dönük yıkıcı faaliyetin bahanesi yapıldığı hatırlatıldı.

Açıklamada ABD’nin Küba’nın ETA’yı, FARC’ı, ELN’yi ve ABD’li teröristleri desteklediği ve barındırdığı yollu suçlamaların tamamına tek tek cevap verildi. Küba’nın gizli ya da utanılacak herhangi bir şeyinin olmadığı ifade edilerek Küba hükümetinin terör meselesindeki şeffaf konumunun ve dünya barışına yaptığı katkının Birleşmiş Milletler tarafından kabul edildiğinin altı çizildi.

Bunun karşısında, Devrim’in zaferinden bu yana ABD yönetiminin sınırlarını Küba hükümetinin resmi taleplerini hiçe sayarak yüzlerce suçluya, katile ve teröriste açtığı hatırlatıldı. Bu kişilerden pek çoğunun ABD sokaklarında halen serbestçe dolaştığı bildirildi.

Açıklamada, “Küba ABD yönetimine başka ülkelerin terörizmle ilgili tutumlarıyla ilgili rapor verme hakkını veren gayrimeşru mekanizmayı reddetmektedir” denildi. Ayrımcı ve çifte standarda dayanan bu liste oluşturulurken Küba’ya karşı korkunç suçlar işlediği kanıtlanmış teröristlerin özgürlüklerine herhangi bir kısıtlama getirilmemesinin kabul edilemez olduğu bildirildi.

ABD’nin çifte standartlı tutumuna örnek olarak ülkelerini olası terörist saldırılardan korumaya çalışırken yakalanan Küba’lı beş kahramanın haksız ve keyfi yargılanmaları verildi.

Açıklamada:

-Küba’nın her türlü terörist eylemi kınadığı,

-Bu konuda geliştirilmiş uluslararası antlaşmalara ve uluslararası hukuka bütünüyle uyduğu

-Herhangi bir kitle imha silahı edinme konusunda hiçbir girişimde bulunmadığı

-Terörizmle mücadele konusunda ABD dahil tüm ülkelerle ortak mücadele yolları geliştirmek konusunda somut önerilerde bulunduğu ve halen konuyla ilgili ülkelerarası 35 antlaşmanın tarafı olduğu

-Küba’nın kendisine karşı ABD’de planlanan pek çok terörist saldırıyı ABD’ye önceden bildirdiği

-11 Eylül saldırılarını ilk kınayan ülkelerden biri olduğu, kurbanlarına tıbbi ve insani yardım konusunda öneride bulunduğu

-Küba’ya karşı ABD topraklarından kaynaklanan pek çok terörist faaliyet ve girişime rağmen Küba’nın ABD vatandaşlarına zarar verecek en küçük hareketten kaçınıldığı ifade edildi.

Son olarak ABD’nin Küba’nın ‘uluslararası terörün destekçileri’ listesinden derhal çıkarılması talebi yinelenirken, Kübalı beş terör savaşçısının da bir an önce serbest bırakılması istendi.

(soL - Dış Haberler)