soL (HABER MERKEZİ) Tutuklu olduğu Metris Cezaevi'nde işkence ve kötü muamele sonucu ölen Engin Çeber'in, karakol ve cezaevinin güvenlik kameralarına yansıyan son görüntüleri basına yansıdı. Daha önce fotoğraf kareleri olarak basına yansıyan görüntülerde kimi önemli ayrıntılar ortaya çıkmıştı. Bu fotoğrafların yanı sıra Çeber'in hastaneye kaldırıldığı günün görüntülerinin de yer aldığı üç buçuk dakikalık görüntülerde, Çeber'in koğuştan karga tulumba çıkarıldığı görülüyor.
Metris'te işkenceden ölen Çeber'e ait son görüntüler Çeber'in avukatlarına verildi. Bu görüntülerde Çeber, sivil kıyafetli kişiler tarafından odadan odaya taşınıyor, bir süre yerde bekletiliyor ve daha sonra ambulans ile hastaneye gönderiliyor.
Çeber'in hastaneye götürüldüğü 7 Ekim sabahına ve ilk gözaltına alındığı 29 Eylül akşamına ait kimi fotoğraf kareleri daha önce basına yansımıştı. Bu fotoğrafların üzerinde savcya ait kimi notlar dikkat çekiyordu. İşkencenin kanıtı niteliğindeki bu fotoğrafların üzerine, Çeber'in kamera bulunmayan bir odaya alındığı ve bu odaya elinde cop olan polislerin girdiği bilgisi not edilmişti. Dün basına yansıyan görüntüler de bu fotoğraf karelerini tamamlar nitelikte.
"Her aşaması işkence"
28 Eylül 2008'de Yürüyüş Dergisi dağıtırken gözaltına alınan Engin Çeber, kaldırıldığı Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma hastanesinde 10 Ekim'de yaşamını yitirmişti. Çeber'in ölümünün ardından işkence tartışılmaya başlanmıştı. Adalet Bakanlığı, Sarıyer Karakolu ve Metris Cezaevi, ilk günlerde işkence iddialarını reddetmişti. Adli tıp raporlarının ve Çeber ile arkadaşlarının ifadelerinin oraya çıkmasının ardından kurumlar birbirlerini suçlamaya başladı. Karakolda görevli polisler Çeber'e cezaevinde işkence yapılmış olabileceğini iddia ederken cezaevi yetkilileri, Çeber'e cezaevine gelmeden önce işkence yapıldığını öne sürdüler. İşkence olayının iyice ayyuka çıkmasının ardından Adale Bakanı Şahin, Çeber'in ailesi ve arkadaşlarından özür dilemek sorunda kaldı.
Bu süreçte yapılan sağlık kontrolleri ve Adli Tıp Kurumunun hazırladığı rapor Engin Çeber ve üç arkadaşına her iki kurumda da işkence yapıldığını ortaya koydu. Çeber ve arkadaşlarının ifadelerinde ise dah gözaltı işlemi başlamadan işkencenin başladığı, gözaltı sürecinin de hukuksuz bir şekilde yapıldığı iddia edildi.
Duruşma Pazartesi
Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dördüncü duruşması pazartesi günü görülecek. 3. duruşması 15 Nisan'da yapılan davada 6'sı tutuklu olmak üzere toplam 60 kişi yargılanıyor. Yargılananlar arasında bir hapishane müdürü ve bir de doktor yer alıyor. 21 Nisan'da başlayan davada yaklaşık 800 avukat müdahillik başvurusunda bulunurken bir çok uluslar arası kurumun temsilcisi de hazır bulundu.
"İşkenceci katiler cezalandırılsın"
Halk Cephesi, davanın dördüncü duruşması öncesinde bir çağrı metni yayınladı. İktidarın ilk kez işkenceyi kabullenmek zorunda kaldığı bu davada, "AKP İktidarının cesaretlendirdiği işkenceciler, tacizlerini mahkeme salonlarında da sürdürme pervasızlığını gösteriyorlar" denildi. Tüm işkence karşıtlarının 8 Haziran Pazartesi günü saat 10.00'da Bakırköy Adliyesi'nin önüne çağrıldığı metinde "İşkenceye, işkencecileri koruma politikalarına karşıyım diyen tüm kişi ve kurumları mahkemeye, işkencecilerden hesap sormaya, iktidarın işkencecileri koruma politikalarına dur demeye, adalet istemeye davet ediyoruz" denildi.