Katar Emiri: Suriye’ye askeri müdahaleyi Araplar başlatsın

Dün BM Genel Kurulu’nda konuşan Katar Emiri el Tani, Arap ülkelerinin Suriye’ye tek taraflı müdahaleye girişmesini istedi. Katar Emiri’nin konuşmasının ardından bugün Şam’da Genelkurmay Başkanlığı yakınlarında iki patlama meydana geldi.

Bu sabah saatlerinde Şam’ın merkezinde bulunan Emevi Meydanı’nda iki patlama meydana geldi. Oldukça şiddetli olduğu kaydedilen patlamaların, Genelkurmay Başkanlığına ait bir komuta binasının yakınlarında gerçekleştiği belirtildi. Suriye makamları, sabah 07.00 sularında artarda gerçekleşen patlamalarda can kaybı olmadığını, maddi hasar bulunduğunu açıkladı.

Enformasyon Bakanı Ümran Zoabi, patlamalara arabalara yerleştirilmiş iki bombanın sebep olduğunu, bombalardan bir tanesinin ana komuta binasının bulunduğu komplekste patlamış olabileceğini açıkladı. İnternete yansıyan video görüntülerde kent merkezinden dumanlar yükseldiği görüldü.

18 Temmuz saldırısına benzer bir girişim mi?
Sabah gerçekleşen patlamalar, 18 Temmuz’da Ulusal Güvenlik Binası’nı hedef alan saldırıları hatırlattı. 18 Temmuz’daki saldırıda Savunma Bakanı Davud Rajha ve Genelkurmay Başkan Yardımcısı Eşref Şevket’in de aralarında bulunduğu çok sayıda üst düzey devlet görevlisi hayatını kaybetmişti. Saldırının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısından hemen önce gerçekleştirilmiş olması, saldırının siyasi amacının Rusya ve Çin’in BMGK oturumunda alacakları tavrı etkilemek olduğu yorumlarına yol açmıştı. Üst düzey güvenlik yetkililerinin öldürülmesi ve Şam’da bu çapta bir eylem gerçekleştirilmesi, muhaliflerin Esad yönetiminin devrilmek üzere olduğu propagandasının bir unsuru olarak değerlendirilmişti. Eş zamanlı olarak Halep’in ele geçirilmesine yönelik büyük bir saldırı da başlatılmış olması, bu değerlendirmelerin isabetli olduğu görüşünü güçlendirmişti.

Bu sabah gerçekleştirilen bombalı saldırıların da 18 Temmuz’dakine benzer bir şekilde yine Birleşmiş Milletler’in önemli bir toplantısıyla, New York’ta yapılan ve önemli gündemlerinden bir tanesi Suriye’deki durum olan Genel Kurul toplantısıyla çakışması dikkat çekti. Muhaliflerin bir kez daha Suriye’de yönetimi devirmek oldukları izlenimi yaratmak üzere büyük ve sansasyonel bir eyleme imza atmaya çalışmış olması ihtimaller arasında yer alsa da, saldırıda can kaybı olmaması istediklerini alamadıkları anlaşılıyor.

Muhalifler dün de Şam’da bir okulu bombalamış ve okulun Suriye ordusu tarafından askeri amaçlarla kullanıldığını iddia etmişti. Saldırıyı kendisine Peygamberin Torunları adını veren bir muhalif grup üstlendi. Suriye kaynakları saldırıda yedi kişinin yaralandığını duyururken, söz konusu grup okulda dokuz bomba patlatıldığını ve üst düzey askerlerle istihbarat görevlilerinin öldürüldüğünü iddia etti. Bu saldırının ve üst düzey güvenlik görevlilerinin öldürüldüğü iddialarının da BM Genel Kurul toplantısıyla çakışması dikkatlerden kaçmadı.

Muhalifler geriliyor
Diğer yandan 18 Temmuz eylemiyle eş zamanlı olarak başlatılan ve stratejik bir önemi olduğu bilinen Halep saldırısı büyük ölçüde Suriye ordusu tarafından geri püskürtülmüş durumda.

Ordu kaynakları muhaliflerin yoğunlaştığı Arkub semtinden geri çekildiklerini duyururken, askerlerin halen bölgede saklanmakta olan muhalifleri bulmak amacıyla evlerde arama yaptıklarını belirtti. Suriye devlet televizyonu ise dün Suriye askerlerinin Arkub’da devriye gezdikleri görüntüleri yayımladı.

Katar Emiri: Arap ülkeleri müdahale başlatsın
Bu gelişmelerin ortasında dün gerçekleştirilen BM Genel Kurul oturumuna da Suriye’yle ilgili tartışmalar damgasını vurdu. Özellikle Katar Emiri Şeyh Hamad bin Halife el Tani’nin Suriye’ye Arap müdahalesi başlatılmasını savunduğu konuşması dikkat çekti.

El Tani, BM Güvenlik Konseyi’nin “etkin bir vaziyette” olmayı başaramamış olması göz önünde bulundurularak Arap ülkelerinin Suriye’ye müdahalede bulunması gerektiğini savundu. El Tani, “Buradan hareketle Arap ülkelerinin kendi ulusal, insani, siyasi ve askeri görevleri gereği müdahalede bulunması ve Suriye’de dökülen kanı durdurması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

El Tani, Suriye’deki durumu yetmişli yıllarda Lübnan’da yaşananlara benzeterek sözlerini “Arap ülkeleri yetmişlerin ortasında iç savaşı durdurmak için Lübnan’a müdahale ettiklerinde de … benzer bir örnek söz konusuydu ve bu müdahale yararlı ve etkili oldu” diye sürdürdü.

Şeyh el Tani, CNN’e konuk olduğu programda ise Suriye için bir “B Planı”nın bulunduğunu, ancak bunun için ilk önce güvenli bölgeler kurulması gerektiğini söyledi. El Tani, güvenli bölgelerin ise yalnızca Suriye hava sahası uçuşa kapatılırsa mümkün olacağını ifade etti.

Batı’nın bölgedeki önde gelen taşeronlarından olan Katar, tıpkı Türkiye gibi bu talepleri uzun zamandır dile getiriyor. Katar, ayrıca Arap Birliği’ni Suriye karşıtı politikalar için harekete geçirmek konusunda da Suudi Arabistan’la birlikte başı çekiyor. Ancak Katar Emiri’nin “Araplar doğrudan müdahale etsin” talebi, bütün bunlara karşın ilk kez dile getirildi. Katar, daha önce Batı’nın da katıldığı uluslararası bir müdahale için çağrıda bulunuyordu. El Tani’nin BM’de yaptığı bu hamlenin ise siyasi bir manevra çabası olmanın ötesine geçmeyeceği sanılıyor.

(soL-Dış Haberler)