Suriye'de "siyasi çözüm" arayışları Rusya ile ABD'yi "koordinasyon"a iterken, Türkiye yabancı savaşçıları Suriye'ye göndermeyi sürdürüyor.

Ancak Türkiye'nin çabaları yalnızca militan transferi ile sınırlı değil. Daha önceleri, Lazkiye kırsalına Orta Asya kökenli savaşçıların aileleriyle birlikte yerleştirildiği köyler inşa edilmişti.

Syria Now isimli sitenin iddiasına göre, İdlib'in Cisreşşuğur kasabasına, Türk istihbaratının kontrolünde 3 bin 500 Uygur'un yaşayacağı bir köy kuruluyor. Köye yerleştirilen Uygurlar, El Kaide'nin "Doğu Türkistan" kolu Türkistan İslami Partisi (TİP) bağlantılı.

Türkiye'nin ayrıca Halep'in güneyine El Kaide bağlantılı Uygur cihatçıları sevk etmeye başladığı, Halep kuzeyinden başarı sağlayamayan silahlı grupların bu sefer güneyden Halep'e girmeye çalışacağı iddia ediliyor.

Times of Israel'de yazan eski bir ABD Savunma Bakanlığı görevlisi Christina Lin, TİP'in El Kaide öncülüğünde kurulan Fetih Ordusu koalisyonunda artan etkisi ve Suriye'de üslenmesi nedeniyle Çin'in Suriye'ye asker gönderebileceğini söylüyor.

Lin'in buna dayanak olarak gösterdiği ise, 2013 yılındaki "Doğu Türkistan İslami Hareketi ile, tehdit büyümeden savaş" tavsiyesi.

Yazar, Çin'in "müdahalesizlik" doktrinin Çin'e yönelik ulusal tehditleri kapsamadığını belirtirken, 2011 yılında Çin Savunma Bakanı Liang Guanglie'nin yaptığı bir konuşmayı hatırlatıyor. Guanglie bu konuşmasında, "Ana çıkarlarımız egemenlik, istikrar ve hükümet biçimi ile ilgili her şeyi içeriyor. Çin, şu anda sosyalizmi takip ediyor. Bu yolu reddetmeye yönelik herhangi bir girişim olursa, bu Çin'in ana çıkarlarına değecektir. Ya da, Çin'in bir parçasını ondan ayırmaya yönelik bir girişim olursa, bu da aynı zamanda Çin'in ana çıkarlarına dokunacaktır" demişti.

Lin, TİP'in Suriye'de büyümesi durumunda bunun Şincan bölgesinde de etkisinin olacağını, bölgenin Çin için bir "Afganistan" haline gelebileceğini söyledi.