Diyanet İşleri Başkanı: Durmak yok yola devam

AKP iktidarı ile bir odak haline gelen, siyasi gündemler ile ilgili açıklamalar yapan Diyanet İşleri Başkanlığı adına Ankara'da medya temsilcileri ile bir araya gelen Başkan Mehmet Görmez önemli açıklamalarda bulundu.

AKP iktidarı ile bir odak haline gelen, siyasi gündemler ile ilgili açıklamalar yapan Diyanet İşleri Başkanlığı adına Ankara'da medya temsilcileri ile bir araya gelen Başkan Mehmet Görmez çeşitli konularda açıklamalarda bulundu. Görmezin açıklamalarında yeniden canlı ezan okunmasından Alevi kurultaylarına kadar çok sayıda konu vardı.

Dünyanın İslam’la sıkıntısı var
Mehmet Görmez açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

"Dünyanın İslam diniyle ilgili bir önyargısı ve açmazı var. Bir konuyu değerlendirirken eğer konunun uzaktan yakından dini bir boyutu varsa, siyasi, sosyal, kültürel, iktisadi, ekonomik, tarihi bütün sebepleri bir tarafa bırakarak sadece din ile ilişkilendirerek konuyu değerlendirmek batı dünyasının da içine düştüğü bir handikaptır."

Türkiye model değil, örnek

"Türkiye’nin Arap dünyasına model olma meselesinde, model ve örnek kelimelerinin birbirinden ayrılması gerekir. Özellikle modelden çok örnek olmak üzerinde duruyoruz. Biz iyiliklerle, iyi işlerle, iyi düşüncelerle sadece örnek olmayı düşünürüz."

İnsanlar dine inanmasa bile bilmek zorundalar
İnsanların dine inanmaması durumunda bile onun hakkında bilgisi olması gerektiğini söyleyen Diyanet İşleri Başkanı’nın açıklamaları şöyle:

“Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleriyle din eğitiminin farklı şeyler olduğunu söylemeye devam edeceğiz. Dinin bir sosyal realite boyutu, bir de hakikat boyutu var. Bu ülkede yaşayan bir insan eğer hakikat olarak dine inanmıyorsa, sosyal bir realite olarak onun farkında olmak, asgari bilgisine sahip olmak durumundadır. Komşusuyla doğru iletişim kurabilmesi için, kendi ülkesindeki tarihi okuyabilmesi için, kendi kültürünü tanımak için özellikle din kültürü ve ahlak bilgisi dersi, diğer sosyal bilgiler dersi, ne kadar önemliyse en az onlar kadar önemlidir. Dolayısıyla dersin devam etmesi gerekiyor.”

Kürtçe vaaz: Din her yere ulaşmalı
Diyanet İşleri başkanının yaptığı açıklamalar AKP’nin güneydoğu politikasını tamamlar nitelikte. Dinin Kürt halkı üzerinde etkileyici bir faktör olarak kullanılacağına işaret eden Kürtçe vaaz konusunda yaptığı açıklama ise şöyle:

“Güneydoğu’da Kürtçe vaaz konusunda, hiçbir Diyanet görevlisi, böyle bir konuya etnik temelde yaklaşamaz. Sadece ilahi vahyin gerçekliği ve onun rahmet mesajlarının her dile, her lehçeye çevrilmesini esas alır ve ona hiçbir zaman bigane kalamaz. Bunun tartışılması dahi doğru değildir. Bu konuda zaten daha önce yapılmış çalışmalar var."

Daha da ileri giden Mehmet Görmez trafiğin her yerde kesilmesi sonucunda eskiden olduğu gibi imamların minareden ezan okuyabileceğini belirtti:

“Trafik seslerinin durdurulmasının mümkün olması halinde eksiden olduğu gibi imamlar da ezan okuyabilir. Ancak gürültü dünyasında ezan sesinin en azından o gürültüye karışacak bir rahmet sesi olarak devam etmesini istiyoruz.”

Alevi çalıştayları çok faydalı
Cem evlerinin ibadethane olmasına şiddetle karşı çıkan, zorunlu din dersi konusunda taviz vermeyen bir kurumun başkanı olan Mehmet Gömez, AKP’nin Alevi çalıştaylarına kurum olarak destek verdiklerini söyledi. Çalıştayların koordinatörlüğünü yürüten Necdet Subaşı’nın Diyanet’te görevlendirilmesi konusuna değinen Gömez:

“Subaşı sosyolog olması nedeniyle bu göreve getirildi. Alevi vatandaşların bir takım hassasiyetleri gereği Diyanet İşleri Başkanlığı bunun içinde yer almamıştır. Dolayısıyla elbette çalıştayın nasıl neticeleneceği konusunda biz de bir beklenti içerisindeyiz.

Çünkü belki bunun yanında bizim de yapacaklarımız var. Çalıştayın iki neticesini çok önemli buluyorum birincisi Madımak’ın bir öfke mekanı olmaktan çıkarılması, ikincisi de Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi içerisine Alevilik öğretisiyle ilgili temel bilgilerin yer almış olması.”

Sembollerle uğraşmayın, türban her yerde serbest olabilir
Görmez, “Siyasi irade, başörtüsü serbestîsini ortaöğretim ve kamu kurumlarında yaygınlaştırma konusunda görüş isterse görüşünüz ne olur?” sorusu üzerine şöyle konuştu:

“Bu konuda başkan karar vermiyor. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun vardığı ortak kararı bildiririz. Bilgi sormak çağdaş dünyada herhalde yadsınacak bir şey değildir. Yüksek Kurulumuzun daha önce aldığı bu karar, hepimizin ortak kararıdır. Onun dışında görüşümüz söz konusu değil. Artık semboller üzerinden tartışmalar ve gerginlikler üretmek gerçekten çağdaş Türkiye’ye, çağdaş dünyaya yakışmıyor”

(soL -Haber Merkezi)