Suriye'de “özgürlük mücadelesi” veriyor denerek Batılı güçler ve bölgedeki işbirlikçileri tarafından desteklenen muhaliflerin sergilediği vahşetin sınırı yok. Suriye'de kadınlara tecavüz eden, insanları kaçırıp kafalarını kesen, kurşuna dizen, okulları hastaneleri bombalayan muhaliflerin her gün yeni bir katliam videosu, işkence videosu sosyal paylaşım sitelerinde yayımlanmaya devam ediyor.

Özgür Suriye Ordusu militanları bu sefer de kendi halinde kimseye zararı olmayan ve Halep'in “Sarı Adamı” olarak bilinen bir kişiyi kaçırıp işkence uyguladı.

“Ben yoksulum. Başka kimse aynı şekilde giyinmediği için sarı rengi seviyorum. Ailemi beslemek için benimle fotoğraf çektirenlerden 100 Suriye lirası (1,5 dolar) alıyorum” diyen “Sarı Adam”a yapılan işkencenin hiçbir açıklaması yok.

Silahlı kişilerce kaçırılan “Sarı Adam” tokatlanıyor saçı, bıyığı çekliyor, Esad'a, Alevilere küfretmeye zorlanıyor. İşte insanlık onurunu ayaklar altına alan o görüntüler :

-Kimin tarafındansın?
-ÖSO'nun tarafındayım.
-Özgür Orduyu seviyor musun?
-Çok.
-Beşar el Esad?
-Ona küfrediyorum.
-Tekrar et.
-Ona küfrediyorum.
-Artık Beşar El Esad'ı sevmiyor musun?
-Artık sevmiyorum, o beni mahvetti.
-Nasıl mahvetti?
-Beni birkaç kez hapse attı.
-Neden sarıdan başka bir şey giymiyorsun?
-Sadece sarı kıyafetim var.
-Neden sarı kıyafetler giymeyi seviyorsun diye sordum?
-Çünkü ben fakir ve sade yaşayan biriyim, insanlar benimle fotoğraf çektiriyor ve bana 100 Suriye lirası veriyor.
-İnsanların öldürüldüğünü gördüğünde nasıl hissediyorsun?
-Kimse öldürülmüyor.
-Suratına tokat attığımda nasıl hissediyorsun?
-Başımın üstündesin.
-Başının üstünde miyim? Bu ayakkabıları görüyor musun? Bunlar senin başının üzerinde seni aşağılık...
-Dediğiniz gibi.
-Sarı Adam, seni p...venk, bu daha hiçbir şey, sen benim okuluma gelinceye kadar bekle!
-Sana göstereceğim. Gül, ağzını daha fazla aç, havla...
-Şimdi nasıl?
-Onunla bir fotoğrafımı çekin, buraya gel.
-Bizimle, Özgür Orduyla olmaktan mutlu musun?
-Başımın üstünde yeriniz var.
-Özgür Orduyu seviyor musun?
-Evet.
-Ne zamandan beri Özgür Ordu'nun Halep'e girmesini istiyorsun?
-Uzun zamandır.
-Tam olarak ne zamandır?
-Başından beri.
-1980'lerden beri mi?
-Evet.
-Kimliğini ve üzerindeki eşyaları ver, cep telefonunu.
-Adın ne?
-Abdül Hamid Mamun.
-Yüksek sesle konuş.
-Bıyığını yaklaştır! Yaklaş, bıyığını uzat bana! Kedi bıyığı, köpek bıyığı. Kimliğini ve eşyalarını ver.
-Bıyıklarını yol..
-Dur ona tokat atacağım, seni p...venk!
-Sünni misin?
-Evet.
-Sünni misin?
-Alevilerden nefret ediyor musun ya da onları seviyor musun?
-Onlardan nefret ediyorum.
-Nefret ediyorsun? Yalancı...
-Bu haplar ne?
-Tansiyon hapları.
-Ne hapları?
-Tansiyon için.
-Esad'ı seviyor musun?
-Kız kardeşini s..mek...
-Sesini yükselt!
-Onu seviyorum ama kız kardeşini s.kmek istiyorum.
-Kimi?
-Esad.
-Beşar Esad'ı seviyor musun?
-Karısını s.keyim.
-Sesini yükselt!
-Beşar Esad'ın karısını s.keyim de.
-Beşar Esad'ın karısını s.keyim.
-Bu ne?
-Tansiyon hapları.
-İsmi ne?
-Tansiyon için.
-Firas.
-Bu adam bir b.k, Halep'in en büyük p...vengi.
-Beni çek, evet bıyığını koparıyorum.
-Gülüyor musun p.zevenk? Özgür Orduyla birlikteyken nasıl hissediyorsun?
-Mutluyum.
-Mutlu?
-Al paranı salak.
-İt oğlu it, hayvan...
-Beşar Esad'ı istemiyoruz.
-En mutlu benim, çünkü seni dövüyorum.
-Bu onun saçı.

(soL - Dış Haberler)