YÖK, AKP kabinesi gibi

Yusuf Ziya Özcan yönetimindeki YÖK'ün yeni oluşumunda AKP'ye yakınlığıyla bilinen isimlerin ağırlığı göze çarpıyor.

soL (HABER MERKEZİ) YÖK'ün başına Yusuf Ziya Özcan atandığından bu yana üniversitelerde etkisini gösteren AKP eğilimi, Cumhurbaşkanı'na sunulan rektör adayları listesini belirlemede de ortaya çıktı. Üç üniversitede yapılan seçimlerde en yüksek oyu alan rektör adayları listeye bile giremezken, AKP'den milletvekilliği için başvuran, "türbana evet" bildirisine destek veren, anayasa hazırlıklarında yer alan adaylar, Gül'e iletilen isimler arasında yer aldı.

YÖK'ün liste oynamaları
Uludağ Üniversitesi'nde Merih Yurtkuran ve Dicle Üniversitesi'nde Naime Canoruç, yapılan seçimlerde en çok oyu almalarına rağmen, Gül'e gönderilen listeye giremeyen iki rektör adayı oldular. Üniversitesinde yapılan seçimde büyük farkla birinci sırada olsa da, YÖK listesine giremeyen üçüncü isim, Gazi Üniversitesi Rektörü Kadri Yamaç oldu. Yamaç, listeden çıkartılmasının ardından, Cumhurbaşkanı'nın sağlıklı bir seçim yapamayacağını söyleyerek, YÖK'e dava açacağını bildirdi. Yamaç'ın yerine, listenin ilk sırasında, MHP'ye yakınlığıyla bilinen, üniversitede yapılan seçimlerde ikinci olan Rıza Ayhan yer aldı. Dicle Üniversitesi rektörlüğü için Gül'e gönderilen listenin başına da, Anayasa taslağını hazırlayan komisyonda bulunan ve türban yasağını kınayan Hüsnü Fazıl Erdem konulmuştu. YÖK, İstanbul Teknik ve Cumhuriyet üniversitelerinin rektörlerini de birinci sıradan üçüncü sıraya indirdi. Bu sıralamaların ötesinde, kadın rektör adayları da, YÖK'ün cinsiyet ayrımcılığı yaptığını ve bunun onur kırıcı bir davranış olduğunu ifade ettiler.

Yusuf Ziya Özcan yönetimindeki YÖK, tepkilerden rahatsızlığını, "bazı adayların tasfiye edildiği, cinsiyet ayrımcılığı yapıldığı, rövanş alındığı gibi mesnetsiz ve gerçekle en ufak bağlantısı olmayan yorumlar yapılarak, YÖK'ün töhmet altında bırakıldığı" sözleriyle dile getirdi.

AKP ile yıldızı yükselenler
Özcan'ın yaptığı açıklamalar ve uygulamalar, AKP taraftarlığını net olarak ortaya koyarken, bugün YÖK üyelerine bakıldığında, AKP'ye ya da bu partinin temsil ettiği görüşlere yakınlığıyla bilinen isimler göze çarpıyor. YÖK Başkanvekilleri olan İzzet Özgenç ve Ömer Demir, AKP ile yıldızı yükselen isimlerin başında geliyor.

İzzet Özgenç, Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, hukuk başmüşavirliğini yapmış bir isim. 2005'te TCK görüşmeleri sırasında, "zinanın hapisle cezalandırılmasını" öneren de Özgenç'ti. Diğer vekil Ömer Demir ise, doçent olmasına rağmen, pek uygulanmayan bir prosedürle TÜİK Başkanlığı'ndan YÖK üyeliğine getirilmişti. Demir, TÜİK Başkanlığı'na da AKP tarafından atanmış, inanç istatistiği yapmak için başlattığı çalışmayla dikkat çekmişti.

YÖK Yürütme Kurulu üyeleri arasında yer alan Durmuş Günay, sicilinde açıkça AKP'li yazanlardan. Günay, 22 Temmuz seçimlerinde AKP'den Isparta milletvekili aday adayı olmuş, 1998'de MÜSİAD'da, 2003-2006 yıllarında Tarım Bakanlığı'nda daha sonra da Ulaştırma Bakanlığı'nda danışman olarak görev yapmıştı.

İlahiyatçı, Milli Görüşçü kontenjanı
Bir diğer Yürütme Kurulu üyesi Halis Ayhan, YÖK'e atanan ilk ilahiyatçı olarak dikkat çekiyor. İmam hatip ve meslek lisesi öğrencilerine üniversiteye girişte uygulanan farklı katsayının kaldırılmasını ve üniversitelere kılık kıyafet serbestliği getirilmesini savunan Ayhan, bugün YÖK'te temel bir yapılanma olan Eğitim Komisyonu'nun başında yer alıyor.

Dört Yürütme Kurulu üyesinden üçüncüsü, Yekta Saraç. 'Milli Görüş'çü olarak bilinen ve AKP'ye yakın bir isim olan Emin Saraç'ın oğlu. Baba Saraç, aynı zamanda Gül'ün de hocası olan Prof. Dr. Sabahattin Zaim'in cenaze namazını kıldıran isimdi.

YÖK Yürütme Kurulu üyelerinin sonuncusu, Gül'ün atadığı üyelerden Berrak Kurtuluş. Diğer YÖK üyelerinden Emin Kuz, Gül tarafından Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcılığı'na getirilen isim olarak dikkat çekerken, Enver Hasanoğlu, "Doğramacı kontenjanından YÖK üyesi oldu" değerlendirmesiyle tanımlanan isim. Doğramacı ailesi ile Gül arasındaki yakınlık, Hasanoğlu'nun YÖK başkanlığı için isminin geçmesine neden olmuştu. Yine YÖK üyelerinden Bülent Zülfikar, Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde, 1994-1997 arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı görevindeydi. Bir diğer üye, Yunus Söylet de, Zülfikar'a yakınlığıyla biliniyor. Söylet, ayrıca, Gül tarafından atanan ilk YÖK Genel Kurulu üyesi.

YÖK sitesinde yer alan 20 kişilik listedeki bu isimlere bakıldığında ve YÖK'te kalan AKP'ye muhalif üyelerin bir süre sonra görev sürelerinin dolacağı düşünüldüğünde, YÖK'ün yeni durumu, "bunlar eskiden de böyleydi" hafifliğinde ele alınacak gibi değil. Bugün AKP, gerek YÖK'te gerek genel olarak üniversitelerde attığı adımlarla bir tasfiye harekatı yürütüyor ve yeni rektör atamalarını da bunun bir parçası olarak değerlendirmek mümkün.