İsrail Ordusu'nun karadan yürüttüğü Gazze katliamında, operasyon geçici olarak tanımlanıyor ancak bölgeden gelen haberler kentin istila edildiğini gösteriyor.
soL (DIŞ HABERLER) İsrail saldırılarının 11'inci gününde, "dökme kurşun" adı verilen katliam harekatı, karadan ilerliyor. İsrail yetkilileri "mecburen" girdiklerini söyledikleri savaşta Gazze'de işgalin geçici olduğunu söylüyorlar. Ancak, bölgeden gelen haberler, İsrail ordusunun kenti istila ettiğini ortaya koyuyor.
Gazze direniyor
İsrail ordusunun ilerleyişi sert bir direnişle karşılaşıyor. Bölgedeki direniş grupları, Hamas, İslami Cihad ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, İsrail askerlerine karşı koyuyorlar. İsrail ordusu, üç askerinin öldüğünü, 24 askerinin yaralandığını açıkladı. Aralarında bir binbaşının da bulunduğu yaralıların bir kısmının durumu "ciddi". İsrail ordusu, yaptığı açıklamada, ilk günkü yaralıların çokluğunun direnişten değil bir tanklarının açtığı "dost ateşinden" kaynaklandığını iddia etti.
Direş örgütlerinin havan atışı nedeniyle ilk günkü hedefine ulaşamayan İsrail ordusu kentten atılan füzeleri de engelleyemedi.
Katliam devam ediyor
Şiddetli direnişe sivillere yönelik katliamlarını artırarak cevap veren İsrail, iki Filistinli aileyi çocuklarıyla birlikte öldürdü. Birleşmiş Milletler savaşın başından bu yana ölenlerin yüzde 25'inin sivil olduğunu duyururken, Filistin kaynakları BM'yi "yalancılıkla" suçluyor, İsrail'in birkaç militan dışında öldürdüklerinin tamamının sivil olduğunu söylüyor. Gazze kentinde 530 Filistinli'nin öldüğü 2 bin 700'ünün yaralandığı belirtiliyor.
Kentin dört bir yanına "şuursuzca" füze attığı belirtilen İsrail ordusunun kentin bir kısmını kuşattığı bildirildi. Parlamento üyelerine yapılan saldırıyı anlatan Savunma Bakanı Ehud Barak, "Hamas'ı vurduk ancak henüz istediğimiz hedeflere varmış değiliz" dedi. 
Hamas sözcüsü Mahmut el-Zahar ise "çatışmaların en güzel yanı, yenilmez İsrail ordusunu durdurmamız" dedi. İsrail askerlerinin ölümünün Filistinli çocukların katledilmesiyle meşru hale geldiğini kaydeden Zahar, "kazanan biz olacağız" dedi.
Arap ülkelerinin dışişleri bakanlıkları, Birleşmiş Milletler'in Güvenlik Konseyi üzerinde baskı kurması için bir toplantı düzenleme kararı aldı. Pazartesi günü gerçekleşecek olan toplantının amacı Gazze'de acil bir ateşkesin sağlanması.
Yeni hedef Lübnan mı?
İsrail'in Gazze saldırısı nedeniyle sağladığı uluslararası desteğin Lübnan'a yönelik bir operasyonu da kapsayabileceği söyleniyor. İsrail basını günlerdir Hizbullah'ın "gerginliği artırdığı" ve "kuzey sınırının tehlikede olduğu" haberleri yapıyor. Bu haberler, Lübnan'a yönelik bir saldırının "gerekçeleri" olarak yorumlanıyor. Bazı kaynaklar da, İsrail'in Hizbullah lideri Nasrallah'ın işbirlikçi Arap yönetimlerine karşı halkı ayaklanmaya çağırdığı konuşmaların etkili olmasının İsrail tehditkarlığını artırdığını belirtiyorlar.
Haaretz gazetesi, Lübnanlı ve İsrailli "uzmanlara" dayandırdığı haberinde, kuzey sınırında gerilimin arttığını ve Nasrallah'ın Hamas'ın yenilmemesi için elinden geleni yapacağını iddia etti. Türk askerlerinin de aralarında bulunduğu "barış gücü" ise İsrail'in Hizbullah tehlikesinden çekinmemesini sağlıyor. Hizbullah'ın İİsrail işgali altındaki Lübnan topraklarındaki operasyonlarının bu güç tarafından engelleneceği söyleniyor.
Bush yine aynı Bush
ABD Başkanı Bush, İsrail katliamına arka çıkmaya devam etti. Pazartesi günü yaptığı konuşmada bölgedeki savaşın nedeninin Hamas füzeleri olduğunu iddia eden Bush, "İsrail'in kendini savunmaya hakkı var" dedi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada Bush'un sözleri tekrar edilirken, "sivil kayıpların minimumda tutulması" isteği dikkat çekti. Beyaz Saray Sözcüsü Dana Perino, "kalıcı bir ateşkes" istediklerini, İsrail'in kendini savunmaya hakkı olduğunu söyledi.