4+4+4 eleştirileri haklı çıktı: Düzenleme yüzünden 136 bin öğrenci okulu bıraktı!

4+4+4 sistemi ile birlikte hayata geçirilen, ortaokulun ardından öğrencilerin açık liseye geçerek eğitime devam etmesini sağlayan düzenleme nedeniyle 2012-2013 eğitim-öğretim yılının birinci döneminde toplam 136 bin 115 öğrenci örgün eğitimden ayrılarak okulu bıraktı.

Cumhuriyet'in haberine göre, kesintili eğitim sistemine geçişle birilikte 4+4+4 olarak kademelendirilen eğitim sisteminde kız çocuklarının okullardan alınarak evlere kapatılacağına yönelik endişeler haklı çıktı. 2012-2013 eğitim-öğretim yılıyla birlikte uygulanmaya başlanan sistem kapsamında ortaokulun ardından öğrencilere açık öğretim kapsamında da eğitime devam etme imkânı verilmesi nedeniyle toplam 136 bin 115 öğrenci okulu bıraktı.

MHP Ankara Milletvekili Zuhal Topcu’nun konu hakkındaki soru önergesini yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2012-2013 eğitim-öğretim yılının birinci döneminde ortaokuldan sonra örgün eğitimi bırakan öğrencilerin sayısını 136 bin 115 olarak açıkladı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre birinci dönemde örgün eğitime devam ederken 9. sınıfı bırakarak açık liseye kayıt olan öğrencilerin sayısı 95 bin 561, 10. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı 21 bin 639, 11. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı 13 bin 737 ve 12. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı ise 5 bin 178 olarak belirlendi.

ÖNDER istemişti
4+4+4 düzenlemesine göre 8. sınıftan sonra ortaokulu bitiren öğrenciler 12 yıllık zorunlu eğitimin son 4 yılını örgün eğitim yerine yaygın eğitim aracılığıyla da tamamlayabiliyor. Bu durum kız öğrencilerin örgün eğitime devam etmeme nedenleri olan “karma eğitim”, “yatılı okul” ve “türban yasağı”na "çözüm" olarak sunuluyordu.

İmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği (ÖNDER), kesintili eğitim düzenlemesinin TBMM Milli Eğitim Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında komisyona sunduğu raporda "kız öğrencilerin İslam inancına göre mükellefiyet çağına girişi" esas alınarak eğitim programının düzenlenmesini önermişti. Raporda, özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde farz, gelenek, inanç ve vicdani yönelik dolayısıyla İslam inancına göre mükellefiyet çağındaki kız çocuklarının yatılı okullara karma ortama ve zorunlu eğitim dayatması dolayısıyla örgün ortama katılmasının engellendiği savunulmuştu. ÖNDER’in önerisinde bu kapsamda örgün eğitimin yanı sıra yaygın eğitime geçişin sağlanması talep edilmişti.