Baykal bunu hep yapıyor

CHP lideri Deniz Baykal'ın seçim öncesi gündeme getirdiği "çarşaf açılımı"nın yol açtığı tartışmalarda, bir ayrıntı gözden kaçırılıyor: Baykal benzer açılımları her seçim öncesi gündeme getiriyor.

soL (HABER MERKEZİ) Deniz Baykal'ın çarşaflı kadınlara parti rozeti takmasıyla gündeme gelen "çarşaf açılımı", son günlerin en çok tartışılan konularından. Baykal'ın "açılımını" savunmak için sarfettiği "türban ve çarşafın Anadolu geleneği olduğu" sözleri dinci basında takdir görürken, CHP'liler arasında da tartışmalara neden oldu. Baykal'ın ve CHP'nin seçim öncesi bu tür açılımlar sergilemesi, aslında hiç de yeni değil.

Başörtüsü dağıtmıştı
22 Temmuz seçimleri öncesinde, Baykal, yine "türbanla barışma" eğilimi göstermişti. CHP'liler, seçim afişlerinde ve seçim otobüslerinde, yerel çalışmalar yürütürken türbanlı kadınların bulunduğu kareler ön plana çıkarılmış, birçok ilde başörtüsü dağıtılmıştı. Örneğin CHP Kadın Kolları üyesi kadınlar Yozgat Organize Sanayi Bölgesi'nde, çoğunluğu tekstil çalışanı olan kadınlara başörtüsü dağıtmış ve bunu "CHP'nin başörtüsüne karşı gibi gösterilmesine karşı" yaptıklarını açıklamışlardı.

Baykal, 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde de Milliyet gazetesine verdiği röportajda, "Türbanlı kadınlardan da oy istiyorum. Dar bir anlayış içinde değilim. Bütün Türkiye`yi kucaklamaya çalışıyorum" demişti.

Erbakan iyi milli görüşçü, Fethullah geri dönsün
Baykal, zaman zaman Türkiye'de dinci ya da gerici olarak tanımlanan siyasetçileri "kucaklayan" açılımları ile de gündeme gelmişti. 2008'in Nisan ayında gerçekleşen CHP'nin 32. Olağan Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, Tayyip Erdoğan ve Necmettin Erbakan arasında ayrım yaparak, Erbakan'ı övmüştü. Konuşmasında "Laiklik, İslamiyetin yanında güzel, İslamiyet laiklikle birlikte çok güzel" diyen Baykal, milli görüşçülüğe olan sempatisini de "Hiç kuşku yok ki Erbakan milli görüşçüdür, Tayyip Erdoğan işbirlikçidir. Bu, Türkiye'deki milli görüş çizgisinden çok temel bir kırılmadır" sözleriyle ifade etmişti. Baykal Abdullah Gül'ün Erbakan'ın "kayıp trilyon" davasından aldığı cezayı affetmesini de "memnuniyetle" karşılamıştı.

Baykal, bugünlerde "çarşaf açılımı"ndan övgüyle söz eden Fethullah Gülen'in Türkiye'ye dönmesi hakkında ne düşündüğü sorulduğunda, "Ben Türk vatandaşının istediği zaman ülkesine gelip yaşama hakkı olduğunu düşünürüm. Hiç kimseye "Ben senden hoşlanmıyorum, sen Türkiye'ye gelme" deme hakkımız olabilir mi? Her Türk vatandaşı Türkiye'de yaşama hakkına sahiptir. Kimseyi yurtdışına sürgün etmeyi doğal saymam" cevabını vererek Gülen'in dönmesine yeşil ışık yakmıştı.

"Erdoğan açılımı" da yapmıştı
Deniz Baykal gericilik karşıtlığında olduğu kadar AKP karşıtlığında da tutarsız açılımların sahibi. Bilindiği gibi Tayyip Erdoğan'ın 2002 seçimlerinde siyasi yasaklı olması nedeniyle milletvekili seçilememesi ve dolayısıyla Başbakan olamaması sorunu Deniz Baykal ve CHP sayesinde çözülmüştü. Seçimler sonrası Erdoğan'ın siyasi yasağının kalkmasını sağlayacak olan anayasa değişikliğine CHP destek vermiş ve iptal edilen Siirt seçiminin tekrarlanması sonucu Tayyip Erdoğan'ın ara seçimlerde Siirt'ten adaylığını koyarak milletvekili seçilmesi sürecindeki hukuksuzluklara muhalefet partisi olarak tepki göstermemişti.