Yabancı basından ortak değerlendirme: Şov işe yaramadı, Erdoğan kaybetti

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ateşkesle sona ermesinin ardından, “kazanan kim oldu?” tartışmaları gündeme geldi. Erdoğan dış politikada verdiği taahhütleri bir kez daha tutamazken, Mısır’ın Müslüman Kardeşler kökenli başkanı Muhammed Mursi İslam dünyasındaki liderlik mücadelesinde Erdoğan’ın önüne geçti.

Gazze’ye 8 gün boyunca havadan ve denizden bomba yağdıran İsrail’le Hamas arasında ateşkesin imzalanmasının ardından, Gazze sorununda “kim kazandı, kim kaybetti?” sorusu gündeme geldi. Dış basında Hamas-İsrail ateşkes görüşmelerinde “etkili” bir şekilde devreye giren Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi kazananlar arasında gösterilirken, Tayyip Erdoğan’ın bu süreçte etkisiz kaldığı yorumları yapıldı. Erdoğan ise ateşkeste kendilerinin de payı olduğu konusunda ısrarlı.

Times: “Kaybeden Erdoğan”
Times gazetesinin hazırladığı “kazananlar kaybedenler” tablosunda “kazananlar” kısmına Mısır lideri Muhammed Mursi, Hamas, İsrail Başbakanı Netanyahu ve ABD Başkanı Obama yerleştirilirken, “Kaybedenler”de ise Başbakan Tayyip Erdoğan, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, Ürdün, Suudi Arabistan, Suriye ve İran yer alıyor.

Gazete, Erdoğan’ın kaybedenler listesinde yer almasını “Türkiye’nin İslamcı Başkanı İsrail’in güvenini kaybetti ve bölgenin önde gelen arabulucusu unvanını Muhammed Mursi’ye kaptırdı” diyerek açıklıyor.

New York Times: “Türkiye bölgede yalnızlaştı”
Ateşkes öncesinde ABD’nin önde gelen New York Times ve Washington Post gibi gazetelerinde Hamas-İsrail görüşmelerinde devreye giren Mısır’ın bölgede yeniden bir odak haline geldiği yazılmış, Türkiye’den farklı olarak hem İsrail hem de Hamas’la görüşebilen Mısır’ın bölgenin yeniden lideri olduğu yorumlarında bulunulmuştu.

Erdoğan: “Bizim de payımız var”
İsrail’in Gazze’ye dönük saldırılarına bir iki günlük rötarla dahil olan Erdoğan, Mısır’da yaptığı açıklamalarda İsrail’i “terör” devleti olarak ilan etse de, Gazze’ye yardım konusunda somut bir adım atmadı. Suriye’de “halk katlediliyor diyerek” muhalifleri silahlandıran ancak iş Gazze’ye gelince hamasi söylemlerle yetinmek zorunda kalan Erdoğan’ın bu tutumu son dönemde İslam dünyasında giderek azalan popülaritesine bir darbe daha vurdu.

Ancak bu süreçte Türkiye’nin etkisiz Gazze politikasına karşın İran, Suriye, Lübnan ve Sudan üzerinden Gazze’deki direnişe silah sevkiyatı yapıldı. Hamas, İran’ın teknolojisini sağladığı El Fecr füzeleriyle Tel Aviv’i vuracak saldırı gücüne ulaşırken, İsrail istihbaratına göre İran’dan yola çıkan Kornet anti-tank füzeleri ve bazı gelişkin silahlar, Suriye, Lübnan, Sudan ve Sina Yarımadası’na, buradan da tünellerle Gazze’ye sokuldu.

Bununla birlikte, Erdoğan D-8 zirvesine katılmak üzere Pakistan’a hareket etmeden önce yaptığı bir açıklamada, ateşkeste kendilerinin de payı olduğunu öne sürerken, Mısır’ı çabalarından dolayı övmüştü.

“Türk istihbaratı İsrail'le görüştü”
Gazze sürecinde önemli bir darbe alan Erdoğan ve AKP hükümeti, İsrail-Hamas arasında sağlanan ateşkeste bizim de payımız var demeye devam ediyor. Bugün Habertürk’ten Bahar Bakır’ın haberine göre, Türkiye’nin ateşkes anlaşmasında önemli bir rolünün olduğu iddia edildi.

Diplomatik kaynaklara dayandırılan haberde, İsrail-Hamas ateşkesini sağlayan süreçte, Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun yürüttüğü “mekik diplomasinin” ardından Mısır, Türkiye ve Katar’ın ateşkesin sağlanması için bir metin hazırladığı ve Hamas’ın metni kabul ettiği iddia edildi. Diğer taraftan, İsrail’in ikna edilmesi için Kahire’de bulunan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın İsrailli muhatapları ile “dolaylı olarak” görüştüğü ve İsrail’in de Hamas’ın roket saldırılarına kesinlikle son vermesi ve Gazze’ye silah girişinin engellenmesi konularında garanti istediği ifade edildi.

(soL- Dış Haberler)