Devrimci Karargâh davasında 8 kişi tahliye edildi!

Sosyalistlerin ve gazetecilerin yargılandığı Devrimci Karargâh davasında, birinci ve ikinci dava dosyasından toplam 8 kişinin tahliyesine karar verildi. Tahliye edilen isimler şöyle, Necdet Kılıç, İbrahim Turgut, Osman Baha Okar, Semih Aydın, Şeyma Özcan, Gülseren Poyraz, Benay Can ve Umur Suyadal.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Devrimci Karargâh davasının 5. duruşmasında toplam 8 kişinin tahliyesine karar verildi.

MİT raporunun çıkarılması istendi
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Devrimci Karargah davasının bugün görülen 5. duruşmasında davaya giren iki dosyada da MİT raporlarının bulunmasına avukatlar tepki göstererek MİT raporlarının çıkartılmasını istedi. Avukatlar, dava dosyasında henüz yeni delil bulunmadığı için sürekli aynı savunmaları yapmak zorunda bırakıldıklarını da belirterek tahliye taleplerinde bulundu. Ayrıca davada suç delili olarak yer alan gizli tanık ifadelerine de değinen avukatlar, bahsi geçen PKK itirafçılarının ve gizli tanıkların mahkeme huzuruna çağrılarak dinlenmelerini talep etti.

Cemal Bozkurt’a duruşmadan men cezası
12’si tutuklu 57 kişinin yargılandığı ve eklenen dosyalarla da gittikçe büyümeye yüz tutan Devrimci Karargah davasının 5. duruşmasına tutuklu yargılanan Cemal Bozkurt, geçtiğimiz duruşma savcının tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirmesi üzerine hakaret içerikli sözler sarfettiği için karara dek duruşmadan men edildi. Bozkurt’un bulunmadığı duruşmada diğer sanıklar ve avukatları söz aldı.

Hanefi Avcı: Bu komployu Ali Fuat Yılmazer yaptı
Hanefi Avcı, diğer sanıklardan ayrı olarak savunmasını yaptı. Avcı, mahkeme heyetine 500 sayfalık savunma sundu. “İddianamede sürekli Devrimci Karargah soruşturmasında gizliliği ihmal etmekle suçlanıyorum” diyen Avcı, kendisinin aslında istihbari dinlemelerde yapılan usulsüzlüklere ilişkin Adalet Bakanlığı’na ve İçişleri Bakanlığı’na dilekçe sunduğunu belirtti. Hakkında sahte isimlerle çıkartılan dinleme kararlarına da değinen Avcı, Devrimci Karargah’la ilişkilendirilecek hiçbir ibarenin yer almadığını savundu.

Avcı, iftiraya uğradıklarını ifade ederek, “Bu komployu kim yapıyor? Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan, Yurt Atagün” dedi. Ayrıca Avcı, davada yargılananlardan sadece Necdet Kılıç’ı tanıdığını ancak Kılıç’ın da bu örgütle ilişkisi olmadığını ifade ederek tahliye talebinde bulundu.

“Hanefi Avcı yazdığı kitaptan ötürü tutuklu”
Avcı’nın avukatı Refik Ali Uçarcı, yaptığı savunmada, Devrimci Karargah ile ilgili açılan diğer dosyaların ana dava ile birleştirilmesi hakkında konuştu. Uçarcı, “Ne birinci ne de üçüncü dosyada yer almamız söz konusu değil. İkinci dosyada da Devrimci Karargah ile ilişkiden değil, müvekkilim yazdığı kitap nedeniyle davaya bağlandı” dedi. Avcı’nın terör örgütü üyeliği ile değil, yardım etmekle suçlandığını belirten Uçarcı, somut delillerin bulunmadığını belirterek tahliye talebinde bulundu.

“Baha Okar neden hala tutuklu?”
Gazeteci Baha Okar’ın avukatı Mehmet Kadıoğlu da savunmasına tahliye talebiyle başladı. Kadıoğlu, “Müvekkilimin bu sanıklardan bir tanesi ile bile ilişkisi yok. Bu nasıl örgüt? Kod adı yok, silah yok, hücre yok. Delil yok. Mantığınızı kavramaya çalışıyorum. Baha Okar neden hala tutuklu?” diye sordu.

PKK itirafçılarının usule aykırı teşhisler yaptıklarını ve mahkemeye neden çağrılmadıklarını da soran Kadıoğlu, Okar’a yöneltilen suçlamalar hakkında, “Bunlar ciddiye alınır kanıt değil. Ölen eski öğretmenine Ergenekoncu deniliyor. Bu adam nasıl örgüt üyesi? İki sene kampa gitti deniyor, o dönem nişanlandığı, iş yerinde bulunduğu görülüyor. Bu dava kurgulanmış, Avcı ile Kılıç’ın konuşmalarına rastlanmasalardı bu dava olmayacaktı” dedi.

“Adına cemaat, hizmet, vakıf deyin ama yargıya müdahale kanaati var” diyen Kadıoğlu, ifadeleri alınan itirafçı Muharrem Adıyaman, Nadir Cücük, Mahmut Kara, Bülent Dumru ve Osman Öztürk’ün mahkeme huzurunda dinlenmesini talep ederek, “Murat Karayılan’ın da ifadeleri bulunuyor ama herhalde onu tanık olarak çağıramayacağınız için gelmesini talep etmiyorum” dedi.

Ercan Kanar: “12 Eylül yargılamalar çağına geri döndük”
Avukatlar dava dosyasına giren MİT raporlarına da tepki gösterdi. Avukat Ercan Kanar, davaya dahil edilen dosyalarla bir ucu açık torba yargılama yapıldığını ifade ederek, “12 Eylül yargılamalar çağına geri döndük” dedi. MİT raporlarının da dosyadan çıkartılmasını talep eden Kanar, “Mahkemeniz o belgeyi yargılama ortamına getirmemelidir” dedi. Ayrıca tutuklu sanık Cemal Bozkurt’un mahkemeden men edilmesine de, “Savunma hakkı ihlal edilemez” diyerek tahliye talebinde bulundu.

“Hakan Soytemiz’le görüştüğü iddia edilenler tahliye edildi”
RED dergisi yazarı Hakan Soytemiz’in avukatı Sezin Uçar da bahsi geçen iddialarda ciddi tutarsızlıklar bulunduğunu, Soytemiz’le görüştüğü iddia edilen diğer sanıkların tahliye edildiğini belirterek tahliye talebinde bulundu.

Tutuklu yargılanan Necdet Kılıç da 3 yıldır tutuklu yargılandığını ve hakkında suçlamaya neden olacak tek bir somut delil bulunmadığını söyleyerek tahliye isteminde bulundu. Avukatı da “Müvekkilim sadece iki polisin şahsi tutanağıyla bu davanın sanığı oldu” dedi.

“PKK itirafçıları mahkemede dinlensin”
İddianamede de yer alan itirafçıların ifadelerine ilişkin avukatlar, itirafçıların mahkeme huzurunda dinlenmesini istedi. Tuncay Yılmaz ve Semih Aydın’ın avukatı, eylemlerin dahi tartışılacağı delil olmadan yargılama yapıldığını söyleyerek, müvekkillerini PKK kampında gördüğünü iddia eden itirafçıların mahkeme huzurunda dinlenmesini ve itirafçıların Silopi Cumhuriyet Savcılığı’na vermiş oldukları ifadeleri talep etti.

“Biz devrimciyiz, yaptığımıza yaptık deriz”
Avukatların savunmasının ardından sanıklara söz verildi. Tutuklu yargılananlardan Fatih Aydın, Karacaahmet Mezarlığı’ndan 1. Ordu Komutanlığı’na saldırıyla ilgili olay yeri tespit tutanağı incelenmesi, parmak iziyle ilgili inceleme, evinde çıktığı iddia edilen envanterlerin incelenmesi gibi taleplerde bulundu. Necdet Güneş de suçlamalara ilişkin, “Biz zaten devrimciyiz, yaptığımıza yaptık deriz” dedi.

“Burada bir tane insanı tanımıyorum”
Ulaş Erdoğan, “Mahkeme heyeti baksın. Benim bir tane tanıdığım insan yok burada. Yazışmalarda geçen Hakan da Hakan Soytemiz değil. Örgüte ilişkin bir şey de yok. Her ilişkimiz örgütsel ilişki değildir” diyerek tahliye talebinde bulundu.

Soytemiz: “Cezaevinden ancak Mehmet Ağar çıkar”
RED yazarı Hakan Soytemiz, “Dosyadaki delil durumum ortada. Cezaevinde yattığım dönemde İstanbul’da olduğum söyleniyor. Cezaevinden çıkıp gideni bir tek Mehmet Ağar yapar. İki yıldır üye olmadığım ispat etmeye çalışıyorum, artık çalışmayacağım” dedi.

Baha Okar: “Irak’ta değil İstanbul’daydım”
Bilim ve Gelecek editörü Baha Okar, “İddianamede benimle ilgili tek önemli nokta, itirafçının Irak’a gittiğimi söylemesi, o tarihlerde İstanbul’da olduğumu kanıtladık. Mahkemenin dikkate alacağını umuyoruz” dedi. AİHM’nin itirafçıların beyanına göre tutuklama yapılabildiğini ancak yeni delil olmadığında serbest bırakılacağının yönünde verilen kararını okuyan Okar, tahliyesini talep etti.

1 Mayıs’ı kutladı, salonda alkışlandı
Sanık Tuncay Yılmaz, “Bütün işçilerin, emekçilerin, devrimcilerin 1 Mayıs’ını kutluyorum. Eğer bugün tahliye edilirsem fiili olarak eğer tahliye edilmezsem ruhen yargın 1 Mayıs alanlarında olacağım” demesi salonda alkışlara neden oldu.

Savcılık makamı tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamı yönünde görüşünü açıkladı. Mahkeme heyeti ara kararı açıklamak için ara verdi.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin açıkladığı ara karar şu şekilde:

Tutuklu sanıklar Necdet Kılıç, İbrahim Turgut, Osman Baha Okar ve Semih Aydın’ın tutuklu kaldıkları süre, suç vasıflarının değişme ihtimali göz önüne alınarak tahliyelerine,

Diğer dosyada bulunan tutuklu Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Şeyma Özcan, Gülseren Poyraz, Benay Can ve Umur Suyadal’ın da tahliyesine,
Tutuklu sanıklar Fatih Aydın, Cemal Bozkurt, Ulaş Erdoğan, Özgür Dinçer, Hakan Soytemiz, Tuncay Yılmaz, Hanefi Avcı ve Necdet Öztürk’ün tutukluluk hallerinin devamına,

Diğer dosyada bulunan tutuklu Tamer Taş, Emrol Pamuk, Onur Erkurt, Ağca Kaya, Ersin Sarıçam, Mehmet Güneş, Bayram Akdoğdu, Deniz Küçükpumin, Vedat Yıldız ve Volkan Karakuş’un da tutukluluk halinin devamına,

Maktül Semih Balaban’ın eşi Filiz Zeynep Balaban, annesi Fadime Balaban vekili olarak Avukat Mehmet Kadir Filizler’in müvekkilleri adına katılma talebinin kabulü ile CMK’nın 237 ve diğer maddeleri uyarınca kabulüne,

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı vekilliğine müzekkere yazılarak Nadir Cücük’e ait tüm ifadelerin teşhis tutanaklarının, bilgi ve belgelerinin tasdikli suretlerinin ivedi olarak mahkememize gönderilmesinin istenilmesine, dava açılmış ise müzekkerenin ilgili mahkemeye tevdi ile aynı hususların yerine getirilmesinin istenilmesine,

Silopi Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak 2006/3023 soruşturma sayılı dosyada Muharrem Aydın’a ait tüm ifadelerin teşhis tutanaklarının, bilgi ve belgelerinin tasdikli suretlerinin ivedi olarak mahkememize gönderilmesinin istenmesine, dava açılmış ise müzekkerenin ilgili mahkemeye gönderilmesi ile aynı hususların yerine getirilmesinin istenilmesine,

MİT raporunun dosyadan çıkarılması hususunun incelenip bu husustaki taleplerin değerlendirilmesine,

Sanık Cemal Bozkurt’un duruşmaya getirilmeme yasağının kaldırılması yönündeki sanık müdafiinin talebinin gelecek celse değerlendirilmesine,

Gelecek celse İstanbul Çağlayan Adliyesi’ne taşınılacağından sanık sayısının çokluğu, tarafların çokluğu, bir kısım sanıklar için tensip yapılacak olması, duruşma görüntülü yapılma ihtimali göz önüne alınarak duruşmanın bırakıldığı 7 Ağustos 2012 günü Çağlayan Adliyesi’ndeki büyük salonun mahkememize tahsis edilmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak gönderilmesine,

Günlerin de dolu olması nedeni ile duruşmanın 7 Ağustos 2012 günü saat 11:00’de yapılmasına oy birliğiyle karar verildi.

(soL - İstanbul)