Suriye'de "muhalefet"in farklı unsurlarının nasıl iç içe geçtiğine ilişkin ilginç haberler yapılıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) çizgisinde yayın yapan The National'dan Phil Sands ve Suha Maayeh'in haberine göre, El Kaide'nin intihar saldırısında öldürdüğü Muhammed el-Baridi, ya da bilinen diğer adıyla "Amca", Suriye'nin güney cephesindeki en çok nefret edilen ve korkulan "isyancı" komutanlardandı.
Baridi'nin lideri olduğu Yermük Şehitleri Tugayı, Dera'nın Camle köyünde üslenirken, sürekli IŞİD ile aynı çizgide değildi. Örneğin daha bir sene önce, demokrasiye ve insan haklarına saygı göstereceğine söz veriyor ve kamuoyu önünde, Suriyeli mültecilere yardımlarından dolayı İsrail'e teşekkür ediyordu.
Amca'nın Suriye'de eylemler başladığında hapiste olduğu belirtiliyor. Bazıları Baridi'nin tarihi eser kaçakçılığından içeride olduğunu iddia ederken, bazıları da İslamcı olduğu için tutuklu bulunduğunu ileri sürüyor. Her halükarda, Baridi 2011 yılındaki genel af ile birlikte serbest kalanlardan.
2012 yazında Yermük Şehitleri Tugayı'nın kurulmasına yardımcı olan Baridi, 2013 yılında Golan Tepeleri'ndeki BM Barış Gücü askerlerinin iki kez kaçırılıp serbest bırakılmasından da sorumluydu.
2013 yılındaki çatışmalarda El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi ile ittifak yapan Yermük Şehitleri Tugayı, Nusra'nın haricindeki "muhalifleri" yan yana getiren bir başka ittifaka katılmakta da beis görmemişti.
Bu dönemlerde, Baridi'nin Deralı Şeyh Muhammed Surur Zeynel Abidin'in etkisi altına girdiği iddia ediliyor. Şeyh Surur, 80'li yıllardaki Şii ve İran karşıtı yazıları ile tanınan eski bir Müslüman Kardeşler üyesi. Öyle ki, şeyhin yazıları, daha sonra IŞİD tarafından da "kurucu baba" olarak anılacak olan Irak El Kaidesi'nin ünlü lideri Ebu Musab el-Zerkavi tarafından bile övülmüştü.
Dera-Golan bölgesindeki diğer "aktivistler", Şeyh Surur'un Katar (bu ülkede mülkü olduğu söyleniyor), Türkiye, Müslüman Kardeşler ve Baridi ile güçlü ilişkileri olduğunu söylüyor. Bütün bu unsurların, Ürdün'ün başkenti Amman'daki "Askeri Operasyon Komutanlığı" şebekesine bağlı olduğu belirtiliyor. Bu "oda", "ılımlı" muhaliflere silah ve para akışını koordine ediyordu.
Bir "muhalif", Baridi'nin Müslüman Kardeşler bağını reddetmesine rağmen onların İhvan ilişkisini bildiklerini ve İhvan tarafından fonlandıklarını öne sürüyor.
Şeyh Surur 2014'te Ürdün tarafından "güney cephesini istikrarsızlaştırmaya çalıştığı" iddiasıyla gözaltına alındı. Yermk Şehitleri Tugayı, Musul'un IŞİD tarafından ele geçirilmesinin ardından, Amman'daki odanın yeniden düzenlenmesine ayak uydurmaya çalışarak "demokrasi"ye saygı göstereceğini açıkladı. Ancak Amman odası, Yermük Şehitleri'ni fonlamayı kesti.
Ürdün'ün mali desteği sürdürme yanlısı olmasına rağmen, Baridi ekibinin durdurulması gerektiği BAE ve diğer Körfez ülkeleri tarafından ısrarla savunuldu. Onların temel derdi, Baridi'nin Müslüman Kardeşler bağlantısıydı.
Ancak 3 ay sonra, Yermük Şehitleri'ne nakit para akışı tekrar başladı. Ancak Baridi, İhvan ile ilişkisinin olmadığına ilişkin bir açıklama yapmayı reddedince, akış yeniden durdu.