Çocuk hakkı yok ama günü var

Türkiye dörtte birini yoksulluk sınırı altında yaşattığı yaklaşık 25 milyon çocuğunun “Çocuk hakları günü”nü kutladı.

soL (HABER MERKEZİ) Çocuk istismarı olaylarının tırmanışa geçtiği Türkiye'de, "Çocuk Hakları Günü" kutlandı. Yaklaşık 25 milyonluk çocuk nüfusuna sahip Türkiye, 1990 yılında Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalasa da, söz konusu anlaşmanın getirdiği yükümlülükleri fiilen yerine getirmiyor. Türkiye, çocukların ahlak ve gelişimlerine zarar veren işlerde çalışmalarının engellenmesini öngören bir anlaşmanın da imzacısı, ancak, Türkiye'de yüzbinlerce çocuk hâlâ ağır işlerde kaçak olarak çalıştırılıyor.

Türkiye'nin başarısızlık tablosu
Resmi veriler, okul çağındaki her 100 çocuktan 3'ünün okumadığını, okuma hakkından en çok kız çocuklarının mahrum edildiğini gösteriyor. Ekonomik yetersizlikler nedeniyle bir buçuk milyona yakın çocuk, sokaklarda ve elverişsiz işyerlerinde düşük ücretle ve kötü muameleye maruz kalarak çalışırken, 42 bin çocuk sokaklarda yaşıyor, 132 bin çocuk zorla tarım işçiliği yapıyor, yılda 7 bin çocuk taciz ve tecavüze uğruyor.

Okul ve oyun çağını sokaklarda ya da işyerlerinde "ekmek parası kazanmak" için harcayan çocuklardan 6-14 yaş grubu, sırf bu nedenle eğitim hakkından mahrum kalıyor.

Kaçak işçilik nedeniyle çalıştırılan çocuk sayısının da, taciz ve tecavüz vakalarının gizlendiği bilindiğinden bunlara maruz kalan çocuk sayısının da daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

AKP iktidarında durum daha da kötüleşti
Türkiye Çocuk Vakfı, Ekim ayında Dünya Çocuk Günü nedeniyle yayınladığı raporda, AKP hükümetinin altı yıllık iktidarında çocukların durumunun daha da kötüye gittiğini ortaya koymuştu. Raporda, son beş yılda çocukların karıştıkları suçlarda ciddi bir artış gözlemlendiğine, çocuklara yönelik istismar ve hak ihlallerinin yaygınlaştığına yer verilmişti.

Vakfa göre AKP hükümetinin çocuklara yönelik icraatları yetersiz. Çocuklarla ilgili özel yasalar hazırlanmadığı gibi, BM Sözleşmesi'ne rağmen Türkiye Anayasası'nda çocuk hakları da yer almıyor. Sağlık güvencesi sağlanamayan çocuklar bir yandan da Çocuk Esirgeme Kurumu'ndaki yetersizlikler nedeniyle çoğu zaman içlerinde bulundukları olumsuz ortamlara terk ediliyor. Türkiye'de korunmaya muhtaç çocukların ve özürlülerin sayısındaki artışa, hükümet herhangi bir karşılık verebilmiş değil.

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çocuk Hakları için Yurttaş Hareketi Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Polat, Türkiye'nin bu sözleşmeye 1990 yılında imza koyduğunu hatırlatarak, 2007 Dünya Çocuk Hakları Günü'nde Türkiye'yi büyüteç altına aldı. Polat, henüz bir çocuk politikası geliştirmediği ve sadece günlük tedbirlerle durumu idare etmeye çalıştığını söylüyor.

Yasa var ama uygulanmıyor
Çocuk istismarı ile ilgili davalara bakan İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Üyesi Avukat Aşkın Yaşar Topuzoğlu da çocuklara yönelik cinsel, fiziksel ya da duygusal istismarının gün geçtikçe arttığını, var olan yasaların ise uygulanamadığını söylüyor: Topuzoğlu, "İstismarın önlenmesine dair yasalar var ama yasaların uygulanabilmesi için gerekli altyapı, kurum ve kuruluşlar oluşturulmadığı için yasalar kağıt üzerinde kalıyor. Çocuk koruma kanunuyla ilgili tedbirler var, ancak bu tedbirlerin uygulanabilmesi için kurum ve kuruluşların yönlendirilmesi ve kaynak ayrılması gerekir ama bu yapılmıyor. Çocuk koruma kanununun öngördüğü bakım evleri, destek alanları henüz oluşmuş değil" diyor.

Yasa teklifleri çocuk haklarına aykırı
Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez 14 yaşındaki kız çocuğuna cinsel tacizde bulunduğu halde Adli Tıp Kurumu'nun verdiği raporla tahliye edilmişti.

Çocuk hakları için adım atmamakla eleştirilen AKP hükümeti ise çocuk hakları savunucularının tepkisini çeken yasa tasarıları ve değişikliklerle gündeme gelmişti. Hükümetin son olarak ele aldığı yasa teklifi ile evlenme yaşı 15'ten 14'e çekilmesi planlanıyordu. Çocukların istismarına yönelik cezaların hafifletilmesini öngören yasa teklifi, mağdur çocukların tecavüz eden kişiyle evlenmesini teşvik ediyordu. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin hazırlanan yasanın çocukları korumaya yönelik olduğunu savunmasına rağmen değişiklikle birlikte 14 yaşındaki kıza cinsel istismar suçuyla yargılanan Hüseyin Üzmez'in tahliye olmasını sağlıyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Uşak'a yaptığı ziyaret sırasında sarfettiği "En az 3 çocuk doğurun" lafı ile gündeme gelirken, AKP Genel Başkanvekili Edibe Sözen her okula ibadethane açılması, porno izleyenlerin fişlenmesi gibi öneriler içeren Gençleri Koruma Kanunu ile gündeme gelmişti. Erdoğan'ın Diyarbakır gezisinde protesto gösterisine katılan çocuklar polise taş atınca "terör örgütüne üyelik" suçuyla yargılanılmalarının yolu açıldı. Çocuk haklarının en kötü noktada olduğu kentte çocuklar 23 yılla yargılanabilecekler. Yine Bursa'da park halindeki kamyonetten mandalina çalarken yakalanan çocuklar mahkemeye sevkedildi.