soL (HABER MERKEZİ) CNN, AKP ile ülkenin laik kuruluş geleneğinden gelen AKP karşıtları arasında bir süredir yükselen keskin bir siyasi gerilimin dava ile tırmandığını belirtti. "Kendisini eleştirenleri, seçimle elde ettikleri meşru iktidarı inkar etmekle suçlayan AKP, Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne sokacak olan politikaları izlemek için çalıştığını vurguluyor" denilen haberde "Türkiye'nin ekonomisi AKP iktidarı döneminde refaha ulaştı ve Türkiye İran, Irak, ABD ve İsrail gibi çok sayıda ülke ile iyi ilişkiler geliştirdi" sözlerine yer verildi.
"Kılpayı farkla"
Spiegel, "Ülkenin en yüksek mahkemesi, kılpayı farkla AKP'yi kapatmama kararı verdi" dedi. Kararı geçici bir af ya da bir erteleme şeklinde yorumlayan gazete, mahkemeden çıkan oy kompozisyonunun AKP'ye önemli bir uyarı içerdiğini ifade etti. Gazete ayrıca, henüz büyük bir bombalı saldırının mağduru olan ülkede davadan böyle bir karar çıkmasının olası bir siyasi krizi engellediğini ve ülkenin imajını kurtardığını savundu.
Spiegel de, "sosyal bakımdan tutucu olan AKP'nin Batı'nın siyasi ve ekonomik sistemine entegre olduğu ve çok sayıda reform gerçekleştirdiği" yorumuna yer verdi ve bu kombinasyonun son seçimdeki %47 oy ile başarısını kanıtladığını belirtti.
"Piyasaların endişesi sona erdi"
Financial Times ise haberi "Aylarca süren ve Türkiye'nin finansal piyasalarını endişeye sürükleyen siyasi belirsizlik sona erdi" sözleriyle verdi.
"İlk kez çoğunluktaki bir iktidar partisine dava açıldı"
BBC, "Türkiye'nin iktidar partisi kapatılmaktan kurtuldu" dedi ve 1960'lardan bu yana çoğu İslamcı ya da Kürt yanlısı 20'den fazla partinin kapatıldığını, ancak ilk kez parlamentoda çoğunluğu oluşturan bir iktidar partisine karşı dava açıldığını söyledi. Haşim Kılıç'ın, verdikleri kararın AKP'ye ciddi bir uyarı niteliğinde olduğu sözleri vurgulanırken, davanın İslamcı kökenleri olan AKP ile laik seçkinler arasında gerçekleşen bir taraflaşma sürecini izlediği hatırlatıldı.
"AKP'nin akıbeti neden bu kadar önemliydi?"
İngiliz Guardian gazetesinde Robert Tait'in, davayı hazırlayan sürece dair yorumlarına yer verdiği kapsamlı bir yazısı yayımlandı. "AKP'nin akıbeti neden bu kadar önemliydi?" sorusunu yanıtlayan Tait, bir önceki dönemdeki 5 yıllık iktidarı ile Türkiye'ye ekonomik refah ve siyasi istikrar getirdiği şeklinde bir kanıyı yaygınlaştıran AKP'nin, geçen Temmuz'da büyük bir oy oranıyla yeniden seçilmiş olduğunu hatırlattı.
2015'te olası bir AB üyeliği sözü almalarını sağlayan reformlara öncülük eden AKP'nin, ekonomide izlediği liberal politikalarla ve ABD'nin diğer Ortadoğu ülkelerine örnek olarak sunacağı ılımlı ve batıcı bir İslam demokrasisi modeli çizmesiyle büyük devletlerin desteğini aldığına dikkat çekti.
"AKP, Orta Anadolu'dan çıkardığı tutucu sermayeyi zenginleştirdi"
Tait, dava sürecini ise şöyle aktardı: "Başsavcı Yalçınkaya, AKP'nin ülkenin katı laik sisteminin yerine şeriat kanunlarını koymak istediği kanısındaydı. Nüfusun ezici çoğunluğunun Müslüman olduğu Türkiye'de kurucu Atatürk'ün öngördüğü üzere ülkenin modernleşmesi ve gelişmesi için laiklik önkoşuldu ve din, ikinci plana atılmıştı. Sıklıkla ordu, yargı ve bürokraside yoğunlaştığı söylenen laik devlet geleneği, dengeyi bozma eğilimlindeki AKP'ye başından beri karşıydı. Ancak AKP, özellikle Orta Anadolu'dan çıkardığı tutucu sermaye sınıflarını zenginleştirerek arkasına almayı bildi.
"AKP laikliğe karşı olduğu ve İslam devleti amaçladığı suçlamalarını defalarca inkar etti. Hatta 'Atatürk'ün gerçek mirasçısı biziz, onun öngördüğü batılılaşma atılımlarını biz gerçekleştiriyoruz' mesajını verdi. Ve savcının davasını 'laik elitlere' yaslanan bir 'yargı darbesi' olarak niteledi. AKP'nin en büyük argümanlarından biri de laikliğin yalnızca devlet için geçerli olduğu, bireyin yaşantısına karışamayacağı idi."
"İstikrarsızlık hedef değiştirerek sürer"
Karar ile tartışmaların sonlanmayacağını belirten Tait, Türkiye'de daha derin temelleri olan istikrarsızlığın süreceğini, ancak bundan sonra "Ultra-laik komplocular olarak lanse edilen" ve AKP'ye darbe hazırlığı içinde oldukları söylenen Ergenekon ile ilgili davaya yöneleceğini söyledi.