Kolombiya hükümeti ile FARC Oslo'da barış görüşmelerine başlayacak

<strong>Kolombiya'da hükümetin, FARC ve ELN ile barış müzakereleri için masaya oturacağı söyleniyor. Bir süredir Küba'da ve Venezüella'da yürütülen ön görüşmeler sonrasında, tarafların barış görüşmelerine başlayacağı iddia edildi.</strong>

Bölgesel yayın yapan televizyon kanalı Telesur'un haberine göre Juan Manuel Santos yönetimindeki Kolombiya hükümeti ile FARC (Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri) arasındaki görüşmelerin ilk etabı, 5 Ekim tarihinde Oslo'da gerçekleşecek. Küba, Venezüella ve Norveç'in arabuluculuğunda gerçekleştirilen ön görüşmelerin bir süredir devam ettiği ve müzakere kararının bu görüşmelerde olgunlaştığı da gelen bilgiler arasında.

Kolombiya halkının büyük kesiminin de görüşmelerin başlamasını istediği söyleniyor. Öte yandan FARC'tan sonra en büyük örgüt olan Ulusal Özgürlük Ordusu'nun (ELN) da görüşmelere katılacağı belirtiliyor. Görüşmelerin ön koşulu olarak Santos hükümetinin istediği "görüşmeler başlamadan önce eylemlerin durdurulması ve silah bırakılması" talebi ise FARC ve ELN tarafından reddedildi.

Daha önce de müzakereler olmuştu
Yaklaşık 50 yıldır süren savaş boyunca FARC ile Kolombiya devleti arasında pek çok kez barış görüşmeleri yapılmıştı. İlki Belasario Betancur başkanlığındaki 1982-86 döneminde başlayan müzakereler başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Bunu Cesar Gaviria (1990-94) ve Andreas Pastrana (1998-2002) başkanlık dönemlerindeki müzakere girişimleri izledi ancak hiçbir zaman kalıcı bir sonuç alınamadı. En son eski FARC lideri Alfanso Cano, öldürülmeden önce geçen yılın Ağustos ayında görüşmelere yeniden başlamak istediklerini açıklamıştı.

Öte yandan bugünkü başkan Santos'un müzakereler konusunda temkinli davrandığı görülüyor. Santos, müzakerelere ancak sonuç alacaklarından emin olduklarında oturacaklarını söylüyor. The Guardian'da yer alan bir habere göre başkan Santos, 1999 yılında yapılan görüşmelerden FARC'ın güçlenerek çıkmasına da işaret ederek "Geçmişteki hataları dikkate alacağız... her türlü barış süreci çatışmayı sonlandırmaya hizmet etmelidir, ertelemeye değil" açıklamasında bulundu. Ancak gerek hükümetin barış görüşmeleri öncesinde FARC ve ELN'ye yönelik ateşkes talepleri, gerekse öne sürdükleri diğer şartlar, hükümetin aldığı siyasi riski yönetebilme konusunda endişeli ve temkinli olduğunu gösteriyor.

Santos'un barış konusundaki iradesine şüpheci yaklaşan isimlerden biri de ELN komutanı Nicolas Rodriguez. Rodriguez, Santos'un ısrarla talep ettiği, barış görüşmelerinden önce tek taraflı bir silah bırakma ya da ateşkes ilan etme gibi bir durumu kabul etmeyeceklerini belirtiyor ve şöyle konuşuyor: "Santos barışın anahtarının cebinde olduğunu söylüyor ama bence o anahtarı kaybetti çünkü hiçbir zaman ciddi bir diyalog yürütme imkanı olmadı." Kolombiya Hükümeti, Rodriguez'in açıklamaları üzerine herhangi bir yorumda bulunmadı.

Öte yandan, FARC ve ELN'ye karşı yürütülen en kanlı operasyonlardan bazılarının uygulayıcısı olan Santos, bazı muhalif liderlerce "ne pahasına olursa olsun barış yapmaya çalıştığı" için eleştiriliyor. Görüşmelerin başlayıp başlamayacağı ve başlarsa sonucunun ne olacağı belirsizliğini korumakla birlikte, FARC ve ELN cephelerinin de barış istediği düşünülüyor. Geçtiğimiz Ocak ayından itibaren FARC lideri Rodrigo Londoño, görüşmelerin başlamasını istediklerini ilan etmiş ve bazı rehineleri serbest bırakmıştı.

Görüşmelerin arka planında ne var?
Kolombiya'da yaklaşık 50 yıldır süren savaş temel olarak iki cephe arasında, ABD ve onun doğrudan işbirlikçisi gibi çalışan Kolombiya egemen sınıflarıyla FARC ve ELN gibi devrimci halk hareketleri ve örgütleri arasında gerçekleşmekte. FARC'ın Kolombiya hükümetleri ve ABD açısından esas tehdit edici yanını, petrol ve maden tesislerine yönelik silahlı sabotaj eylemleri oluşturuyor. Nitekim, geçtiğimiz yılların finansal kriz ortamında yabancı yatırımcıları çekmeye devam eden Kolombiya'da, başkan Santos'a önceki yılların güvenlik kazanımlarını boşa harcadığı yönünde eleştiriler gelmekteydi. Zira geçen yıl boyunca endüstriyel tesislere yönelik saldırıların %40 oranında arttığı bildiriliyor.

Santos'a yönelik eleştirilerde bahsi geçen "güvenlik kazanımlarını" ise önceki yıllarda doğrudan ABD'nin yürüttüğü operasyonlar ve Kolombiya'daki şirketlerin güvenliği için ayırdığı büyük bütçeler oluşturuyor. Santos cephesinden bakıldığında, siyasal riskin arttığı bir ortamda savaşarak bitiremediği bir örgütle barış masasına oturmak, çözüm olasılıklarından birisini oluşturuyor. Öte yandan, FARC ve ELN'nin teslim olmama ve silah bırakmama konusunda kararlı oldukları söylenebilir. Görüşmelerin nasıl sonlanacağını önümüzdeki süreç gösterecek.