CHP çarşafı her derde devaymış!

Çarşaf açılımı, siyasi partilerin ve basının işine çok yaradı. Bayram gündeminde de geniş yer kaplayan çarşaf, her tür ayıbı örtmekte kullanılıyor.

soL (HABER MERKEZİ) "Üye mi değil mi? Evrakları ne zaman tamamlanacak? Çarşaflı ama evlerinde Atatürk resmi asılıymış..." CHP'nin çarşaf açılımının üzerinden birkaç hafta geçse de, geride bıraktığı tartışma, siyasi partilerden medyaya kadar herkesin işine yaradı. Bayram öncesinden itibaren gevşeyen gündemi dolduran çarşaf tartışması yerini karşılıklı atışmalara bıraktı. CHP'nin çarşafı bin ayıp örtüyor.

AKP-CHP el ele nice güzel günlere
Bayram tatilini memleketi Antalya'da geçiren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, dün basın mensuplarına verdiği demeçte, "etnik kökümüz, kökenimiz, inançlarımız farklı olabilir. Ama bu farklılıklar bizim hep birlikte milletçe ve dayanışma içinde olmamıza engel olmamalıdır" dedi. Baykal Antalya'dayken bir grup CHP'li AKP'yi ziyaret ederek bayramlaştı. CHP'nin çarşaflı üyeleri de açılımı da ziyaretin gündemindeydi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Haluk İpek, "güzel bir girişimde bulundu. Tabii tepkiler olacaktır. Göğüslemesini umut ediyoruz. Gelecekte daha iyi olacak her şey" dedi. CHP'liler de bir kez daha "çarşaf ve türbanın siyasi simge olarak kullanılmasına karşıyız" diyerek karşılık verdiler. CHP İzmir milletvekili Abdulrezzak Ertan, "hepimizin ailesinde çarşaf ve türban var. Biz siyasi simge olarak kullanılmasına karşıyız" dedi.

Memnun olan da var olmayan da
CHP'nin çarşaflı açılımına, parti içinden çeşitli yorumlar gelmeye devam ediyor. Bazı CHP'liler çarşaflı üyelerinin olmasını özgürlükler açısından normal ve olumlu karşılarken, bazı üyeler de AKP'yle aynı denizde yüzmenin tehlikelerine dikkat çekiyor.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi Ali Kılıç da, partinin çarşaf açılımını, "Türkiye'nin bir gerçeği var. Doğuda, güneydoğuda insanların büyük bir kısmı bu elbiseyi giyiyor, bu örtüyü örtüyor. Biz altı oka çarşaf giydirmedik. Çarşafa altı oku takıyoruz" diyerek açıkladı. Kılıç, Türkiye'nin en köklü, en devrimci ve üç darbeye göğüs gererek en fazla bedel ödeyen partisinin CHP olduğunu savunarak, partinin 70 milyon vatandaşını kucaklaması gerektiğini, partilerin kişileri kılık kıyafetine göre ayırıp, seçmenini de ona göre belirlemesinin söz konusu olmadığını söyledi.

CHP Samsun Milletvekili Haluk Koç, AKP'nin ABD güdümlü siyasetin taşeronluğu görevini insanların en kutsal alanına, inanç dünyalarına siyasetini sokarak oluşturduğunu savundu. Koç, CHP'nin çarşaf açılımının, AKP tarafından gerçekleştirilemeyen bazı taleplerin CHP üzerinden meşrulaştırılması projesi olduğunu söyledi. Koç, basının da CHP'yi AKP'ye benzetmek için bu projeyi ısrarla desteklediğini ifade ederek, "CHP aracılığıyla dinin ve inançların siyasete alet edilmeye çalışılması, CHP'nin kuruluş felsefesi, ilkeleri ve savunduğu çizgiyle bağdaşmamaktadır" dedi. Din ve inanç sömürüsünü AKP'nin tekelinden kurtarmak için, CHP yöneticilerinin laikliği yeniden tanımlamaya ve yorumlamaya kalkışmalarının çok tehlikeli bir yaklaşım olduğunu belirten Koç, Baykal'ın "çarşaf farklı, türban farklı" açıklamasına yönelik olarak da "çarşafla ilgili benim literatürümde tek bir açılım var. Kurultaylarda, kongrelerde herkesin özgürce seçme hakkını kullanabilmesi için uygulanan çarşaf liste kavramıdır" dedi.

Günay: Bunu kimse yutmaz
AKP'nin CHP'den transferi Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eski partisinin çarşaf açılımına tepki göstererek, CHP'yi samimi olmamakla suçladı. Türkiye'nin Cumhuriyet'le bir hesaplaşması olmadığını belirten Bakan Günay, CHP'nin yıllarca korku senaryoları yazdığını ifade ederek, "Türkiye'de kendileri korku yaratıyorlar, sonra kendi yarattıkları korku üzerinden senaryo yazıyorlar. Ben bu çarşaf açılımını, açılım mıdır dolaşım mıdır kestirebilmiş değilim. Çünkü siz bin tane badireyi geçerek üniversiteye girmeye çalışan öğrencilerin başında başörtüsü var diye buna şiddetle karşı çıkıyorsunuz, bu konuda engeli kaldırmaya çalışan siyasi bir partiyi Anayasa önünde yargılayan bir konuma getiriyor, iddiacı ve davacısı oluyorsunuz. Bu konuda fevkalade yasakçı bir tavır alıyorsunuz. Sonra üç oy alabilmek için yüzünü çarşafla gizlemiş olan insanların yakasına rozet takıyorsunuz. Bunu aklı başında olan hiçbir Türk vatandaşı yutmaz" dedi.

Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonu'nun Almanya'nın Duisburg kentinde yapılan 28. Genel Kurulu'nda katılan eski Kültür Bakanı Fikri Sağlar da, CHP'nin yerel seçimlerdeki varlığının önemli olduğunu, ancak Baykal ve arkadaşlarının CHP'yi kullandığını söyledi. CHP'nin işgal altında olduğunu savunan Sağlar, "seçim öncesinde herkes birşeyler yapıyor. CHP çarşafa sarılıyor, DSP Sarıgül'e sarılıyor. CHP ve DSP içinde bu nedenle kavgalar oluyor" dedi.

Bahçeli: Ilımlı İslam'ın sol ayağı CHP
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çarşaf tartışması sayesinde AKP ve CHP'ye birlikte çatma imkanı buldu. Bahçeli, Büyük Ortadoğu Stratejisi kapsamında ılımlı İslam'ın sağ ayağının AKP olarak belirlendiğini, bu planda sol ayağın CHP olup olmadığını merak ettiklerini söyledi. CHP'nin çarşaf açılımını "çarşaflı sol sosyal demokrat bir siyasi durum" olarak niteleyen Bahçeli, Türkiye'nin bayrama iki gündem maddesiyle girdiğini, bunlardan birinin küresel ekonomik kriz, diğerinin de CHP'nin çarşaf açılımı olduğunu ifade etti.

SP: Türbana da destek isteriz
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, CHP'nin, çarşaflı kadınlara rozet takarak partisine kabul etmekle olumlu bir adım attığını söyledi. Kurtulmuş, Deniz Baykal'ın, tarihi yanılgısının bir tanesini itiraf etmiş olduğunu belirterek kamusal alanda türban meselesine de destek vermekle ikinci tarihi yanılgıyı da ortadan kaldırmasını istedi. "Şu üniversite kapılarından döndürdüğünüz gözü yaşlı, kamusal alana sokmadığınız, 'kamusal alanda sizin işiniz yok' dediğiniz başörtülü kızlarımızın hakkını savunacak mısınız, savunmayacak mısınız?" diye soran Kurtulmuş, "şimdi bu çarşaf açılımı sadece seçim yatırımı değilse, böyle bir samimi adımı CHP'den beklemek hakkımız diye düşünüyorum" dedi.