Eski hastalıkları bile hortlatmayı başardık

Bilim insanları yeni bulaşıcı hastalıkların yanı sıra difteri, tüberküloz, sıtma gibi daha önce kontrol altına alınmış hastalıkların bile yeniden görülmeye başladığına dikkat çekiyorlar.

soL (HABER MERKEZİ) Son 30 yılda 40 yeni hastalık tanımlandığı ve daha önce kontrol altına alındığı düşünülen bulaşıcı hastalıkların yeniden ortaya çıktığı belirtildi.

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Necati Dedeoğlu, Dünya Sağlık Örgütü'nün 30 yılda 40 yeni hastalık tanımladığını ve bunların yüzde 70'inin hayvanlardan insanlara bulaştığını bildirdi.

İkinci Dünya Savaşı'nda askerlerin çoğunun tifodan öldüğünü belirten Dedeoğlu, salgın hastalık riskinin nüfusun kalabalıklaşması, ulaşımın hızlanması, doğal yaşam alanlarına müdahale ve küreselleşme nedeniyle arttığını kaydetti.

Bulaşıcı hastalıkların azalmadığına işaret eden Dedeoğlu, "Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, son 30 yıl içinde 40 yeni hastalık ortaya çıktı. Bunların yüzde 70'i hayvanlardan bulaşıyor" diye konuştu.

Sebep: Açlıktan sincap yemek
Prof. Dr. Dedeoğlu, ebola, rota virüs, helicobacter pylori, lejyonella, deli dana, SARS gibi yeni hastalıkların yanı sıra eskiden yaygın olup kontrol edilmiş difteri, boğmaca, tularemi, tüberküloz, sıtma gibi hastalıkların yeniden hortladığını söyledi. Yılda 3 milyon kişinin sıtmadan öldüğünü bildiren Prof. Dr. Dedeoğlu, antibiyotik direnci nedeniyle bazı hastalıkların kontrol edilemediğini kaydetti.

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, hanta virüsü, chikungunya gibi bazı hastalıkların, iklim değişikliklerinin de etkisiyle hiç görülmedikleri ülkelerde ortaya çıktıklarını ifade eden Dedeoğlu, İtalya'da chikungunya virüsü nedeniyle 300 kişinin öldüğünü söyledi.

İnsanlara hiç hastalık bulaştırmayan hayvanlardan ölümlere neden olan hastalıklar bulaştığını belirten Prof. Dr. Dedeoğlu, "Örneğin Türkiye'de hiç Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi görülmezdi. 2002-2003 yılında 6 kişinin ölümüne neden olan hastalık, 2007'de 33, geçen yıl ise 63 kişinin canını aldı. Bu sene daha da artacaktır" dedi.

Afrika'da maymunlarda görülen maymun çiçeği hastalığının artık insanlarda da görüldüğünü bildiren Dedeoğlu, "Çünkü insanlar açlıktan sincap yemeye başlamışlar. Maymunlarla aynı dalda gezen sincapların aldığı virüs, bu şekilde insanlara geçmiş" diye konuştu.
Ortaçağ yöntemleriyle kontrol edilen 21. yüzyıl hastalığı

Dünyada geçen yüzyılda gribin milyonlarca kişinin ölümüne neden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Dedeoğlu, Çin'de 1918'de başlayan ve dünyaya yayılan İspanyol gribinden 40-50 milyon kişinin, 1957'deki Asya gribi salgınında 70 bin, 1968'deki Hong Kong gribi salgınında ise 700 bin kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

Prof. Dr. Necati Dedeoğlu, "Grip mevsimsel bir hastalık. Her yıl 500 milyon kişi gribe yakalanıyor, 250-500 bin kişi ölüyor. Her sene değişiklik gösterip yepyeni bir hastalık olarak görülüyor ve sürekli yeni aşı geliştirmek gerekiyor" dedi.

Yakın geçmişte SARS ve kuş gribinin de (H5N1) kısa sürede birçok ülkeye yayıldığını kaydeden Prof. Dr. Dedeoğlu, 2003-2008 yılları arasında 15 ülkede 429 kişide görülen kuş gribinden 262 kişinin öldüğünü bildirdi. Enfekte ya da ölü kanatlılardan bulaşan hastalığın insandan insana bulaşmadığına işaret eden Prof. Dr. Dedeoğlu, kuş gribinin yüzde 61 gibi yüksek bir ölüm oranına sahip olduğunu ifade etti.

Prof. Dr. Dedeoğlu, 2003 yılının Şubat ayında Çin'in güneyinden dünyaya yayılan ve 32 ülkede 8 bin 437 kişide görülen SARS'ın da 813 kişinin ölümüne neden olduğunu kaydetti. SARS'ın kaynağının Çin'in güneyinde satılan yabani hayvanlar olduğunu belirten Prof. Dr. Dedeoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha tanı kaynağı, bulaşma yolları, laboratuvar tanısı ve tedavisi bilinmeden, aşısı yokken 6 ay içinde izolasyon ve karantinayla kontrol edildi. SARS, Orta Çağ yöntemleriyle kontrol edilen 21. yüzyılın hastalığıdır. Bu hastalıkla ilgili gözümüzü açık tutmamız lazım."