AKP Suriye'deki Türkmenleri örgütlüyor

Özgür Suriye Ordusu'nun Türkiye'de mevzilenerek Suriye içerisinde operasyonlar yaptığı bilinirken, AKP'nin şimdi de Suriyeli Türkmenleri Şam yönetimine ve PYD'ye karşı örgütlemeye başladığı iddia ediliyor.

Dış Haberler

AKP hükümeti tarafından Türkiye topraklarının güneyinde kurulan kamplarda ve sivil yerleşim birimlerinde yaşayan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarının sınırı geçerek Suriye'ye girdiği ve Suriye yönetimini ve Suriye halkını hedef alan terör eylemleriyle ülkeyi kana buladığı artık kimsenin reddedemediği bir gerçek. Türkiye'nin yaşananlardaki rolünün ise kucak açmakla kalmadığı, her yeni gün ajanslara düşen haberlerden biri, AKP hükümetinin ÖSO'nun militan ihtiyacının karşılanması için de girişimlerde bulunduğunu gösterdi.

Suriye'nin Halep kentinde Suriye Ordusu ile ÖSO arasında yaşanan çatışmalarda ÖSO saflarındaki bir Türk avukatın öldüğü, TSK mensubu bir Türk subayın ise Suriye güvenlik güçleri tarafından yakalanarak tutuklandığı haberlerinin ardından dün, Türkiye'nin, Suriye'nin istikrarsızlaştırılması için kendi insan gücünü de ortaya sürdüğünü gösteren bir gelişme yaşandı. Suriye'nin Lazkiye kentine bağlı Türkmen köylerindeki muhalif Türkmenlerin bir çatı altında birleşerek bir ordu kurduğu, kuruluşu resmi olarak açıklanan Türkmen ordusunun bünyesine Türkiye'de yaşayan "gönüllü" Türk gençlerin de katıldığı basına yansıdı.

Haberde, "Türkmen ordusu"nun, Lazkiye kentine bağlı Akçabayır, Al-Vadi, Bayır, Bucak, Dırra, Gebelli gibi Türkmen köylerindeki kamu binalarını ele geçirdiği öne sürüldü. Haberde verilen "Türkiye'den de 600'ün üzerinde savaşçının Suriye'ye gittiği" bilgisi, AKP hükümetinin, özellikle Suriye Kürtleri ile ilgili gelişmeler sonrasında, Suriye'ye yönelik müdahalesinin araçlarından biri olarak Türkmenleri örgütleme sürecine hız verdiğini gösterirken, haberin bir diğer dikkat çekici yönü, sözü edilen savaşçıların kökeniydi.

Türkiye'den Suriye'ye geçen grupların Çeçen kökenlileri de barındırdığı yönündeki bilgi, Türkmenler aracılığıyla başlatılan bu planın, aynı zamanda Türkiye'deki cihatçı çevreler ve Çeçen mücahitler için bağlantı noktası haline getirilmek istendiğine işaret etti.

Suriyeli Türkmenler ÖSO saflarında "Osmanlı tugayları" kurdu 

Bu son gelişmeden bir süre önce de, hafta Hürriyet Daily News gazetesinde İpek Yezdani imzasıyla çıkan bir haberde, Suriye'de yaşayan Türkmenlerin, silahlı muhalefet saflarına katıldıkları ve ÖSO'nun el Tevhid Tugayı çatısı altında "Sultan Abdülhamit" ve "Fatih Sultan Mehmet" adında iki tugay kurdukları ve silahlı muhalefet saflarına katıldıkları duyurulmuştu. Uluslararası toplumdan özellikle de Türkiye'den silah istedikleri belirtilen Suriyeli Türkmenlerin sayısının 1.500 olduğu fakat silahları olmadığı için bunlardan sadece 300'ünün savaştığı ifade edildi.

"Suriye Türkmenleri örgütsel lideri ve Türkmen Tugayı sorumlusu" olarak tanıtılan Ali Beşir'in ifadelerinden, Suriye Türkmenlerinin Suriyeli Kürtlerin en etkin örgütlerinden olan ve PKK'ye yakınlığıyla bilinen PYD'ye karşı örgütlenmekte olduğu da anlaşıldı. "Bizim (Suriyeli) Kürtlerle herhangi bir sorunumuz yok, PYD ile var" diyen Beşir, Suriye'de çok güçlü olduğunu vurguladığı PYD'yi Suriye yönetimi ile işbirliği içinde olmakla suçlayıp, Kuzey Irak Kürt Yönetimi'nden silah aldıklarını ileri sürdü.

AKP hükümeti Suriye'yi karıştırmak için Türkmen kartını devreye soktu

Suriye Türkmenlerini, Suriye'de yaklaşık bir buçuk yıldan bu yana devam eden silahlı ayaklanmanın çatı örgütü olan Özgür Suriye Ordusu'nda özellikle son birkaç ayda daha da göze çarpan bir rol üstlenmeye iten nedenlerin en başında "AKP etkisi"nin geldiğini söylemek gerekiyor. Geçtiğimiz gün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Ankara'da görüşen bir heyetin bağlı olduğu "Suriye Demokratik Türkmen Hareketi", Mart 2012'de İstanbul'da kuruldu.

Türkmenler bu kuruluş aşamasından hemen sonra, sivil Suriye muhalefetinin çatı örgütü olan Suriye Ulusal Konseyi toplantılarına temsilci göndermeye başladı. Hareketin sözcüsü Ziyad Hasan, Zaman'a verdiği bir demeçte, hareketin kuruluş aşamasından Suriye Ulusal Konseyi bünyesine dahil olmasına kadar her aşamasında AKP hükümetinin siyasi desteğinin arkalarında bulunduğunu söylemiş ve "diğer gruplar Fransa'dan, ABD'den destek alıyorlar. Ama bizim Suriye Türkmenleri olarak Türkiye'den başka bir dayanağımız yok" demişti.

Hasan, Kahire'de yapılan ve Türkmenlerin Halid Hoca tarafından temsil edildiği Suriye Ulusal Konseyi toplantısında "Beşar Esad sonrası dönemin anayasası" için "Misak" adı verilen bir taslak oluşturulduğunu ve taslakta, "Türkmenler Suriye'nin bölünmez bir parçasıdır. Milli, kültürel ve dil hakları kesinlikle korunacaktır" ifadesinin yer almasını sağladıklarını açıkladı. Ziyad Hasan aynı zamanda, AKP hükümetinin siyasi yönlendirmesiyle hareket ettiklerini gösteren bir değerlendirmesinde de Suriye'deki Kürtlerle, PKK'ye yakın olduğu bilinen PYD'nin ayrı tutulması gerektiğini vurgulayarak, "PYD Suriye Kürt halkı içerisinde yer bulamayacaktır. Suriye'deki Kürtler dindardırlar. Bu yüzden Kürt halkının çoğunluğunun teveccühünü kazanamazlar" ifadelerini kullanmıştı.

Davutoğlu Suriye Türkmenlerini ağırladı

Suriye Türkmenlerinin lideri ve Suriye Demokratik Türkmen Hareketi'nin başkanı Abdülkerim Ağa ve beraberindeki bir heyet geçtiğimiz Salı günü Ankara'da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Türkiye'nin, Suriye'nin iç işlerine müdahale etmek için kullanacağı bir enstrümanı daha devreye sokmuş olduğuna işaret eden toplantıdan basına yansıdığı kadarıyla, heyet Suriye'deki son gelişmelerle birlikte Suriye'deki Türkmenlerin durumunu Davutoğlu'na aktarırken, Davutoğlu da, Türkiye'nin Suriye'deki bütün muhalif gruplara eşit mesafede durduğunu fakat Suriyeli Türkmenlerin özellikle önemsendiğini vurguladı.

AKP Türkiyeyi cihatçıların üssü haline getirdi

Tüm bu gelişmelerin ortaya koyduğu tabloya bakarak Suriye'deki muhtemel "muhalif Türkiyeli militan" sayısını tahmin etmek hâlâ güç olsa da, uzmanlar, Suriye güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonlarda tutuklanan veya öldürülenler arasında çok sayıda Türkiyeli olması nedeniyle, bu sayının hiç de az olmadığı düşünüyor. Bilindiği üzere, Türkiye kamuoyunda, "El Kaide liderlerinden Louai Sakka'nın avukatı" olarak tanınan Osman Karahan'ın, ÖSO saflarında Suriye yönetimine karşı yürütülen silahlı eylemlere katıldığı ve 7 Ağustos günü de Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında öldüğü ortaya çıkmıştı.

BBC'ye konuşan bir siyasi analist, Mustafa Peköz, Osman Karahan olayını değerlendirerek, "bir kısım sembolik isimlerin ön plana çıkması doğal olarak dikkatleri Türkiye kökenli İslamcı örgütlerin Suriye'deki faaliyetlerine çekiyor" derken, Türkiye'den Esad yönetimine karşı savaşmak için giden militan sayısının Türkiye'nin izlediği politikanın etkisiyle artma eğiliminde olduğuna dikkat çekti. AKP hükümetinin Sünni eksenli bölge politikasına destek veren onlarca İslami örgüt olduğunu söyleyen Peköz, "geçmişte Afganistan, Pakistan, Çeçenistan, Bosna Hersek gibi bölgelere gidip savaşan ve halen savaşan çok sayıda El Kaide militanın olduğu biliniyor.

Bunların tahmini rakamları 300-350 civarında olduğu söylense de biraz daha fazla olması mümkün. Ben, eskiden bu bölgelere gidip savaşanlardan çok, yeni yetişen kuşak içinde Suriye’ye gidenlerin daha fazla olacağını düşünüyorum" diye konuştu. Özellikle Bingöl ve Diyarbakır gibi illerdeki El Kaide yanlısı Kürt militanların Suriye'ye gidişinin yaklaşık bir yıl önce başladığını söyleyen Peköz, Özgür Suriye Ordusu'ndan yapılan açıklamalara işaret ederek, Suriye'de savaşmak isteyen İslamcı örgütlerin Hatay ve Adana gibi illerden istihbarat desteği alarak Suriye'ye girdiğine vurgu yaptı ve "Türkiye, fiilen uluslararası İslami örgütlerin bir üssü haline gelmiş bulunuyor" dedi.