soL (DIŞ HABERLER) ABD Başkanı Barack Obama'nın İran ile müzakereleri gündeme alması ve Gazze'ye yönelik kanlı saldırının ardından yalnızlaşan İsrail ve Mısır'ın, Lübnan'ı etkilemeye çalıştıkları, Gazze'de İsrail lehine bir ateşkesi zorladıkları ileri sürülüyor.

Ortadoğu basınında çıkan haberlere göre, Mısır, Gazze operasyonundan beri yıpranmış olması ve Tahran ile başa çıkamaması nedeniyle yerini Suudi Arabistan'a bırakıyor. Ancak, Mübarek yönetimi Lübnan ile son şansını denemeye niyetli. Son olarak Mısır Dışişleri Bakanı Aboul Gheit'in Hizbullah'ı İran ajanlığı ile suçlaması da Obama'ya bir mesaj olarak değerlendiriliyor.

Kahire yönetiminin Lübnan ve Hizbullah konusunda yaptığı açıklamaların sıklığı, ABD'nin siyasi egemenliğinin fazlaca yıprandığı Lübnan'da inisiyatif alma girişimi olarak nitelendiriliyor.

Mısır'ın Ortadoğu'da yeniden öne çıkma konusunda ortağı ise İsrail. Çarşamba günü İsrail'e gidecek olan Mısır İstihbarat Şefi Ömer Süleyman'ın gezisi önemli bir gelişme olarak görülüyor. Mısır'ın yeniden parlaması için gerekli olan İsrail desteğini sağlamaya yönelik toplantıda, Şerif'in aynı zamanda "iki devletli çözüm" önerisiyle sıkışan Tel Aviv'e yeni bir zemin göstermesi bekleniyor. Şerif, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ve son olarak Savunma Bakanı Ehud Barak ile görüşerek Filistin konusunda "yazılı olmayan" bir ateşkes anlaşmasını taahhüt ediyor.

Mısır'ın yeni hedefinin Lübnan olmasının nedenleri arasında, öncelikle, 2006 yılında İsrail saldırısına maruz kalan ülkede ABD'nin siyasi etkisinin önemli ölçüde gerilemesi yer alıyor. Seçimlere hazırlanan ülkede Hizbullah'ın siyasi etkinliğini artırması, silahlı militanlara yeni hükümetin resmi bir statü kazandırması da gündeme geliyor. Lübnan'ın bir özelliği de, bölgede İsrail'e yönelik en büyük "tehdit"lerden Hizbullah'ı barındırması ki, bu durum, İsrail-Mısır yakınlaşmasının uzun bir sürece yayılması için uygun zemin yorumlarına neden oluyor.