Balbay: Mesleki müebbetimi aldım

İkinci "Ergenekon" davasının tutuklu sanığı Mustafa Balbay, iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığını söyleyerek, "Mesleki müebbetimi, makam olarak ilk cezamı aldım. Artık Cumhuriyet Gazetesinin Ankara Temsilcisi değilim" dedi.

Mustafa balbay Cumhuriyet gazetesinin Ankara temsilciliğinden alınması ile ilgili ilk kez bir değerlendirme yaptı. Gazeteci olarak topluma karşı görevini yaptığını ifade eden Balbay, "Sizler beni iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılıyorsunuz. Ben gazeteciyim diyorum. Bu yasa maddeleri bize uygulanmayacaksa biz başka yasanın çocukları mıyız?. Vicdan, kanaat bize uygulanmayacaksa biz başka tanrının çocukları mıyız?" diye konuştu. Balbay, "İki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanıyorum, ama ilk mesleki müebbetimi, makam olarak ilk cezamı aldım. Artık Cumhuriyet gazetesinin Ankara Temsilcisi değilim. Bunun böyle bitmesini istemezdim. Hiç kimse makamlara zamkla yapışmış değil, ama bu şekilde bitmesini istemezdim. Ben gazeteciliğin en önemli makamının muhabirlik olduğunu, kalem olduğunu düşünüyorum. Kalemimi gücümün yettiğince kullanacağım" dedi.

"Dijital veriler delil olarak kullanılamaz"
Balbay, dijital verilerin delil olarak değerlendirmenin Ceza Muhakemesi Kanunu'nda hükme bağlandığını anlatarak, "Balbay'ın günlükleri" olarak bilinen dijital verilerin hukuki delil olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi. Balbay, "Sekiz yıllık notlarım özel olarak bir araya getirilip, art arda oluşturulup günlükler şeklinde yapılmış. Bu notlar sizin önünüze gelirken de değiştirilmiş" dedi.

Bu notların kendisine ait konuşmaların yüzde 1'ini bile oluşturmadığını belirten Balbay, bu kişilerin hayatta olduğunu, yaptığı görüşmelerin de sadece 4'ünün baş başa olduğunu, diğer görüşmelerin heyetle ve kişilerin makamlarında gerçekleştiğini kaydetti.

Şu anda Türkiye'de ciddi bir iç barış tehdidi olduğunu söyleyen Balbay, Ahmet Türk'e yapılan saldırının kabul edilemez ve iç barışa vurulan bir darbe olduğunu belirtti. Balbay, "Ahmet Türk'ün burnu kanadı tüm Türkiye etkilendi. Bu ülkede hiç kimsenin burnu kamasın diye kalemimi kullandım yıllarca. Bu saldırıyı onaylamıyorum ve Türk'e geçmiş olsun diyorum, ama başkan ve sayın üyeler, burada bir iç kanama var. Yaptığımız görevlerin suç olarak önümüze konulması kahreden bir iç kanamadır. Bu aynı zamanda bize değer verenlerin de içini kanatmaktadır" dedi.
(soL - Haber Merkezi)