Erdoğan'dan balkon kışkırtması: Suriye'yle savaş halindeyiz

Başbakan Erdoğan seçimlerin ardından AKP Genel Merkezi'nde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçim sonuçlarının gelmeye başlamasının ardından Ankara'daki AKP Genel Merkezi'nin balkonundan konuştu.

Balkon konuşması sırasında Emine Erdoğan, Sümeyye Erdoğan ve adı yolsuzluklarla anılan Bilal Erdoğan da Tayyip Erdoğan'a eşlik etti.

Konuşma sırasında Melih Gökçek'in balkonda bulunmaması dikkat çekti.

Yaklaşık yarım saat süren konuşmanın satır başları şöyle:

Az önce binlerce kişinin toplandığı Üsküp Meydanı'na telekonferansla bağlandım. Onlara hitap ettim. Ciddi bir soğuk altında onlar sizin bu coşkunuzu paylaşıyorlardı. Rabbim'e bize böyle büyük bir zafer nasip ettiği için şükrediyorum. Ya Rab ne büyüksün.

Dünyanın her yerinde zaferimiz için ellerini duaya açan herkese teşekkür ediyorum.

Mısır'da demokrasi mücadelesi veren bizim mücadelemiz çok iyi anlayan kardeşlerime teşekkür ediyorum. Avrupa'nın bütün kentlerinde yürekleri bizim için atan kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Suriye'ye bombaların kurşunların altında açlıkla kıtlıkla baş başa ama Türkiye'nin AK Parti'nin zaferi için dua eden mazlum kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Tıpkı Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi dünyanın dört bir köşesinde dualarıyla destek olan tüm dostlarımıza aziz milletimizin şükran duygularını ifade ediyorum.

Elbette en büyük teşekkürü bu aziz millet hak ediyor.

Kardeşlerim siz yeni Türkiye'nin İstiklal mücadelesine sahip çıktınız.

Siz büyük Türkiye hedeflerine sahip çıktınız. Her birinize teşekkür ediyorum.

Siz en başta kendi geleceğinize başbakanınıza sahip çıktınız hepinize sonsuz şükranlarımız sunuyorum.

İşte bugün 30 Mart. Ne dediler 25 Mart'tan sonra kaos dediler. Doğru kaosu gördük. Neydi o kaos…

Bu milletin bu devletin bu ülkenin ulusal güvenliğine en yazık ki müdahale ederek dışişleri bakanlığını dinleyecek kadar ihanet ,içinde olan vatan hainlerini bu ülke tanıma fırsatı buldu doğru…

Onların kaos planı buydu.

Ne diyordum ben aylardır. Bunların inine gireceğiz inine.

Şimdi zaman zaman bazı basın mensupları soruyor bu sene de balkon konuşması yapacak mısınız.

Tamam da balkon konuşmasında ne bekliyorsunuz.

Muhalefet liderlerine veya genel başkanlarına neden sormuyorsunuz siz de bir balkon konuşması yapacak mısınız.

Bunların böyle bir derdi yok. şimdi bunların sesi soluğu çıkmayacak.

Ne diyecekler yarın söyleyeyim: biz kazandık…

Buradan muhalefete açık çağrı yapıyorum biz her seçim sonrasında olduğu gibi tüm boyutlarıyla sonuçları analiz edeceğiz. Neden 46-47-48 oldu da biz bunu neden 55-60 yapamadık. Şimdi oturup bunu konuşacağız.

Konuştuktan sonra yolumuz sizlerle birlikte devam edeceğiz.

Ama muhalefetin böyle bir derdi var mı? Yok…

Bize oy veren de vermeyen vatandaşımızın mesajını değerlendireceğiz. Muhalefet de bunu yapmalıdır.

Neye yandım biliyor musunuz…

Dışişlerinde olan olaydan sonra şahsıma yapılan olaydan sonra başbakanlıktaki böcek olaylarından sonra şu muhalefetini bir açıklamasını duydunuz mu?

Bu vatana ihanetti biz iktidarın yanındayız şeklinde bir ifade duydunuz mu?

Ne olacak Pensilvanya ile birlikte hareket edenler bunu söyleyebilir mi?

25'inden sonra kaos dedikleri olay buydu. Ekonomi çöktü mü? Daha da güçlenerek geliyoruz.

Ekonomi de de demokrasi de de daha da güçleneceğiz.

Yeni Türkiye'nin yeni bir muhalefet ihtiyacı vardır. Yeni Türkiye'nin ayrıştırıcı kutuplaştırıcı muhalefete değil 77 milyona aynı dille konuşan muhalefete ihtiyacı var.

Sadece iktidarın Türkiye'yi kucaklamak yetmiyor. İstismar siyaset artık son bulmalıdır.

Kibirli aşağılayıcı dışlayıcı siyaset artık muhalefet partileri nezdinde son bulmalıdır.

Muhalefet yöneticileri bu akşam aynaya bakmalı kendilerini sorular sormalı yaptıkları hataların farkına vararak kendilerine çeki düzen vermelidir.

Gelin yeni bir sayfa açalım. Ey muhalefet ey bu muhalefete gönül veren vatandaşlarım. Türkiye'nin menfaatleri her şeyin üzerinde olsun.

Allah'a hamd ediyorum… Türkiye'ye saldıranla bugün hayal kırıklığı yaşamıştır.

Bu milletin içinden çıkan taşeronlar milletin ne kadar aziz ne kadar asil ne kadar kahraman olduğunu bir kez daha görmüşlerdir.

Millet istiklaline uzanan elleri sandığa gömmüştür.

Millet sinsi tuzakları bugün bozmuştur. Buradan istiklaline ülkesine bayrağına sahip çıkan aziz milletime tekrar tekrar teşekkür ediyorum.

Bu millet ümmetin dünyanın umududur. Rabbim bu milleti doğru yoldan ayırmasın.

Biz ezelden gelen inşallah ebede giden bir davanın sadece hizmetkarlarıyız. Biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik.

Biz büyük bir dava taşının sadece hamallarıyız. Dün biz yoktuk ama bu dava vardı. Yarın biz olmayacağız ama bu dava var olacak.

Onun için ne dedik, tek millet dedik…

Tek bayrak…

Tek vatan…

Tek devlet…

Devletin içinde devlet olmaz. Hangi kurumumuzun içine girmişlerse girmişler. Bizler de iyi niyetimizin kurbanı olduk. Ama artık bunları ayıklama zamanı gelmiştir hukuk içinde. Yasalar içinde.

Çünkü bu tür şebekeleri artı ne millet hoş görüyle karşılar ne biz hoş karşılarız.

Rabbime şükürler olsun ki bize bu davanın bayraktarlığını yapma fırsatı verdi.

Bun can bu tende oldukça üzerimiz hangi emanet yüklenirse Allah'ın izniyle ona sadakatle sahip çıkmaya çalışacağız.

Ben ve arkadaşlarım son derece müsterihiz. Siyasete güç kazandırmış olmanın demokrasiyi, güçlendirmiş olmanın memnuniyeti içindeyiz.