Yoğun katılımın gözlendiği ve Bilgütay Hakkı Durna tarafından yönetilen panele Eski Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, Avukat Ayhan Erdoğan, soL yazarı Aydemir Güler ve yine soL yazarı, gazeteci Merdan Yanardağ konuşmacı olarak katıldı.
“İleri Demokrasi' Kıskacında Türkiye" başlıklı panelin ilk konuşmacısı Ayhan Erdoğan, AKP hükümeti döneminde hukuksuzluğun sınır tanımaz bir şekilde arttığını ve Ergenekon operasyonunun özünün ne Gladyo’nun oluşumu olduğunu ne de Gladyo’nun oluşumuna dair bilgi toplama olduğunu belirtti. Ayhan Erdoğan daha yazılmamış kitapların toplatılabildiği bir hukuki süreçte, sürecin emniyet tarafından yönetildiğinin artık kabul edilmesi gerektiğini söyledi.
Erdoğan’ın ardından söz alan İlhan Cihaner, Ergenekon davasında kendisinin de yargılanmasını değerlendirdi ve Ceza Kanunu kapsamında suçun ve cezanın kanunilik ilkesinin bu dava sürecinde tamamen çiğnendiğini ve var olmayan suçlar üretildiğini belirtti. Suçtan delile gidilmesi gereken bir hukuk sisteminin var olmasına rağmen bir takım belgeler delil kabul edilerek bununla ilişkili herkes suçlu ilan edilmektedir diyen Cihaner ayrıca insanların dinleniyor olmalarını kanıksadığını ve temkinli davrandığını belirtti.
Aydemir Güler ise yaptığı konuşmada AKP’nin kendi tabirleri ile ileri demokrasi geçiş sürecini geçtiğimiz 12 Eylül referandumu ile başlattığını ve bu sürecin önümüzdeki seçimler ile tamamlanmış olacağını vurguladıklarını söyledi. Güler konuşmasında AKP’nin insanlara tehditkâr tavırlar sergilemesinin ve seçimlerden sonrasını işaret etmesinin yeterince tehlikeli olduğunun farkında olmayan insanların hala AKP’nin gizli gündemi var mı, yok mu tartışması yapmasının büyük hata olduğunu belirtti. Libya’da yaşanan savaşa da işaret eden Güler, yaşananların birbirinden ayrıştırılmadan değerlendirilmesini ve mücadelenin bu zeminde yapılması gerektiğini söyledi. Güler, türban ve Libya'ya tezkere örneklerinde görüldüğü üzere CHP'nin AKP politikalarının onaylayıcısı konumuna geldiğini belirtti. Güler son olarak AKP'nin karşısına "bu kadar da olmaz"cı bir muhalefet çıkarılmak istendiğini ve bunun solu bir kez daha soysuzlaştırmadan yapılamayacağını ileri sürerek AKP karşısında radikal aydınlanmacılığın, radikal kamuculuğun ve radikal bağımsızlıkçılığının tek kurtuluş yolu olduğunu söyledi.
Son olarak söz alan Merdan Yanardağ yargı erkini yeniden formatlamaya çalışan AKP iktidarının İlhan Cihaner’i tutuklamasının gerici darbenin altın vuruşu olduğunu belirtti. Gericilikle mücadele eden herkesin bu dava ile bir şekilde ilişkilendirilmesinin yanı sıra davaya adi suç işleyen kişilerin de dâhil edilip bu bilginin medyaya servis edilmesinin ardından bu kişilerin yargılaması dahi yapılmadan geri bırakıldığını belirtti.
Konuşmacılar ikinci bölümde yaptıkları konuşmada AKP’nin hukuksuz tavrına tekrar vurgu yaparak öncelikle hukukçuların ve gündelik yaşamda herkesin bununla mücadele etmesi gerektiğini ve bunun için de örgütlülüğün şart olduğunu belirttiler.
(soL – Haber Merkezi)
