Uluslararası gazeteci derneklerinden Türkiye'ye çağrı

Uluslararası Basın Enstitüsü tarafından Türkiye’de basın özgürlüğünün durumunu ele alan bir rapor yayınlandı. Raporda, Türkiye’de cezaevinde bulunan 120’den fazla gazetecinin serbest bırakılması istendi.

Uluslararası basın özgürlüğü dernekleri Türkiye’ye gerçekleştirdikleri ziyarete ilişkin bir rapor yayımladı.

Avrupa Birliği’nin (AB) finanse ettiği proje çerçevesinde çıkan rapor “Türkiye’nin Gazetecileri Sanık Kürsüsünde: Dördüncü Kuvvetin Yargıyla Susturulması” başlığını taşıyor.

Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Türkiye'de 120'den fazla basın mensubunun cezaevinde bulunduğuna dikkat çekerek, bunu Türkiye'nin insan hakları karnesi açısından bir leke olarak nitelendirdi.

Rapor, Türkiye’de olağanüstü hal kaldırıldıktan sonra basın özgürlüğü konusunda bir ilerleme sağlanamadığını belirtiyor. Sekiz uluslararası basın derneğinin ortaklaşa hazırladığı rapor Türkiye’de gazetecilerin keyfi yargı uygulamaları yoluyla susturulmaya çalışıldığını savunuyor. Sekiz derneğin 11-13 Eylül 2019 tarihlerindeki Türkiye ziyaretinin ardından hazırlanan rapor medyaya baskının siyasi motivasyonla yapıldığını yazıyor.

Türkiye’ye ziyareti gerçekleştiren ve söz konusu raporu hazırlayan kuruluşlar şöyle: Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Article 19, Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Uluslararası Yazarlar Birliği (PEN), Norveç PEN, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi'nin (ECPMF).

Bu dernekler Türkiye’de Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Adalet Bakanlığı, AB Türkiye Delegasyonu, yabancı temsilcilikler, sivil toplum örgütü ve gazetecilerle bir araya geldi. Rapor, Uluslararası Basın Enstitüsü'nün (IPI) Türkiye'deki gazetecilerin serbest bırakılması yönündeki kampanyası çerçevesinde yayımlandı. AB'nin finanse ettiği rapora İsveç'in İstanbul Başkonsolosluğu da destek verdi.

YARGI SİSTEMİNE ELEŞTİRİ 

Raporda, Türkiye'deki yargı sistemi eleştirilerek, hükümet tarafından Mayıs ayında açıklanan Yargı Strateji Belgesi'nin de yargının bağımsızlığı için yetersiz kaldığına işaret edildi. Burada "asıl amacın olağanüstü hal dönemindeki yargı tarzı devam ederken reform yapıldığı izlenimi verilmesi” olduğu belirtildi.

RAPORUN BAZI BULGULARI ŞU MADDELERİ İÇERİYOR 

Ülkedeki basın özgürlüğü, olağanüstü halin kaldırılmasından sonra ilerleme göstermedi. Medyaya karşı siyasi motivasyonla gerçekleşen ve uzayan sıkı tedbirlerin sonucu olarak hapiste gazeteciler bulunuyor veya gazetecilerin seyahat yasağı devam ediyor.

Yargının geniş şekilde ele geçirilmesi ülkede hukukun üstünlüğüne ve halkın bilgiye erişimine artarak ve ciddi şekilde zarar verdi.

Darbe girişiminden sonra yargıçların yaklaşık üçte birinin ihraç edilmesi yargıya bir yük getirdi ancak bu durum temel hakların devamlı, sistematik ve ciddi şekilde ihlal edilmesinin bir bahanesi olamaz.