Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Türkiye'de bugün itibarıyla 100 bin 363 Suriye vatandaşı bulunduğunu bildirdi.
AFAD'tan yapılan yazılı açıklamada, Hatay'da 5, Şanlıurfa'da 2, Gaziantep'te 3, Kahramanmaraş, Osmaniye ve Adıyaman'da 1'er olmak üzere 13 çadır kentle Kilis'te 12 bin kişilik 1 konteyner kent kurulduğu belirtildi.
Ülkelerindeki iç karışıklıklar nedeniyle bugüne kadar Türkiye'ye gelen 140 binden fazla Suriye vatandaşının, bir yılı aşkın süredir, her türlü insani yardım ihtiyacının karşılandığı söylenen açıklamada, çadır ve konteyner kentlerde barınma, yiyecek, sağlık, güvenlik, sosyal aktivite, eğitim, ibadet, tercümanlık, haberleşme, bankacılık ve diğer hizmetlerin verildiği kaydedildi.
Açıklamada, kamplarda okul, cami, ticaret, polis ve sağlık merkezi, basın brifing birimi, çocuk oyun alanları, televizyon izleme üniteleri, su deposu, arıtma merkezi, trafo ve jeneratör gibi donatıların da yer aldığı bildirildi.
Konteyner ve çadır kentlerde, Türkiye'ye giriş yapan Suriye vatandaşlarına günlük 3 öğün sıcak yemek verildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer aldı:
''Ülkemize toplam 143 bin 140 Suriye vatandaşı giriş yapmıştır. 42 bin 777 Suriyeli ülkesine dönmüştür. Bugün itibarıyla Hatay'da 12 bin 68, Gaziantep'te 17 bin 237 (7 bin 736'sı İslahiye, 6 bin 754'ü Karkamış, 2 bin 747'si Nizip çadır kentlerinde), Kilis'te 12 bin 789, Şanlıurfa'da 30 bin 934 (18 bin 847'si Ceylanpınar'da, 12 bin 87'si Akçakale çadır kentlerinde), Kahramanmaraş'ta 14 bin 620 kişi, Osmaniye'de 8 bin 60 ve Adıyaman'da 3 bin 980 kişi barındırılmaktadır. 102'si refakatçi, 573'ü hasta ve yaralı olmak üzere toplam 675 kişi hastanede kalmaktadır. Hastanedekilerle ülkemizde toplam 100 bin 363 Suriye vatandaşı bulunmaktadır.''
Tampon bölge ihtimali
Suriye’deki çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sayının "psikolojik sınır" olarak nitelendirilen 100 bini aşması tampon bölge tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Davutoğlu 2 ay önce yaptığı açıklamada 100 bin rakamını vermişti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, iki ay önce yaptığı açıklamada, “Sayı yüz binleri aştığında bu bir mülteci akını olmaktan çıkar kütlesel bir göçe dönüşür” diyerek, Birleşmiş Milletler’i göreve çağırmıştı.
Irak, Lübnan ve Türkiye'de bulunan kamplarda kalan Suriyeli mülteciler Suriye'ye dönük saldırgan politikaları meşrulaştırmak adına emperyalist merkezler ve Türkiye tarafından çokça işlenen bir konu. Suriyeli mülteciler vesilesi ile sık sık gündeme getirilen "tampon bölge kurulması" önerisi mültecilerin korunmasından ziyade silahlı muhalifler için korunaklı alanlar yaratılması anlamına gelecek. Türkiye'nin Suriyeli mültecileri çatışmadan uzak iç bölgelere taşımaktansa, hemen Suriye sınırına yerleştirerek olası provokasyonlara davetiye çıkarması da "mültecilerin korunması" argümanının samimiyetini sorgulatır nitelikte.
(soL-Haber Merkezi)