Bir savaş suçlusunun görevi biterken…

AB Ortak Savunma ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana’nın görev süresi sonbaharda doluyor. Geçmişte, Sırbistan’ın bombalanması ve işgalindeki rolü nedeniyle savaş suçlusu olarak yargılanması istenen Solana’nın görev aldığı yıllar, kendisine ait silahlı güce kavuşan AB emperyalizminin, Ortadoğu ve Balkanlardan, Kafkaslar ve Afrika’ya kadar müdahale alanını genişlettiği bir süreç oldu.

AB Ortak Savunma ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana’nın görev süresinin sonbaharda dolacağı ve kendisinin faklı sorumluluklar üstlenmek üzere, görevinden ayrılacağı açıklandı. NATO Genel Sekreteri olduğu dönemde, BM kararı olmaksızın Sırbistan’ın bombalanması emrini veren Solana’nın görev aldığı 10 yılda AB, bünyesinde oluşturduğu ortak silahlı güçle, Balkanlar, Irak, Afganistan, Lübnan ve Kongo’da doğrudan görev üstlendi, İran ve Kafkaslarda ağırlığını artırmaya çalıştı.

1992 “Petersberg Kararları”nın somutlanması
Solana’nın dönemi, AB ülkelerinin 1990’ların başından planlamaya başladığı ortak bir askeri güç oluşturma hedefinin, “sonuçları AB açısından pek de başarılı bulunmayan” bir somutlanması olarak değerlendirilmekte.

1992 yılında, AB ülkelerinin dışişleri ve savunma bakanları “Petersberg Görevleri” olarak anılan bir deklarasyon yayınlayarak, ortak olarak oluşturulacak silahlı yapıyla, “insanı yardım”, “barışı koruma”, “kriz yönetimi”, “barış sağlama” gibi, emperyalist yayılmacılığın kullandığı tipik gerekçelerle harekat yapma kararı almışlardı. Ayrıca, konu, ölçek ve coğrafya açısından askeri müdahaleye hiçbir sınır konmaması, dünyanın her yerinde her gerekçeyle saldırı düzenlenebilmesi de karara bağlanmıştı.

Bu çerçevede 1999 yılında hayata geçirilen Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP)’na koşut olarak oluşturulan AB Ortak Savunma ve Dış Politika Yüksek Temsilciliği görevini ilk üstlenen isim olan Solana’nın görev aldığı 10 yıl, bu “saldırgan ve müdahaleci” politikaların çeşitli örneklerini içermekte.

Ne NATO’dan bağımsız, ne barışçı
Doksanlı yılların başında, AB’nin NATO’dan bağımsız bir silahlı güç oluşturma niyetiyle kurguladığı yapının, özellikle NATO kuvvetlerinin Sırbistan’a müdahalesinin ardından, NATO’ya “entegre edilmesinin” uygun görüldüğünü vurgulayan uzmanlar, NATO genel sekreteri Solana’nın AB Ortak Savunma ve Dış Politika Yüksek Temsilciliği görevine getirilmesinin de tesadüf olmadığına dikkat çekiyor.
Öte yandan, Solana’nın temsil ettiği AB Savunma ve Dış Politikası çerçevesinde görev yapan askeri kuvvetlerin, AB’nin gözden uzak tutmaya çalıştığı militarist yönü olduğu hatırlatılarak, AB’nin demokrasi ve insan hakları söyleminin sınırlılığına işaret ediliyor.

10 yıllık sicilin köşetaşları
Solana’nın görevde olduğu 10 yıl içinde AB,
• Makedonya, Kongo ve Afganistan’a NATO gücü ile birlikte görev almak üzere, “AB polis gücü” adı altında askeri güç yolladı.

• İsrail’in Lübnan’a dönük saldırısı karşısında İsrail’in resmi tezleri ile paralel bir söylem belirlenirken, Solana, istenmesi halinde Lübnan’a AB gücü gönderilebileceğini belirtti.

• ABD’nin Irak işgalini gerekçelendirmek üzere, Colin Powell taraından BM Güvenlik Konseyi’ne sunulan ve Saddam Hüseyin’in El Kaide’ye destek verdiği yönünde –daha sonra yalanlanan – iddialar barındıran raporla “tümüyle ikna olduğunu” açıklayan ilk isim Solana’ydı Böylece, AB ortak savunma ve dış politika temsilcisi ABD’nin Irak’ı işgal etmesine destek sağlamış oldu.

• 2005 yılının sonlarında, CIA’nın terör zanlısı olduğu gerekçesiyle alıkoyduğu insanları başta Guantanamo olmak üzere kimi toplama kamplarına Avrupa aktarmalı uçuşlarla götürdüğü, bu insanların bu kamplarda yargılanmaksızın alıkonduğu ve işkence gördükleri ortaya çıktı. Bu süreçte, AB’nin CIA ile işbirliği içinde çalıştığı anlaşılırken, AB ortak savunma ve dış politika temsilcisi Solana’nın başından beri olup bitenlerden haberdar olduğu halde AB Parlamentosu’nu “sürekli ve sistematik olarak yanlış bilgilendirdiği” ileri sürüldü.

Savaş suçlusu olarak yargılanması istenmişti
NATO Genel Sekreteri görevini sürdürürken Sırbistan’ın bombalanması emrini vererek, yüzlerce sivilin ölmesine neden olan Solana için Küba, uluslararası bir mahkemede, savaş suçlusu olarak yargılanması talebinde bulunmuştu.
(soL- Haber Merkezi)