Kimya Mühendisleri Odası'ndan biber gazı açıklaması

KMO Ankara Şubesi, biber gazının insan sağlığına olumsuz etkileri üzerine yaptığı basın toplantısında CS maddesini içeren fişek ve el bombalarının kullanımıza son verilmesi ve imha edilmelisi gerektiği belirtildi.

Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şubesi, Gezi Parkı olayları sırasında polisin sıklıkla kullandığı biber gazının insan sağlığı üerindeki olumsuz etkilerinin altını çizen bir basın toplantısı yaptı.

KMO Ankara Şube Başkanı İbrahim Akyürek ve 2. Başkanı Erkin Etike tarafından yapılan basın toplantısında Sağlık Bakanlığı'nın 2010 tarihli raporunda göz yaşartıcı mühimmatın sağlığa zararlı olduğunu ve ölümlere yol açabileceğini saptamış olduğu belirtilerek söz konusu rapora göre kullanılan CS maddesinin kalp yetmezliği, akciğer ödemi, karaciğer ve böbrek hasarına yol açabileceğinin altı çizildi.

Açıklamada CS maddesini içeren fişek ve el bombalarının kullanımı derhal durdurulup stoklardaki mühimmat imha edilmesi ve TOMA suyuna kimyasal madde katılması derhal durdurulması talep edildi.

Sağlık Bakanlığı’nın biber gazı raporu
Açıklamada Sağlık Bakanlığı Refik Saydam Hıfzısıhha Merkezi Başkanlığı'nın 30.12.2010 tarihli raporunda dikkat çeken şu ifadelere yer verildi:

“Bu tür kimyasallar kullanım amacına, uygulama şekline ve uygulanan miktarına bağlı olarak klinik bulgulara yol açabilmektedir.
Yüksek yoğunlukta kimyasala maruz kalınması durumunda kalp yetmezliği görüldüğü bildirilmiştir.
Solunum sistemine ait komplikasyonlara bağlı ölümler bildirilmiştir.
Bu maddelerin karaciğer ve böbrek hasarı yaptığı, maruz kalıştan birkaç gün sonra büllü cilt lezyonlarının ortaya çıktığı bilim kaynaklarında yer almaktadır.
Bunlara ilaveten hastalarda panik reaksiyonları, ajitasyon ve bayılma da rapor edilmiştir.
CS gazının kimyasal yanık, gözlerde keratit ve görme kaybına da yol açabileceği bildirilmektedir.”

“Göz yaşartıcı gazlar silah olarak tanımlanmalı”
Açıklamada KMO olarak derhal alınmasını talep edilen önlemler ise şöyle sıralandı:

“Zararlı olduğu ve ölümlere yol açtığı, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı tarafından açıkça saptanan CS maddesinin yurttaşlarımız üzerinde kullanılmasına derhal son verilmelidir.
İçişleri Bakanlığı stoklarındaki CS maddesini içeren fişek ve el bombaları imha edilmelidir.
Yaralanma ve ölümlere yol açtığı saptanan göz yaşartıcı gazlar ve tozlar, Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun 16/3-b maddesinde tanımlanan 'maddi güç' tanımı içinden çıkarılmalı ve silah olarak tanımlanmalıdır.
Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun 16. maddesi, kanuni şartları oluştuğu takdirde, 'basınçlı su' kullanımına izin vermektedir. Basınçlı suyun içerisine kimyasal madde katılmasının ise kanuni dayanağı yoktur. Toplumsal Olaylara Müdahale Araçları (TOMA) içerisinden yurttaşlara püskürtülen basınçlı suyun içerisine her türlü kimyasal madde katılmasına son verilmelidir.”

(soL - Haber Merkezi)