Metin Lokumcu'yu öldüren biber gazı!

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Tayyip Erdoğan'ın Hopa mitingi öncesi polis saldırısı sonucu yaşamını yitiren Metin Lokumcu'nun biber gazından ötürü ölümünün gerçekleştiğini açıkladı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Bilimsel Araştırma Kurulu tarafından hazırlanan rapora göre, 31 Mayıs 2011 tarihinde Tayyip Erdoğan'ın Hopa mitingi sırasında polis saldırısı sonucu hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölümünün, biber gazına maruz kalma sonucu gerçekleştiği belirtildi.

Lokumcu'nun ailesi adına 342 avukatın TTB'ye yaptığı başvuru üzerine, TTB 2. Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, Göğüs Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Tunçalp Demir, Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ve Adli Tıp Uzmanı Uzman Dr. Ümit Ünüvar'dan oluşan kurulun hazırladığı rapor kamuoyuna duyuruldu.

"Biber gazı kullanılmasın"
Rapora ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Özdemir Aktan, hazırladıkları raporun, Trabzon Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi'nin raporunun aksine Lokumcu'nun ölüme neden olacak düzeyde bir kalp ya da akciğer hastalığı bulunmadığını, kendisinde mevcut olan bir hastalık sonucu ölmediğini açıkladı. Aktan, Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı "biber gazı sağlığa zararlı değildir" açıklamalarının gerçek dışı olduğuna vurgu yaparak , "Rapora göre, Lokumcu'nun ölümü ile kimyasal gaza maruz kalma arasında nedensellik ilişkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır" dedi. Biber gazı kullanımı konusunda sorumluluğu olanların cezalandırılmasını ve soruşturmanın raporun ortaya koyduğu bilimsel gerçekler doğrultusunda yürütülmesini talep eden Aktan, "TTB olarak insan sağlığına etkileri nedeni ile bir kimyasal silah olan göz yaşartıcı gazların yasaklanması, 'hiç bir durumda' kullanılmasına izin verilmemesini, Türkiye'de hak aramanın baskıyla karşılanmadığı bir ortamın tesis edilmesini bekliyoruz" diye konuştu.

"Adli Tıp raporunun eksikliği kabul edilemez"
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ise, Adli Tıp Kurumu'nun raporunun bilimsellikten uzak olduğunu dile getirerek, rapordaki eksikliklerin kabul edilemez olduğunu ifade etti. Fincancı, Adli Tıp Kurumu çalışanlarına seslenerek, "Pervasızca biber gazı atmak isteyenlerin amaçları için araç olmaktan vazgeçsinler" çağrısında bulundu. Lokumcu'nun akciğerindeki bulguların gazın etkisi ile ortaya çıktığını vurgulayan Fincancı, "Bir an önce bu gazın BM düzeyinde yasaklanmasını sağlamak gerekiyor" diye konuştu. Fincancı, "Halkların güvenliği olmadan devletin güvenliğini sağlamaya çalışmakla bu ülke nereye gidecek?" diye sordu.

"Sağlıklı insanlar için de risk var"
Prof. Dr. Tunçalp Demir de biber gazlarının zararının en basit bulgusunun gözyaşı olduğunu dile getirerek, "Zararsız bir şey olsa vücut neden kendini korumaya almak için gözyaşı salgılasın?" diye sordu. Biber gazının özellikle solunum ve kalp hastaları için tehlikeli olduğunu belirten Demir, bunun sağlıklı insanlara zarar vermeyeceği anlamına gelmeyeceğini de sözlerine ekledi. Uzman Dr. Ümit Ünüvar da, son 10 yılda medyadan şahit olunan 10 kadar biber gazı sonucu ölüm vakası olduğunu hatırlattı. Tek bir toplumsal gösteri sonrasında biber gazına maruz kalan 64 kişide tansiyon krizi, astım krizlerinin yanı sıra panik atak gibi psikolojik sorunlar da gözlendiğini kaydetti.

(soL-Haber Merkezi)