Cemaatlere kim bilgi sızdırıyor?

Üniversite yerleştirme sonuçlarının açıklanmasından sadece bir buçuk saat sonra binlerce öğrenci cemaatler tarafından "ev veya yurt imkanı" sağlanacağı vaadiyle arandı.

Eğitim alanındaki cemaat örgütlenmesi, yeni öğretim yılının öncesinde yeniden gündeme geldi. Üniversite sınavını kazanan öğrencilerin birkaç saat içinde cemaatler tarafından aranması adayların bilgilerinin cemaatlere sızdırıldığını gündeme getirdi.

TBMM Milli Eğitim Komisyonu Üyesi Muharrem İnce de dün benzer iddialarla 2009- ÖSYS Merkezi Yerleştirme Sonuçları’nın 12 Ağustos 2009 tarihinde açıklandığını, bundan sadece bir buçuk saat sonra binlerce öğrencinin bir cemaat tarafından "ev veya yurt imkanı" sağlanacağı vaadiyle arandığını söyledi. Cemaat tarafından aranan ve bu durumdan rahatsız olan öğrenci ve velilerden şikâyet aldıklarını belirten İnce, "Bu öğrencilerin iletişim bilgileri kimler tarafından tarikat ve cemaatlere verilmektedir?" diye sordu.

"7 yılda yurt kapasitesi sadece 26 bin yatak arttı"
Açık Öğretim Fakültesi dışında 631 bin öğrencinin üniversiteye yerleştiğine Yurtkur’un toplam yurt kapasitesinin ise 214 bin civarında olduğuna işaret eden İnce, devletin yurt kapasitesini çözmek için adım atmamasının cemaat örgütlenmesinin önünü açtığını ifade etti.

AKP’nin üniversite sayısı ve kontenjanlarını büyük sayılarla artırmasına karşın 7 yılda yurt kapasitesinin sadece 26 bin yatak artırıldığına dikkat çeken İnce, " Yurtkur’un internet sitesinin başvuru yoğunluğu nedeniyle çöktüğü, öğrencilerin başvurularını dahi yapamadığı bir dönemde öğrenciler "bilinçli" bir şekilde tarikat ve cemaatlerin kucağına itilmektedir. Hükümet, siyasal çıkar elde etme anlayışından vazgeçmeli ve yurt kapasitesini artırmalı, öğrenci ve öğrenci velilerimizi tedirgin eden telefonları susturmalı, iletişim bilgilerini sızdıranları ortaya çıkarmalıdır" dedi.

Devlet öğrencileri çaresiz bırakmaktan çekinmiyor
İnce’nin gündeme getirdiği bu iddialar yıllardır biliniyor. Üniversite eğitiminin paralı olması gerektiğini açıktan açığa birçok defa dile getirmekten çekinmeyen devlet yetkililerinin, üniversite öğrencilerinin barınma sorunlarını çözmek için adım atmamasında da garipsenecek bir durum yok.

Üniversiteler taşra esnafını kalkındırmanın yolu
Hatta gerek milletvekilleri, gerekse de yerel yöneticiler, taşraya yeni üniversiteler kurmayı kalkınmanın yolu olarak gördüklerini birçok defa dile getirdiler. Yurt olanakları yeterli olmadığından, birçok devlet yurdunun fiziki koşulları oldukça kötü olduğundan, özel yurtların ücretleri de ortalama ev kiralarını önemli ölçüde aştığından dolayı, birçok öğrenci ev kiralamaya yöneliyor. Yani “üniversite sayesinde esnafın, yerli halkın yüzü gülüyor”.

Kapasite dolunca tarikat yurtlarına yönlendiriyorlar
Ev kiralayacak parası olmayan, devlet yurtlarına kabul edecek “Yurt-Kur puanı”nı da toplayamayan öğrenciler ise cemaatlerin yaptığı “cazip teklif”leri değerlendirmek zorunda kalıyor. Cemaat ve tarikatlara bu cazip teklifleri yapabilmeleri için büyük olanak sağlanıyor. Kayıt günlerinde tarikat yurtlarının üniversitelerin içinde stand açmalarına izin verilirken, üniversite yetkilileri kendi kontenjanları dolduğunda öğrencileri bu yurtlara yönlendirmeye başlıyor.

Cemaatler işe dershanelerden başlıyor
Daha organize davranan cemaat ve tarikatlar ise, liselerden ve dershanelerden başlayarak işlerini sağlama alıyorlar. Dershaneler, ücretsiz ve indirimli kurs sağlayacakları öğrencileri belirledikleri “Seviye Tespit” sınavlarında üstün başarı gösteren öğrencileri kendilerine bağlamak için burs bağlıyorlar. Bu öğrenciler sınavda derece yaptıklarında gazetelere, reklam panolarına, otobüslere verdikleri boy boy reklamlarla birçok müşteriyi garanti etmiş oluyorlar.

Bu öğrencilere, tercih aşamasında da “ücretsiz danışmanlık hizmeti” sunuluyor, böylece cemaatin ihtiyaç duyduğu okul ve bölümlerde kadrolaşması sağlanıyor.

(soL - Haber Merkezi)