Afganistan'da her gün bir 'münferit olay' yaşanıyor

Afganistan'da aralarında çocukların da bulunduğu 16 sivili katleden ABD askeri, NATO ve ABD sözcüleri tarafından "deli", olay ise "münferit" ilan edildi. Oysa Afganistan'da işgal başladığından bu yana neredeyse her gün bir "münferit" olay gerçekleşiyor. "Deli" de çok...

Afganistan'da, bir ABD askerinin 9'u çocuk olmak üzere 16 sivili öldürdüğü Kandahar'ı ziyaret eden resmi heyete silahlı saldırı düzenlendi. Afganistan İçişleri Bakanlığı yazılı bir açıklama yaparak, Kandahar Eyaleti'nin Pencvai bölgesini ziyaret eden heyete yönelik silahlı saldırıda bir askerin öldüğünü, bir polisin de yaralandığını duyurdu. Heyette Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai'nin iki kardeşi ve üst düzey Afgan güvenlik yetkilileri de bulunuyordu.

Taliban, ABD'li askerin yaptığı katliamı soruşturmakla görevli hükümet temsilcileri ve yerel hükümet yetkililerinin bulunduğu heyete yönelik saldırıdan önceki gün "intikam yemini" etmişti. Üst düzey bir Afgan yetkili BBC'ye yaptığı açıklamada, saldırıyı Taliban militanlarının düzenlediğini ve heyetin üzerine birkaç yönden ateş açıldığını söyledi. Taliban sözcüsü Kari Yusuf Ahmedi de heyete yapılan saldırının sorumluluğunu üstlendiklerini açıkladı.

ABD'li askerin geçtiğimiz Pazar günü, aralarında çocukların da yer aldığı sivilleri öldürmesi, Afganistan'da yabancı işgal güçlerine karşı tepkinin daha da artmasına yol açtı. Geçtiğimiz gün ülkenin doğusundaki Nangarhar Eyaleti'nin başkenti Celalabad'da toplanan 600 kadar protestocu, "Amerika'ya ölüm" ve "Obama'ya ölüm" sloganları attı.

Afganistan işgal altında iken, "olay münferit" denebilir mi?
Kandahar Valisi'nin ölümlerin yaşandığı yeri ziyaretinde, katliamı yapan ABD askerinin "deli" olduğunu söylemesi bölge halkının tepkisini daha da şiddetlendirdi.

ABD Savunma Bakanı Leon Panetta, suçlu bulunması durumunda idam ile cezalandırılabileceğini belirttiği ABD askerinin, ABD askeri yasalarına göre yargılanacağını belirtti. NATO sözcüsü Oana Lungescu ise, "münferit olay"dan dolayı üzgün olduklarını fakat bunun Afganistan'daki askeri misyonun görevlerini ve ABD Afganistan'dan askerlerini 2014 yılı sonuna kadar geri çekme yönündeki planını etkilemeyeceğini bildirdi.

Hem ABD ve NATO hem de Afgan yetkililerinden gelen resmi açıklamalar, bu katliamın da "münferit olay" olduğu yönünde. Fakat yakın geçmişte yaşanmış pek çok olaya ilişkin "münferit" açıklamaları alt alta konunca tablonun hiç de öyle olmadığı görülüyor. Ülke ABD ve NATO güçlerinin işgali altında iken yaşanan katliam ve misillemeler işgalin bir sonucu iken, "münferit olay" açıklamaları işgali sıradanlaştıran bir işlev görüyor.

"Münferit olaylar"
Bir başka örnek ise, Kuran yakma haberinin ardından Afganistan'da hızla yükselen ve ABD'nin Kabil Büyükelçiliği'nin tecridine varan protesto gösterileri nedeni ile yapılan "münferit olay" yönündeki açıklama... ABD Büyükelçiliği resmi Twitter sayfasındaki mesajda, "Biz bu değiliz. Bu çok, çok izole bir olay" deniyor, Afganistan'da NATO liderliğinde görev yapan ISAF (Afganistan Güvenlik ve Destek Gücü) Komutanı General John Allen de 22 Şubat 2012 tarihinde, gazetecilere bunun büyük bir olay olmadığını anlatmaya çabalıyordu.

Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai, bir Afgan askerinin 4 Fransız askerini öldürdüğü olaydan sonra, 21 Ocak 2012 tarihli bir açıklamasında, olayın "münferit ve bireysel" olduğunu ve Afgan halkının öfkesini yansıtmadığını söylüyordu. Bu açıklama, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in "münferit olay" açıklamasının bir gün sonrasında yapıldı.

Fransa Savunma Bakanı Gerard Longuet, Afganistan'ın Kapisa Vadisi'nde 2 Fransız askerinin bir Afgan askeri tarafından öldürülmesi ile ilgili 29 Aralık 2011 tarihinde basında çıkan açıklamasında, olayı yine "münferit" olarak niteliyor, güvenliğin Afgan güvenlik gücüne teslim edilmesi sürecini etkilemeyeceğini duyuruyordu. CNN'in rakamlarına göre, yılın son günlerinde gerçekleşen bu ölümlerle birlikte, 2011 yılı içinde Afganistan'da ölen yabancı asker sayısı 553'ü bulmuştu.

Afganistan'ın Laghman Eyaleti'ndeki Ali Şeng bölgesinde bir Afgan sivilin ISAF askerlerince öldürülmesi de 27 Eylül 2010 tarihinde basında çıkan bir açıklamada "münferit" olarak nitelendirildi. 101'nci Birleşik Müşterek Görev Gücü'nde Doğu Bölge Komutanlığı sözcüsü Binbaşı Patrick Seiber'in yaptığı bu açıklamada, "Sivil kayıp iddialarını çok ciddiye alıyoruz. Bu münferit olayla ilgili bir inceleme başlatacağız" ifadeleri yer alıyordu.

Taliban'ın 2001 yılında iktidardan düşmesinin ardından ilk kez Afganistan parlamentosu seçimlerinin yapıldığı 18 Eylül 2010 tarihinde, ISAF askerlerinin Afganistan'ın kuzeydoğusundaki küçük bir il olan Tahhar'da bir araç konvoyuna düzenledikleri saldırıda sivil ölümleri oldu. ISAF askerlerinin, öldürülenlerin "isyancı" oldukları yönünde ısrarlı savunmalarına karşın, öldürülenlerden birinin parlamento seçimleri adayı, diğerlerinin de onun destekçileri olduğu anlaşıldı. Bu olay da medyada "münferit" şeklinde haberleştirildi.

Ülkenin güneyindeki Helmand bölgesinde bir Afgan polisinin İngiliz askerlerinin üzerine ateş açarak 5'inin ölümüne neden olması üzerine 4 Kasım 2009 tarihinde basında yer alan bir açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Humayun Hamdizada, olayın "münferit" olduğunu ileri sürüyor, "bunlar her yerde yaşanabilen olaylar. Bu münferit olayı, 'Afgan polis gücünde sorun olduğu'nu iddia etmek amacıyla kullanamazsınız. ABD'de de insanlar bir alışveriş merkezinde diğer insanların üzerine ateş açıyor. Çıldırmış insanlar her yerde var" diyordu.

(soL-Dış Haberler)