Zorla alıkonulan eşcinsel gencin yerini savcılar biliyormuş!

Devlet koruması altındayken albay babası ve akrabaları tarafından kaçırılan eşcinsel Umut Göktuğ S. davasına bakan savcıların, Umut'un tutulduğu yeri açık adresine kadar bildikleri ortaya çıktı.

Radikal Gazetesi'nden İsmail Saymaz'ın haberine göre devlet koruması altındayken albay babası ve akrabaları tarafından zorla kaçırılan eşcinsel Umut Göktuğ S. ile ilgili dava dosyası hiçbir işlemin yapılmadığı bir ayın ardından yetkisizlik kararıyla, gencin alıkonulduğu yere, Amasya’nın Taşova ilçesine gönderildi. Evrakta albay baba ile birisi polis iki amca, anne ve kuzen ile kaçırmakta kullanılan otomobil sahibinin adları şüpheliler hanesinde yer alırken Umut’un “zorla kaçırıldığı” da belirtildi. Fezlekeden ayrıca, Umut’un Taşova’da zorla tutulduğu adresin de bilindiği, buna rağmen harekete geçilmediği ortaya çıktı.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Emine Avcıoğlu’nun 21 Mart’ta hazırladığı yetkisizlik kararının şüpheliler hanesinde Umut Göktuğ’un albay babası S.S., annesi H.S., Kastamonu Emniyet Müdürlüğü’nde çalışan polis amcası V.S., Taşova’da bulunan diğer amcası C.S. ve amcasının oğlu E.S. ile kaçırılan aracın sahibi O.K.’nin adları yer alıyor. “Cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlamasıyla düzenlenen kararda Umut Göktuğ’un iki aydır erkek arkadaşı Ramazan Kalkan ile birlikte yaşadığı, 23 Şubat’ta babası ve akrabaları tarafından zorla araca bindirilip kaçırıldığı belirtilerek, Taşova Cumhuriyet Mahallesi Atatürk Bulvarı Samsun Caddesi No: 5’te “zorla alıkoydukları” belirtildi.

Savcı Avcıoğlu, “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun mütemadi (kesintisiz) suç niteliğinde olduğundan” suç yerinin de Taşova olması nedeniyle dosyayı yetkisizlik kararıyla Taşova Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdi.

Avukat Ahmet Toköz, “Kararda, faillerin adresinin bilindiği belirtilmiş olmasına rağmen savcılık Umut’un özgürlüğüne kavuşturup yaşadığı yere dönmesinin sağlanması konusunda polise yetki verilip bu konuda etkin tedbir alınabilir, bir saat içinde bulunabilirdi. Yeri belli, failler belli. Bizler faillerin yakalanmasından ziyade Umut’un özgürlüğüne kavuşması için savcılığın harekete geçmesini istiyorduk. Ama beş savcı değişti. Hala etkin bir soruşturma yok” diyor.

Savcılar hiçbir müdahalede bulunmadı
Eşcinsel Umut Göktuğ, geçen yıl kasım ayında albay babası S.S. tarafından, erkek arkadaşından ayrılması konusunda ilkin silahla tehdit edildi, sonra evde ve amcasının yaşadığı Taşova’da zorla alıkonuldu. Kaçıp Ankara’ya gelen Umut, 3-4 Ocak 2013’te savcılığa başvurup suç duyurusunda bulundu. Hakkında koruma kararı alınan Umut, erkek arkadaşı Ramazan Kalkan ile yaşamaya başladı. Fakat emniyeti uyardığı halde 23 Şubat’ta sevgilisini döven babası S.S., amcası C.S. ve akrabaları tarafından silah zoruyla kaçırıldı. Umut’u kaçıran baba S.S. ile anne H.S.’nin 26 Şubat’ta ‘oğullarının akıl sağlığının yerinde olmadığı’ savıyla Taşova Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu ve vasi davası açtı. Bu arada Umut, ailesi tarafından çeşitli hastanelere götürüldü. Umut son olarak iki hafta önce Avukat Toköz’ü arayarak, “Beni kurtarın” dedi. Buna karşılık savcılar harekete geçmedi.

Dikmen Polis Merkezi, faillerin yakalanması ve Umut’un bulunması için hiçbir işlem yapmadı. Gerekçe olarak da Nöbetçi Savcı Ferhat Sarıkaya’nın yazışma dışında bir talimatının olmaması gösterildi. Toköz, 24 Şubat’ta, Umut’un hayatının tehlikede olduğunu belirterek, failler hakkında yakalama kararı çıkarılması ve gencin bulunması için suç duyurusunda bulundu. Savcı Uğur Zorlu, bu talepleri reddetti. Dosya 25 Şubat’ta Dikmen Polis Merkezi’nden sorumlu Savcı Namık Kemal Saltık’a geçti. Savcı Saltık, şüphelilerin kimlikleri kendisine sunulmasına rağmen yazışma yapmakla yetindi. Sonra dosya ilkin Savcı Murat Yılmaz, en sonunda Savcı Emine Avcıoğlu’na gitti. Avcıoğlu da dosyayı Taşova’ya yolladı.