“Laiklik gündemden düşürülüyor”

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya dün yaptığı konuşmada ekonomik büyüme ve modernizasyona vurgu yapılarak laikliğin gündemden düşürüldüğünü söyledi. AKP Yalçınkaya'ya gecikmeden cevap vererek siyasi konularda konuşmamasını söyledi ve kendisinden Ergenekon savcılarını savunmasını istedi.

soL (HABER MERKEZİ) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya Başsavcılığın Onur Günü etkinliğinde bir konuşma yaparak AKP ve DTP hakkında başsavcılık tarafından açılmış olan kapatma davaları, siyasi partilerin kapatılma kriterlerinin neler olması gerektiği, yeni bir Türkiye Başsavcılığı kurulması, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) görev ve yetkileri ve Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 301. maddesinin son hali hakkındaki görüşlerini aktardı.

Yalçınkaya konuşmasında ekonomik büyüme ve modernizasyona vurgu yapılarak laikliğin gündemden düşürüldüğüne dikkat çekerek "Muhafazakar partiler öne çıktıkça, artan radikalleşmeyle birlikte, ekonomik büyüme ve modernizasyona daha çok vurgu yapılmak suretiyle, batı tipi demokrasilerin ayrılmaz parçası olan laikliğin gündemden düşürüldüğü ve tanımının değiştirilmeye çalışıldığı görülmektedir" diye konuştu.

Siyasi partilerin eylemlerinin, devletin bağımsızlığına, insan haklarına, demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı olamayacağını ifade eden Yalçınkaya siyasi partilerin kapatılmasında "Venedik kriterleri" olarak adlandırılan ilkeleri "şiddete göz yumma ve şiddete kışkırtma, ülkenin sivil barışını tehdit etme durumlarında, uygulanabilecek istisnai bir tedbir" olarak değerlendirdi.

Yalçınkaya, kapatma davası açılması için Meclis'ten ya da bir başka kuruldan onay alınması önerisine de karşı çıktı ve "Bu tür uygulamalar laiklik karşıtı beyan ve eylemlerin önünü açar. Milletvekili dokunulmazlığı kaldırılmadıkça bu düzenlemenin uygulama kabiliyeti yoktur" diye konuştu. Yalçınkaya, parti kapatmada dava açılmasının zorlaştırılmasının "yargı denetimini etkisizleştireceğini" öne sürdü.

Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı önerisi
Yalçınkaya, konuşmasında anayasal bağımsız bir kuruluş olarak "Türkiye Cumhuriyeti Başsavcılığı" kurulması doğrultusunda bir önerisi olduğunu ve bu konuda bir taslak hazırladığını aktardı. Düzenleme için anayasa değişikliği gerekeceğini belirten Yalçınkaya Türkiye Başsavcılığı ihtiyacının "gerçek ve tüzel kişilerin haklarının ve anayasal düzenin korunması, ülkenin egemenliğini ve güvenliğini tehlikeye sokan ve yasaları ihlal eden eylemlerin etkili bir şekilde soruşturulması" zorunluluğundan kaynaklandığını söyledi.

AKP'den acele cevap

AKP'ye karşı kapatma davasını da açmış olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın konuşmasına gün içerisinde AKP'den yanıt geldi. Yalçınkaya'nın konuşmasını değerlendiren AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın görüşlerini açıklayabileceğini ancak Yalçınkaya'nın bir siyasi parti genel başkanı gibi konuştuğunu, siyasi değerlendirmeler ve analizler yapmanın ise siyaset yapanların işi olduğunu savundu.

Keşke Zekeriya Öz'e sahip çıksaydı
Diğer yandan Bozdağ, sözü Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara getirdi ve Yalçınkaya'nın "onlara yapılan haksızlıklar" karşısında sessiz kalmasını eleştiren ifadeler kullanarak "Görülen davalarla ilgili pek çok eleştiri yapan siyasilere, hatta savcıları darbe yapmakla suçlayan, yargıyı taşeronlukla suçlayan siyasiler oldu. Gönül isterdi ki Cumhuriyet savcılarına ve yargıya yapılan bu haksız ithamlar karşısında onların hakkını hukukunu savunan bir açıklama yapılsaydı daha iyi olurdu. Ama yapılmadı. Bu, bazılarının yargıya her türlü saygısızlığı yapması konusunda imtiyazlı bir konumu mu var sorusunu akla getiriyor" diye konuştu.