AKP hükümetinin Kürt sorununun çözümü adıyla giriştiği "Demokratik açılım"ına destek arayışına çıkan İçişleri Bakanının randevu talebini reddeden muhalefet partilerinden MHP, son günlere keskin bir AKP eleştirisi ile damga vurmaya çalışıyor. Siyasi bir kampanyaya dönüşen MHP muhalefetinin, Abdullah Öcalan'ın "yol haritası"nın ilanı için belirlediği 15 Ağustos tarihi ile de sıkı bir ilişki içinde olduğu gözleniyor.
Öcalan'ın yakalanıp Türkiye getirilişi sayesinde iktidar ortaklarından biri olabildiği günleri hatırlatan çıkışlar yapan MHP, AKP'yi "okyanus ötesi güçler"in projesini yürütmekle suçlarken, aynı güçlerin Öcalan'ı Türkiye'ye teslim edenler olduğunu bilmez göründü.
Sadece AKP değil, ağzından "Kürt" sözü çıkan herkes "ırkçı"!
Özellikle Devlet Bahçeli'nin geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin yaptığı basın toplantısının ardından her gün bir açıklama yapan MHP cephesinde dün de Grup Başkanvekili Oktay Vural konuştu. Rize ziyareti sırasında Bahçeli için "haddinizi bilin" diyen Başbakan Erdoğan'ı eleştiren Vural, "Türk milletinin kimliğiyle uğraşmayın, milleti etnik kimlik siyasetine kurban etmeye kalkmayın, bölücü düşüncelere, fitnelere yol açmayın, uyuyan fitneleri uyandırmayın. Başbakan, bir yandan milletin bir yandan da MHP'nin içine fitne fesat sokmaya çalışıyor, 'Bahçeli, yanındakilere dikkat et' diyor. Fitne fesat sokmayın, fitne fişekçiliği yapmayın" diye konuştu.
AKP kadın kollarının hem Türkçe hem de Kürtçe yayımlanmak üzere basına gönderdiği fakat sonrasında geri çektiği bir bildiriyi gerekçe gösteren Vural, "Cumhuriyet savcıları neredesiniz! Bu ülkede ırkçılığın anayasa düzeyinde getirilmesini isteyenler var, Cumhuriyet savcılarını göreve çağırıyoruz" dedi.
MHP'nin Türkiyesinde "herkes eşit"
Televizyon kanallarına verilen "Herkes eşittir Türkiye" adlı kısa film, "ne mutlu Türküm diyene" ile başlarken, MHP'nin asla karşısında olmadığını iddia ettiği, Kürtlerin "özel yaşam"larında dillerini konuşabilmeleri ve kültürlerini devam ettirebilmelerine ilişkin hiçbir rengi barındırmadığı görüldü. Filmdeki "eşitlik" vurgusu ve iddiasının MHP'nin AKP'ye muhalefetinden bağımsız bir biçimde Kürt sorununu yoksaydığına işaret etmesi bir yana, "çalışan herkes" diye seslendirilen bölümde simit satan bir ilkokul çağı çocuğunun fotoğrafının kullanılması MHP'nin "eşitlik"le hiçbir zaman düşünsel ve maddi bir ilişki içerisinde olamayacağının göstergesi oldu.
Bahçeli "okyanus ötesi"ni iyi bilir
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP'nin "Demokratik açılımı" hakkında 11 Ağustos'ta düzenlediği basın toplantısında, "ulaşılacak sonuç, Anayasamızın değişemeyecek maddelerini değiştirmeye yönelik bir girişim olup 'vatana ihanet'le eş değerdir" demiş, başta akp olmak üzere açılım tarafında yer alacak herkesi Yüce Divan'a vermekle tehdit etmişti.
MHP'nin "demokratik açılım" konusunda görüşme ve işbirliğine kesinlikle kapalı olduğunu söyleyen Bahçeli, "Milliyetçi Hareket’in terör ve bölücülük konusundaki duruşu ve bu hususta kimseyle tartışmayacağı kırmızı çizgileri herkes tarafından çok iyi bilinmelidir" dedi.
Bahçeli, gelişmelerin Türkiye'yi Osmanlının yıkılış dönemi şablonuna geri götürdüğünden yakınarak, "oynanan oyun, okyanus ötesinden yazılan küresel projelerin AKP'ye düşen rol dağılımından başka bir şey değildir. Bu rolün gerisinde, küresel dayatmaların önünde tehlike olarak görülen milli devlet engelini zayıflatmak, kontrol altında tutmak ve bir takvime bağlı olarak ortadan kaldırmaya yönelik geniş kapsamlı senaryo vardır" diye konuşmuştu.
(soL - Haber Merkezi)