AKP Danıştay'ın kararını takacak mı?

YÖK’ün üniversiteye girişte imam hatip mezunlarına farklı katsayı uygulanmasını önleyen kararını, Danıştay “oy birliğiyle” durdurdu. Danıştay kararlarını görmezden gelen AKP’nin bu kararı dikkate alması beklenmiyor.

Danıştay, Yükseköğretim Genel Kurulu’nun (YÖK) tartışmalı adımını “durdurma” kararı aldı. İstanbul Barosu Başkanlığı’nın, YÖK’ün yükseköğretime girişte katsayı puanı uygulamasının kaldırılmasına ilişkin 21 Temmuz 2009 tarihli kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştay'da açtığı dava sonuçlandı. Danıştay 8. Dairesi, YÖK'ün, üniversiteye girişte katsayı farkını kaldıran kararının yürütmesini oy birliği ile durdurdu.

Danıştay kararının gerekçesinde, “herkese eşit bir katsayı uygulamasıyla, farklı hukuki statüdeki öğrencilerin aynı konumda değerlendirilmesi sonucu anayasal eşitlik kuralı ile çelişkili bir durum yaratıldığı, bu uygulamanın, hukuksal statüsü farklı olanları eşit koşullara tabi kılarak hak kaybı ve ihlaline sebep olacağı” belirtildi.

YÖK’ün, düz liseler ile aralarında imam hatip liselerinin de bulunduğu meslek liseleri arasında üniversiteye girişte katsayı farkının sürmesi anlamına gelen karara itiraz hakkı bulunduğu belirtilirken, her koşulda, AKP hükümetinin Danıştay kararları konusundaki genel tutumu, bu kararın olası etkilerinin sınırlarına işaret ediyor. Zira, başta özelleştirmeler olmak üzere, hükümetin hukuk dışı uygulamalarını durdurmak yönünde verilen onlarca Danıştay kararı, AKP hükümeti tarafından görmezden gelinerek işletilmiyor.

YÖK, karara itiraz edecek
Konuyla ilgili basına görüş açıklayan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Danıştay'ın kararına itiraz edeceklerini söyledi. YÖK'ün itirazı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından görüşecek.

Özcan, “Biz de internetten öğrendik. Öğrenciler kesinlikle kötü bir durumla karşılaşacaklarını düşünmesinler. En adaletlisi ne ise o uygulanacak. Kurullarımız toplanacak, hazırlıklardan sonra sizi haberdar edeceğiz” dedi. Özcan’ın açıklaması da Danıştay kararının kağıt üzerinde kalacağının göstergesi olarak yorumlandı.

Kararın gerekçesinden satır başları
Danıştay’ın oy birliği ile aldığı kararın gerekçesinde, davaya konu olan YÖK kararının, “eğitim sisteminin örgütleniş biçimindeki bütünlüğü bozacak nitelik taşıdığı ve bu kararla uygulamada karşılaşılan sorunların giderilmesi amacının dışına çıkıldığının görüldüğü” belirtildi.

Ayrıca, “bu durumda, dava konusu kararın 3, 4. ve 5. maddelerinin, dayanağı yasa hükümlerine aykırı olduğu gibi, eğitim sisteminin, hukuka uygun oldukları istikrar kazanmış yargı kararları ile de ortaya konulmuş olan amaç ve ilkelerine, hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığı” vurgulanarak “dava konusu kararın uygulanması halinde telafisi güç ve imkansız zararlar oluşacağının açık olduğu” ifade edildi.

“Meslek liseleri ara insan gücü yetiştirmek için”
“Eğitim ve öğretim hakkının herkese fırsat ve imkan eşitliği dahilinde sunulabilmesi için ilgi, yetenek ve eğilimleri farklı olan bireylerin bu özelliklerine en uygun eğitim kurumlarına yönlendirilmesi amaçlanmıştır.” denilen Danıştay kararında ayrıca, “Yasada, ortaöğretim kurumlarının, öğrencileri yükseköğretime veya hem mesleğe hem de yükseköğretime hazırlayacağı kuralına yer verilmekle bu farklılaşmanın ilgilisine yönelik sonuçları ortaya konulmuştur. Böylece kuruluş amaçları doğrultusunda oluşturulan eğitim-öğretim programları ile genel liseler yükseköğretime, meslek liseleri hem mesleğe hem de yükseköğretime hazırlayan öğretim kurumları olarak eğitim sistemimizde yerini almış bulunmaktadır” görüşü dile getirildi.

"Yükseköğretimin ortaöğretimde seçilen alana uygun olması gerekir"
“Öğrencilerin eğitimlerinin son basamağını oluşturan yükseköğretimden yararlanma hakkını elde ettiklerinde seçecekleri yükseköğretim kurumunun da sistemin bütünlüğü ve devamlılığını bozmayacak şekilde ortaöğretimde seçtikleri alana uygun olması gerekliliğinin yasanın öngörüsü” olduğunun altının çizildiği Danıştay kararında, “sistem, öğrencilerin kendilerine en uygun eğitim öğretim kurumundan yararlanması amacıyla kendi içinde her türlü çözümü üretmektedir.” Denilerek, şöyle devam edildi
“Bu nedenle, ortaöğretim kurumlarının belirlenen niteliği ve bu kurumlardan yararlanma hakkının kullanımı için öngörülen düzenleme ile ulaşılan sonuçta ilgililerin hukuksal statüleri birbirinden farklı olmaktadır. Bir başka anlatımla, fırsat ve imkan eşitliğinin ruhuna ve amacına uygun olarak yönlendirme suretiyle kademelerden geçerek verilen haklardan eşit olarak yararlandırılmış olan bireylerin, bu eğitim kurumları içinde seçtikleri okul ve alan nedeniyle elde ettikleri hukuksal statünün farklı olması da kaçınılmazdır.”

“Katsayı uygulaması hukuka aykırı değil”
Davalı YÖK'ün, “mesleki ve teknik liselerden mezun olan öğrencilerin yükseköğretime yerleştirilememe kaygılarının azaltılması ve mesleki ve teknik liseleri tercih edilebilir hale getirme amacıyla bu kararın alındığını” ileri sürdüğü belirtilen kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Kendi alanında bir yükseköğretime yönelen mesleki ve teknik lise mezunlarına önceki uygulama ile ek puan verildiğinden, katsayı uygulaması bakımından giderilmesi gereken bir hukuka aykırılıktan söz etme olanağı bulunmamaktadır. Meslek liselerinin kuruluş amacı ve milli eğitim sisteminin örgütleniş ve işleyiş şekli dikkate alındığında bu okullarda verilen eğitimin öncelikli hedefi, ilgilileri bir meslek sahibi yapmaya yönelik olup, devam etmek istedikleri yükseköğretim kurumlarının da yöneldikleri eğitime uygun olması gerekmektedir. Bu nedenle mesleki eğitimin özendirilmesi ile katsayı uygulamasının kaldırılması arasında mutlak anlamda bir sebep sonuç ilişkisinin varlığından söz edilmesi mümkün değildir. Mesleki ve teknik eğitimin özendirilmesinin, eğitim kalitesinin arttırılmasına, ülkenin istihdam politikasına, ekonomik, sosyal ve kültürel beklentilerine göre bu okullardaki eğitimin yeniden yapılandırılması gibi başka kriterlerle sağlanabileceği açıktır. Kaldı ki kendi alanında bir yükseköğretime yönelen mesleki ve teknik lise mezunlarına öğretimlerine devam etmelerini kolaylaştıran ek puan uygulamasından başka uygulamalar da mevcuttur. 2547 sayılı Yasanın 45. maddesiyle meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş hakkı verilmesi de bu amaca yöneliktir.”

(soL-Haber Merkezi)