Selin Asker - Özkan Öztaş

soL, IŞİD’in yoğun saldırılarıyla karşı karşıya kalan ve YPG gerillalarıyla direniş gösteren Kobanê Kantonu'nun Başbakanı Enver Müslim’le röportaj gerçekleştirdi.

Başbakan Müslim’le uzun uzadıya yaptığımız görüşmede merak edilen sorulara yanıt aradık Kobanê’deki gündelik hayat, IŞİD’e karşı savaşın geldiği aşama, Türkiye’ye yapılan göçler, Esad’la ilişkiler, ÖSO ve Ahrar gruplarıyla yapılan ortak operasyonlar, PKK’nin desteği, silahların temini, ABD’nin IŞİD’e müdahalesi, YPG’ye katılımlar, Peşmerge Kuvvetleri’nin aldığı pozisyon ve AKP’nin IŞİD’e destek verdiği yönündeki iddialar...

Müslim, sorularımızı yanıtlarken “İnsanlar bizi iyi anlamalı. Savaşın zorunlu kıldığı pratiklerle duruşumuzu birbirine karıştırmamalı” kaygısını paylaşıyor ve sözlerine şunları ekliyor:

“AKP hükümeti psikolojik bir savaş yürütüyor ve Kürt halkına yapılan saldırıların boyutlarını, halkımızın kazandığı zaferleri gizliyor. Bu savaşta AKP açık bir taraftır ve buradaki İslamcı çeteleri desteklemiştir. Türk halkının artık bu gerçeği görmesi ve ayağa kalkması gerekir. Kürt halkı bu işbirliğinin hesabını soracaktır. Kobane ayaktadır. Çok kısa zamanda müjdeli haberleri vereceğiz.”

Öncelikle sizin ve arkadaşlarınızın moralini sormak istiyoruz...

Öncelikle, soL’a devrimci tavrından ve bizimle kurdukları temaslardan ötürü teşekkür ederiz. Morallerimiz gayet iyi. Kobanê direnişimiz hız kesmeden devam ediyor. Burası, bugün Kürt halkının ve direnişinin sembolü olmuş durumdadır. Direnişimiz ilerleyerek devam ediyor.

Buradan başlayalım öyleyse. Direnişinizin ilerleyerek devam ettiğini söylüyorsunuz ancak IŞİD’in Kobanê’de ilerlediği, 300 gerillanın öldürüldüğü, onlarca köyü ele geçirdiği yönünde haberler yayınlıyor batı medyası. Son tahlilde, kayıplarınız ve kazançlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Sizlerle her şeyi açık konuşacağım. Bugün IŞİD ciddi bir saldırı düzenliyor ve etrafımız, IŞİD ve işbirlikçi Arap aşiretleri tarafından sarılmış durumda. Saldırılar son 6 ayın en şiddetli seviyesine ulaştı. Sadece cephede değil bir de psikolojik savaşa karşı mücadele veriyoruz. Bu hem IŞİD’in yalanlarına hem de Türkiye hükümetinin yaptığı müdahalelere karşılık gelişiyor.

Bunlardan biri de 300 askerimizin öldürüldüğü haberidir. Bu tamamen gerçek dışıdır. Şu ana kadar ölen direnişçilerimizin sayısı 35. Bu haberlerin arkasında işbirlikçi Türkiye hükümetinin olduğunu biliyoruz. Bu nedenle de durumumuzu tüm gerçekliğiyle halka anlatmak için kurduğunuz bu teması önemsiyoruz.

Çocuklarımız burada, yaşlılarımız burada. Biz de buradayız ve bir yere gitmiyoruz. IŞİD, Kobanê merkezin 6 kilometre uzağında. Bakın, silah seslerini siz de duyuyorsunuz. Kimi köyleri ele geçirdikleri doğru. Ancak IŞİD’i perişan edecek olan bu yiğit Kürt evlatlarıdır.

Halkın desteğinin yanı sıra lojistik ihtiyacınızı nasıl karşıladığınız da merak konusu.

Lojistik ihtiyaçlar… Açık konuşmak gerekirse, burada tam anlamıyla bir savaş var ve bu savaşın da kendine göre kuralları var. Suriye uzun süredir bir savaşın içinde ve her tarafın kendisi için aldığı önlemler var. IŞİD’den geri aldığımız bölgelerdeki teçhizata da el koyuyoruz. Silah her şey değil tabii.

Günlük olarak kimi ihtiyaçlarımızı karşılayabiliyoruz. Elektriğimizi kendimiz üretiyoruz ama savaşın verdiği yaralardan dolayı da sıkıntılarımızın olduğunu gizlememek gerek. Burada ilaca, doktora, yemeğe de ihtiyaç oluyor. Ancak asıl ihtiyacımız mühimmattır. Bu savaş koşullarındaki yeterliliğimiz bile Kobanê kantonunda ilerleyen zamanlarda daha iyisini yapacağımızı göstermiştir.

Geçtiğimiz günlerde, Halep’le Kobanê’yi birbirine bağlayan Karakozak köyündeki köprünün Suriye uçaklarınca bombalanması Esad’ın YPG’ye açıktan desteği olarak yorumlandı. Bu konuda ne diyeceksiniz? Esad’la bir anlaşmanız var mı?

IŞİD’e karşı Esad rejimi ile yer yer benzer pozisyonlarda saldırılarımız oluyor fakat bu Esad rejimi ile ortak bir plan dahilinde hareket ettiğimiz anlamına gelmez. IŞİD’e karşı kimi saldırılarımız Esad’ın, Esad’ın IŞİD’e karşı kimi saldırıları da bizim işimizi kolaylaştırıyor. Ama unutmayalım ki Esad, yıllardır bu topraklarda Kürtlerin yok sayılmasının, kimliksiz oluşunun, dilini ve kültürünü yaşayamamasının nedenlerinden biridir.

Tam da bu nedenle biz IŞİD’e karşı Esad’la aynı yerde değiliz. Şu anki pratiklerimizin benzemesi ve aynı yerde durması doğal. Ancak bizim bir ideolojimiz var ve burada ayrılıyoruz Esad’dan. Karakozak’ın bombalanması da bizim için olumlu bir adım oldu ve temas alanımızın genişlemesine vesile oldu fakat bu kadar.

ABD’nin IŞİD’e karşı koalisyon kurmasını nasıl görüyorsunuz? Ayrıca ABD’nin bölgenize dönük müdahalelerini “pazarlık” yapılabilecek nitelikte mi yoksa "karşı koyulması gereken" olarak mı değerlendiriyorsunuz?

Amerika’nın IŞİD’e bağlı yerleri bombalaması mutlaka kıymetli fakat geç kalınmış bir müdahale. Evet, Amerika’nın burada bir çıkarı olduğu açıktır. Ancak bizim de kendi programımız ve planlarımız var. Atacağımız her adımı da bu planları yaşatmak için atarız. Buradaki süreç bizim ellerimizde, bizim ürünümüz olacak. Aslolan Kürt halkının geleceğidir.

Röportajın tamamı soL dergisinin önümüzdeki sayısında yayınlanacak.