Bilkent’te “Yerel seçimlerde sol” tartışıldı

Bilkent üniversitesinde öğrencilerle buluşan TKP ve ÖDP temsilcileri yerel seçimlerde nasıl bir polika izleyeceklerini tartıştılar. Toplantıda “Biz Varız Deklarasyonu” ilişkinde değerlendirmelerde bulunuldu.

soL (ANKARA) Bilkent Üniversitesi Sosyalist Düşünce Topluluğu (SDT) tarafından düzenlenen 'Yerel Seçimlerde Sol' başlıklı panele Türkiye Komünist Partisi MK Üyesi Metin Uçak ve Özgürlük ve Dayanışma Partisi Genel Başkan Yardımcısı Önder İşleyen konuşmacı olarak katıldılar. Öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği panelde solun genel olarak seçimlere bakışı ve yerel yönetimler tartışıldı.

SDT adına yapılan açılış konuşmasından sonra sözü alan İşleyen, bugün ülkede sosyalistlerin konuşmalarının diyalogdan ziyade monologa döndüğünü ve kendi ufkunu da karartan tartışmalara girdiklerini belirterek, solun ilk ihtiyacının birbirini dinleyerek konuşmak olduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Ülkenin bugün her şeyden çok sosyalizme ihtiyaç duyduğunu belirten İşleyen sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugün en başta sol kendi içindeki rekabeti ve hegemonya savaşını bitirmelidir. Solun büyük bir kısmını yanına çeken ve aslında AKP'den farkı olmayan CHP, tasfiye sürecinde olan bir cumhuriyeti savunmaktadır. Halbuki düzen güçlerine yaslanmadan siyaset yapılması gerekmektedir. Emekçinin, yoksulun devrimcilere ihtiyacı vardır ve bu dönemde emek eksenli mücadelenin ve yerel yönetim programının savunulması zorunludur." Artvin Hopa'da aldıkları belediye başkanlığı döneminde istediklerini yapamadıklarını ve özeleştirilerini verdiklerini söyleyen İşleyen, bu seçim döneminde de 'Söz, Yetki, Karar, İktidar Halka' hedefiyle mücadele edeceklerini ve halkın kent yönetimine doğrudan katılımını amaçlayan, neo-liberal politikaları karşısına alan kamucu ve sosyal bir belediyecilik çizgisini sürdüreceklerini belirtti.

"Düzen partileri projecilikte tekleşti"

İşleyen'in ardından sözü alan Metin Uçak, bugün kentsel dönüşüm adı altında yapılan 'projeci' belediyeciliğin aslında yerel kaynakların peşkeş çekilmesi olduğunu ve düzen partilerinin bu konularda tekleştiklerini söyleyerek sözlerine başladı. Solun projeci belediyecilik yapamayacağı ve halka gündelik vaatlerde bulunamayacağını söyleyen Uçak sözlerini şöyle sürdürdü: "Genel olarak kentler kurulurken, sınıf savaşımının sonucunda, sermaye birikiminin devamı için gerekli altyapı hizmetlerinin sağlanması için belediyeler kurulmuştur. Ancak bugün kentsel rantlar bir sermaye birikimi olarak önümüzde durmaktadır. Belediye hizmetlerinin tümü paralılaşmış ve yoksullar kent merkezinden kovularak şehir dışına itilmiş, gettolaştırılmıştır. Bu nedenle TKP seçimlere saltanat düşkünlerini, işbirlikçileri 'Durdurun' sloganıyla girecek ve adaylara değil, sosyalizme ve mücadeleye oy isteyecektir. TKP'nin seçimlere bakışı budur" Sol hareketin daha katılımcı bir belediyecilik anlayışı ve mücadele perspektifi oluşturmasını, ki zaten bunların solun değerlerine içkin olduğunu belirten Uçak, solun "tek şehirde sosyalizm" tehlikesine de düşmemesi ve bu mücadelenin tüm ülke sathına yayılması gerektiğini vurguladı.

Sol ortaklaşabildi mi?
Panelde solda birleşme ve "Biz Varız Deklarasyonu" konularına da değinildi. İşleyen bu konuda Türkiye'nin her yerinde ortaklaşma çabalarının olduğunu, ancak belli yerlerdeki dayatmalar nedeniyle merkezi bir birleşmenin mümkün olamadığını, ama birçok bölgede ÖDP, TKP, EMEP gibi partilerin ortak aday çıkarabildiklerini belirterek, devrimcilerin halkın taleplerine sahip çıkmaları ve bu nedenle bu ortaklaşmanın daha geniş bir alana yayılması gerektiğini vurguladı. Metin Uçak ise TKP'nin kırka yakın bölgede ÖDP ve EMEP'in adayını desteklediğini, birçok yerde de bu partilerin kendilerine oy vereceklerini ve birkaç yerde de DTP'nin solcu ve kamucu adaylarını desteklediklerini belirterek şunları söyledi: "Ancak bazı yerlerde AB'ci, özelleştirmeci adaylar ortak aday olarak karşımıza çıkarılıyor. Bugün solun ilkelerine sahip çıkan TKP, bu ilkelere ters düşen aday ve partileri hiçbir yerde hiçbir koşulda destekleyemez. Bu ilkeler çerçevesinde birleşmeye ise her zaman hazırız ve bunun için de her türlü çabayı aday belirleme sürecinde gösterdik." Burjuva siyasetinin insanları nesne olarak gördüğünü, aday çıkarıp 'Bu adam sizin için çalışacak, buna oy verin' demekten başka bir şey yapmadığını belirterek sözlerini sürdüren Uçak, sosyalistlerin ise bunu yapamayacağını, insanı siyasetin öznesi olarak görmesi ve "gel, beraber yönetelim" demesi gerektiğini söyledi.

Soru cevap kısmında Bilkentli öğrencilerin sorularını cevaplayan İşleyen ve Uçak'ın, yerel seçimler döneminde olduğu kadar, her dönemde sosyalizm mücadelesinin yükseltilmesi ve bunun için de solun eski deneyimlerinin üzerine yeni deneyimler kazanılması gerektiğini vurgulamalarının ardından panel sona erdi.