Türkiye'nin egzotik dış ilişkileri

BM Güvenlik Konseyi'ne geçici üye olma yolunda ilerleyen Türkiye, geçen hafta evsahipliğinde düzenlenen Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi'nden sonra, dün de dünyanın iki farklı bölgesinden ülkeler ile birlikteydi.

soL (HABER MERKEZİ) Türkiye son yıllarda çok daha fazla ülke ile ilişki kurmaya çabalıyor. Bunların arasında ilk defa diplomatik ilişki kurduğu ülkelerde var. Sadece topraklarının bulunduğu kıtalardaki ülkelere değil, dünyanın öbür ucundakilerle de temas ederek onlarla da ilişki kurmayı arzuluyor. Bunun altında yatan en önemli sebep ise, BM Güvenlik Konseyi geçici üyesi olma arzusu.

Uzun zamandır devam eden geçici üyelik çalışmaları, meyvelerini vermeye başladı. Daha öncesinde yakın komşuları ile bölgesel işbirliği paketleri çerçevesinde hareket etmeye çalışan Türkiye, gözünü yeni ufuklara dikmiş durumda. İlk örneğini geçen hafta düzenlenen Türkiye-Afrika İş Birliği Zirvesi ile veren bu eğilim, dün de iki ayrı uluslararası toplantıda kendini gösterdi.

Karayipler ne yana düşer
Türkiye-Karayipler Topluluğu Yüksek Düzeyli Toplantısı dün İstanbul'da yapıldı. Bölge ülkeleriyle Türkiye arasındaki bu ilk yüksek düzeyli toplantı, Türkiye hükümetinin daveti üzerine düzenlendi. İkili ilişkilerin çeşitli aşamalarla ele alındığı toplantıya Antigua ve Barbuda, Bahamalar, Belize, Dominika, Grenada, Haiti, St. Lucia, St. Kitts ve Nevis, St. Vincent ve Grenadinler, Surinam, Trinidad Tobago ve Türkiye'den temsilcilerin yanı sıra CARICOM Sekretaryası yetkilileri katıldı. Tüm bu ülkeleri uzak komşular olarak niteleyen Türkiye, 1998 yılında başlatılan "Latin Amerika ve Karayipler Eylem Planı" doğrultusunda bölgeye yapacağı yatırımın ve yardımların artarak devam edeceğini duyurdu.

Bir toplantı da Asya'da
Bir diğer toplantı ise aynı anda Almatı'da yapıldı. "Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı (CICA)" dışişleri bakanları toplantısına Türkiye'yi temsilen Mehmet Şimşek katıldı. Toplantıda CICA'nın dönem başkanlığını yürüten Kazakistan, Türkiye'nin yeni dönemde başkanlık için en büyük aday olduğunu belirtti. Toplantıda CICA'nın dönem başkanlığını yürüten Kazakistan adına konuşan devlet başkanı Nursultan Nazarbayev, Türkiye'nin yeni dönemde başkanlık için en büyük aday olduğunu belirtti. Nazarbayev, Türkiye'nin kuruluşa başından beri çok yardımcı olduğunu, bu yüzden de dönem başkanı olması gerektiğini vurguladı.

Afrika ülkeleri ile birlikte
Geçen hafta düzenlenen Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi de benzer görüntülere sahne oldu. Yaklaşık 10 yıllık bir eylem planının ürünü olarak gelişen ilişkiler en yüksek düzeyde tekrar kuruldu ve birçok Afrika ülkesi zirveye devlet başkanları düzeyinde katıldı. Zirve, uluslararası alanda yaşadıkları sıkıntıları aşmaya çalışan kimi Afrika devletleri ve BM Güvenlik Konseyi geçici üyesi olma yolunda ilerleyen ve kendi ihracatçıları için pazar arayan Türkiye açısından memnuniyet yaratmıştı. Yayınlanan "İstanbul Deklarasyonu" ile ilişkilerin sürekli hale gelmesi istenmişti.

BM Güvenlik Konseyi için her yol mübah
Türkiye'nin uzun süreli çabalarının ürünü olan bu toplantılar, Türkiye'nin BM Güvenlik konseyi geçici üyesi olmak için harcadığı çabanın bir bölümü olarak görünüyor. Türkiye 40 yılı aşkın süredir üyesi olmadığı BM Güvenlik Konseyi'nde 2 yıllığına geçici üye olmak için, bütçesinden yaklaşık 85 milyon dolar para ayırdı. Bu paranın 50 milyon doları, tanıtım ve üyelik propaganda çalışmaları için harcanırken, özellikle BM Genel Kurulu'nda örgütün aidatlarını veya BM içerisindeki katkı paylarını ödeyemediği için oy hakkı askıya alınan ülkelere ağırlık verilmesi dikkat çekti. Bu çerçevede nüfusu az ve çoğu fakir bu ülkelerin borçları için 20 milyon dolar harcandığı hesaplanıyor.

BM'deki küçük ülkelere diplomatlarını göndererek propaganda yapan Ankara'nın, bu ülkelerin "kalkınmalarına yardımcı olmak" amacıyla geçen yıl 15 milyon dolarlık destek çıktığı öğrenildi.