2008'de yıkım ekipleri işbaşındaydı

2008&#039de siyasetin gerilimi önce yargıya sonra da düellolara taştı. Türban, Ergenekon ve kapatma davası, safları netleştirdi. İnsan yaşamı ucuzlarken hayat gitgide pahalandı. AKP tahribatı 6. yılını doldurdu. İşte 365 günün öyküsü.

soL (HABER MERKEZİ) 2008, T&uumlrkiye'nin hemen her sabah yepyeni g&uumlndemlere uyandığı bir yıl oldu. Siyasetin gerilimi &oumlnce yargıya, daha sonra da TV ekranındaki d&uumlellolara taştı. AKP'nin birbiri ardına patlayan yolsuzluk davalarına diğer gerici kesimlerin &oumlznesi olduğu skandallar eklendi. İş cinayetleri rutin bir olay haline gelirken sosyal g&uumlvenlik başta olmak &uumlzere temel yurttaşlık haklarının gaspına devam edildi. T&uumlm bunlar, gittik&ccedile sıradanlaşan cinnet vakaları ile toplumda karşılığını buldu.

T&uumlrban Davası
2008, t&uumlrban tartışması ile a&ccedilıldı. Başbakan Tayyip Erdoğan, 15 Ocak'ta İspanya'da t&uumlrban ile ilgili bir soruyu, '''Ben bunu dinimin gereği olarak takıyorum' diyor. Velev ki, bir siyasi simge olarak taktığını d&uumlş&uumln&uumln. Bir siyasi simge olarak takmayı da su&ccedil kabul edebilir misiniz?'' s&oumlzleri ile yanıtladı.

2007 g&uumlz&uumlnde hazırlıklarına başlanan ve AKP-MHP mutabakatıyla hazırlanan &quotbaş&oumlrt&uumls&uuml i&ccedilin anayasa değişikliği&quot, bu a&ccedilıklamadan kısa s&uumlre sonra Meclis'e getirildi. &quotKimse, kanunda a&ccedilık&ccedila yazılı olmayan hi&ccedilbir sebeple eğitim ve &oumlğrenim hakkından yoksun bırakılamaz&quot gerek&ccedilesi ile &uumlniversitelere t&uumlrban serbestisi getirmeyi &oumlng&oumlren kanun, bu iki partinin yanı sıra DTP'nin de desteği ile 10 Şubat'ta kabul edildi. Cumhurbaşkanı Abdullah G&uumll'&uumln kanunu onaylamasının ardından, CHP ve DSP kanunun iptali ve y&uumlr&uumlrl&uumlğ&uumln&uumln durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava a&ccediltı.

Y&OumlK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya &Oumlzcan, 24 Şubat'ta rekt&oumlrl&uumlklere bir yazı g&oumlndererek, yapılan değişiklikler uyarınca baş&oumlrt&uumls&uuml serbestinin &uumlniversitelerde uygulanması gerektiği y&oumln&uumlnde g&oumlr&uumlş bildirdi. &Oumlzellikle taşra &uumlniversitelerinde &oumlnceden belirgin bir şekilde uygulanmayan t&uumlrban yasağı bu yazı &uumlzerine y&uumlr&uumlrl&uumlkten kaldırıldı fakat &uumllkenin &oumlnde gelen &uumlniversitelerinde, rekt&oumlrler Y&OumlK Başkanına direndi ve t&uumlrbanlı &oumlğrencileri yerleşkelere almadı.&nbsp

Rekt&oumlrler Y&OumlK'e ve AKP'ye cephe aldı
28 Şubat'ta olağan&uumlst&uuml toplanan &Uumlniversiteler Arası Kurul'un (&UumlAK) a&ccedilıkladığı bildiride, Y&OumlK Başkanı Prof. Dr. &Oumlzcan'a ''T&uumlrk &uumlniversitelerini temsil edemez konuma geldiği'' gerek&ccedilesiyle istifa &ccedilağrısında bulunuldu.

Yasa değişikliği ilk g&uumlndeme geldiğinde bazı akademisyenlerin imzaya a&ccediltığı destek metnine karşı, &Uumlniversite Konseyleri Derneği'nin (&UumlKD) a&ccediltığı imza kampanyasına yaklaşık 7500 akademisyen destek verdi. Anayasa Mahkemesi, Haziran ayında a&ccedilıkladığı karar ile t&uumlrban değişikliğini reddetti.

Bir&ccedilok &uumlniversitede &oumlğrenciler t&uumlrban ile ilgili yasa değişikliğini protesto etmek i&ccedilin eylemler yaptılar. G&oumlreve geldiği g&uumlnden beri yaptığı a&ccedilıklamalar nedeniyle eleştiri odağı olan Y&OumlK Başkanı &Oumlzcan, ziyaret ettiği bir&ccedilok &uumlniversitede protestolarla, &ccedil&uumlr&uumlk yumurtalarla karşılandı.

&Uumlniversitelerde gericiliğe karşı &oumlğrenci muhalefetinin y&uumlkselmesiyle birlikte alışıldığı &uumlzere bı&ccedilaklı, satırlı faşist saldırılar da arttı. Antalya Akdeniz &Uumlniversitesi'nde boy g&oumlsteren silahlı, takım elbiseli MHP tetik&ccedilisi ise, faşistlerin iktidardaki AKP'ye muhalefet etmek bir yana hizmet ettiklerini ortaya koyan bir &oumlrnek oldu.

&Oumlte yandan, Eyl&uumll'de ve Aralık'ta g&oumlrev s&uumlreleri dolan rekt&oumlrlerin yerine Cumhurbaşkanı G&uumll tarafından yapılan atamalarda, &oumlğretim &uumlyelerinin oylamalarından &ccedilıkan sonu&ccedillar değil, rekt&oumlr adaylarının t&uumlrban konusundaki tutumları etkili oldu.

Ergenekon Davası
12 Haziran 2007'de &Uumlmraniye'de bir gecekonduda ele ge&ccedilirilen patlayıcılarla ilgili soruşturma kapsamında Haziran ayında yapılan iki ayrı baskının ardından 22 Ocak'ta d&uumlzenlenen 3. dalga operasyonla, aralarında emekli Tuğgeneral Veli K&uuml&ccedil&uumlk, Susurluk Davası h&uumlk&uumlml&uumls&uuml Sami Hoştan, avukat Kemal Kerin&ccedilsiz ve &ccedilok sayıda emekli askeri personelin de bulunduğu 14 kişi tutuklandı.

Soruşturma kapsamında 22 Mart'taki 5. dalga operasyonda İş&ccedili Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perin&ccedilek, Cumhuriyet Gazetesi başyazarı İlhan Sel&ccediluk, eski İstanbul &Uumlniversitesi (İ&Uuml) Rekt&oumlr&uuml Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Ulusal Kanal Genel Yayın Y&oumlnetmeni Ferit İlsever, Aydınlık Dergisi Genel Yayın Y&oumlnetmeni Serhan Bolluk ve gazeteci Adnan Akfırat g&oumlzaltına alındılar. Bu isimlerden İlhan Sel&ccediluk birka&ccedil g&uumln i&ccedilinde serbest bırakılırken Ferit İlsever de sağlık durumunun k&oumlt&uumlleşmesi sonucu yaz aylarında serbest bırakıldı.

1 Temmuz'da 5 ilde eşzamanlı olarak y&uumlr&uumlt&uumllen 6. dalga operasyon ile Emekli Jandarma Genel Komutanı, Org. Şener Eruygur, Emekli 1. Ordu Komutanı Org. Hurşit Tolon, Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, Ankara Ticaret Odası Başkanı (ATO) Sinan Ayg&uumln'&uumln de aralarında bulunduğu 21 kişi g&oumlzaltına alındı. Sinan Ayg&uumln ve Mustafa Balbay bir s&uumlre sonra tutuksuz yargılanmak &uumlzere serbest bırakıldı. Hakkında yakalama emri &ccedilıkarılan eski AKP milletvekili Turhan &Ccedil&oumlmez ve Emekli Tuğgeneral Levent Ers&oumlz operasyondan &oumlnce yurtdışına &ccedilıktıkları i&ccedilin yakalanamadılar. Operasyonlar sonraki aylarda da devam etti.

Tutuklulardan bir kişinin durumu ise b&uumly&uumlk tartışma yarattı. 20 Haziran 2007'de Ergenekon soruşturması kapsamında g&oumlzaltına alınmış olan ve Ergenekon'un &quotkasası&quot olduğu iddia edilen işadamı Kuddusi Okkır, cezaevinde kaldığı d&oumlnemde sağlığını yitirerek kansere yakalandı ve 6 Temmuz'da neyle su&ccedillandığını &oumlğrenemeden hayatını kaybetti.

Ergenekon davasının iddianamesi ise ancak 14 Temmuz'da a&ccedilıklanabildi. Davanın 20 Ekim'deki ilk duruşmasının izdiham nedeniyle g&oumlr&uumllememesi, davanın ciddiyetini bir kez daha sorgulattı.

&Oumlte yandan, iddianame hen&uumlz ortada yokken başta Taraf, Zaman ve Yeni Şafak gazeteleri olmak &uumlzere H&uumlk&uumlmete yakın yayın organlarında soruşturmanın konusu ile ilgili &ccedilarpıcı iddialara yer verildi.

Yerin kulağı var!
Diğer bir tartışma da, iddianamede &oumlnemli yer kaplayan, telefon g&oumlr&uumlşmesi kayıtlarına dayalı delillerin ge&ccedilerliliği konusundaydı. Ne yolla elde edildiği belli olmayan delillerin yanı sıra, dava ile ilgisiz kişisel g&oumlr&uumlşmelere iddianamede yer verilmiş olması da tartışma konusu oldu.

Kişisel telefon g&oumlr&uumlşmelerinin mahkeme kararı olmaksızın ve yetkisi olmayan kişilerce dinlenmesi konusu Ergenekon'la sınırlı kalmadı. CHP Genel Sekreteri &Oumlnder Sav telefonunun Vakit gazetesi tarafından dinlendiğini ileri s&uumlrerken Vakit ise Sav'ın telefonunu a&ccedilık unuttuğunu ve b&oumlylece Sav'ın bulunduğu mekandaki bir konuşmaya kulak misafiri olduklarını iddia etti. Yılın sonunda, ge&ccediltiğimiz g&uumlnlerde bu kez CHP Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu'nun odasında bir dinleme cihazı bulunduğunda ise, AKP'li vekiller ve bazı medya organları olayın CHP'nin parti i&ccedili istihbarat savaşını ortaya &ccedilıkardığını iddia ettiler.

AKP'ye kapatma davası
14 Mart'ta, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yal&ccedilınkaya, ''laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği'' iddiasıyla AK Parti'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava a&ccediltı. İddianamede, Cumhurbaşkanı Abdullah G&uumll ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da aralarında bulunduğu 71 kişi hakkında siyasi yasak isteminde bulunuldu.

Başta Başbakan Erdoğan olmak &uumlzere AKP'liler &quotdavanın AKP'ye değil milli iradeye y&oumlnelik atılmış bir adım&quot olduğu y&oumln&uumlnde a&ccedilıklamalar yaptılar. Parti kapatmanın demokrasiyi baltaladığı y&oumln&uumlnde yapılan tartışmalarda davanın i&ccedileriği ve AKP'ye getirilen su&ccedillamalar geri plana d&uumlşt&uuml.
30 Temmuz'da Anayasa Mahkemesi &uumlyelerinin oylaması sonucu AKP'nin kapatılmaması fakat Hazine yardımlarından mahrum bırakılması kararı &ccedilıktı. 11 &uumlyeden 6 &uumlye kapatma y&oumln&uumlnde oy kullandığı ve 10 &uumlye AKP'yi su&ccedillu bulup cezalandırılmasını istediği halde nihai kararın AKP'nin kapatılmaması y&oumln&uumlnde şekillenmesi tartışma yarattı.

Liberal kesim ile solun ayrışması
2008'de T&uumlrkiye'nin g&uumlndemine oturan &uuml&ccedil ana konu olan t&uumlrban, Ergenekon ve AKP'ye kapatma davaları, &quotsol&quot ile &quotliberal&quot kesimler arasındaki ayrışmayı da hızlandırdı. T&uumlrban takmayı bir &oumlzg&uumlrl&uumlk olarak nitelendiren, AKP'nin Ergenekon davasında &ccediletelerle hesaplaştığını s&oumlyleyen ve AKP'nin kapatılmasına &quotdemokrasi&quot savunuculuğu &uumlzerinden karşı &ccedilıkan liberal kesimler AKP'nin kendi icraatlerinin toplumda yarattığı tahribatı ise &ccediloğunlukla g&oumlzden ka&ccedilırdılar.

Kasım 2007'de yayın hayatına başlayan Taraf gazetesi, nereden ele ge&ccedilirdiği belli olmayan duyumlara dayalı spek&uumllatif &quothabercilik&quot anlayışı ile liberal kesimlerin bayraktarlığını &uumlstlendi.

Uzun bir s&uumlre boyunca, gericilikle m&uumlcadele edenler milliyet&ccedili olmakla, AKP ile m&uumlcadele edenler demokrasi d&uumlşmanı olmakla su&ccedillandı. Fakat bu s&uumlrecin devamında, AKP'nin halk d&uumlşmanı politikalarının unutulmaması gerektiğini vurgulayan sol kesimler ile liberaller arasında &oumlnemli bir ayrışma yaşanmaya başladı.

DTP'nin davaları bitmek bilmedi
Abdurrahman Yal&ccedilınkaya'nın Kasım 2007'de DTP aleyhine a&ccediltığı kapatma davası da 2008'de g&oumlr&uumllmeye başlandı. DTP'nin Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu &oumln savunmada, K&uumlrtler 'T&uumlrkiye'de T&uumlrklerden sonra ikinci b&uumly&uumlk halk' ve 'T&uumlrkiye'nin asli kurucu &oumlğelerinden' diye tanımlandı ve &quotUygulanan politikaların devamı sorunu derinleştirir ve bir i&ccedil savaşa doğru s&uumlr&uumlkler. K&uumlrtler geleceğini ortak vatanda &oumlzg&uumlr birliktelikte ve demokratik cumhuriyette g&oumlr&uumlr&quot denildi. DTP'nin Haziran'da savunmasını verdiği dava, raport&oumlr&uumln raporunu yetiştiremeyecek olmasından dolayı şimdilik se&ccedilim sonrasına ertelendi.

&Oumlte yandan, DTP Genel Başkanlığına se&ccedililen Nurettin Demirtaş, &quotaskerlikten kurtulmak i&ccedilin hile yapmak&quot su&ccedilundan dolayı 1 yıl hapis cezasına &ccedilarptırıldı. 2007'de K&uumlrt&ccedile bir davetiye ve &oumlyk&uuml kitabı bastıran DTP'li Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir, ''Halkı ırka dayalı olarak kin ve d&uumlşmanlığa tahrik eder mahiyette beyanlarda bulunduğu'' gerek&ccedilesiyle yargılandığı davadan beraat etti. PKK &uumlyesi olmaktan ve &oumlrg&uumlte yardım ve yataklık su&ccedilundan tutuklu bulunurken milletvekili se&ccedililerek tahliye edilen DTP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel'in davası s&uumlrd&uuml. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Tuncel'in ''dokunulmazlığının kaldırılması'' i&ccedilin fezleke hazırlayarak TBMM Başkanlığına sunulmak &uumlzere Adalet Bakanlığına g&oumlnderdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ''ter&oumlr &oumlrg&uumlt&uumln&uumln propagandasını yaptığı'' gerek&ccedilesiyle DTP Mardin Milletvekili Emine Ayna'nın dokunulmazlığının kaldırılması i&ccedilin fezleke hazırladı.

AKP'nin yolsuzluk skandalları patladı
2008'in ikinci yarısı, AKP'nin şimdiye dek pek fazla g&uumlnışığına &ccedilıkmayan yolsuzluklarının teşhir edildiği bir d&oumlnem oldu. Ağustos ayında CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılı&ccedildaroğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'nin imar değişikliği ile ilgili bir iş takibi sonucu 1 milyon doları zimmetine ge&ccedilirdiğini belgeleyerek Dişli'nin malvarlığının a&ccedilıklanmasını istedi. Su&ccedillamaları reddeden Dişli, su&ccedilsuz olduğunu kanıtlayacak herhangi bir belge sunamadı ve haftalar sonra 2 Eyl&uumll akşamı, partisinin MYK toplantısının ardından istifasını verdi.

Almanya'da faaliyet g&oumlsteren Deniz Feneri e.V adlı derneğe y&oumlnelik Alman yargı organlarının Nisan 2007'de başlattığı operasyonun ardından Eyl&uumll'de g&oumlr&uumllen davada failler yardım kisvesi altında toplanan bağışları zimmetlerine ge&ccedilirdiklerini ve &oumlnemli bir b&oumll&uumlm&uumln&uuml de T&uumlrkiye'ye g&oumlnderdiklerini itiraf etti. Alman Savcı ise &quotAsıl failler T&uumlrkiye'de&quot a&ccedilıklamasında bulundu. Deniz Feneri T&uumlrkiye ve Kanal 7 yetkilileri Almanya'daki dernek ile bağlantıyı reddetti.

Almanya'daki Deniz Feneri iddianamesinde adı ge&ccedilen RT&UumlK Başkanı Zahid Akman da bağlantıları reddederek uzun s&uumlren bir kararsızlığın ardından istifa etmeyeceğini a&ccedilıkladı. İddianamede, Başbakan Erdoğan da dahil olmak &uumlzere &uumlst d&uumlzey AKP'lilerin isimleri yer alıyor. Kasım ayında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Almanya'dan talep ettiği ''Deniz Feneri'' davası dosyasının bir &oumlrneğini alarak Almanya'da bulunan Deniz Feneri e.V adlı dernekten AKP'ye para aktarıldığı iddialarını incelemek i&ccedilin soruşturma başlattı. Eğer dernekle AKP arasında parasal bir ilişkinin varlığı tespit edilirse, ikinci bir kapatma davası g&uumlndeme gelebilecek.

Ekim 2008'de Kemal Kılı&ccedildaroğlu bu kez AKP'nin diğer bir Genel Başkan Yardımcısı olan Dengir Mir Mehmet Fırat ile ilgili yolsuzluk iddiaları ortaya attı. Kılı&ccedildaroğlu, Fırat'ın ortağı olduğu bir şirketin TIR'larında eroin yakalandığını, Fırat'ın yazılı emri ile şirket ara&ccedillarının g&uumlmr&uumlkte g&uumlvenilir şirketler kategorisine alındığını ortaya koyarken Fırat iddiaları yalanladı ve Kılı&ccedildaroğlu'nu &quotm&uumlfteri&quot olmakla su&ccedilladı. Fakat Fırat kısa bir s&uumlre sonra AKP'deki Genel Başkan Yardımcılığı g&oumlrevinden &quotsağlık sorunları&quot sebebiyle istifa etti.

Aralık'ta bu kez AKP'li Ankara B&uumly&uumlkşehir Belediye Başkanı İ. Melih G&oumlk&ccedilek ile ilgili iddialar ortaya atan Kılı&ccedildaroğlu, Belediyenin Ankaralılara pahalı saya&ccedil satarak vatandaşı zarara uğrattığını s&oumlyledi. &quotD&uumlello&quotda hır&ccedilınlaşan G&oumlk&ccedilek, iddiaları yanıtlayamadı. &Oumlte yandan iddia d&uumln doğrulandı. Başkent Doğalgaz şirketinin 2 bin 275 aboneye 123'er dolar &oumldeme yapacağı a&ccedilıklandı.

Fındık alımları ile ilgili karıştığı yolsuzluk davaları deşifre edilen AKP kurucularından ve C&uumlneyd Zapsu, 5 Mart 2008'de AKP'den ayrılmak zorunda kalmıştı. Yolsuzluğa bulaştıklarının ortaya &ccedilıkması sonucu partideki g&oumlrevlerinden istifa eden isimlere daha sonra Şaban Dişli ve Dengir Fırat eklenmiş oldu. Belediye başkanlığına yeniden aday g&oumlsterilip g&oumlsterilmeyeceği belli olmayan G&oumlk&ccedilek'in akıbeti ise bug&uumln belli olacak.

Gericilerin kirli &ccedilamaşırları boh&ccedilaya sığmadı
26 Nisan'da, Vakit gazetesi yazarı H&uumlseyin &Uumlzmez, 14 yaşındaki bir kız &ccedilocuğuna tecav&uumlz ettiği su&ccedillamasıyla tutuklandı. 76 yaşındaki &Uumlzmez'in yargılanması sırasında defalarca &Uumlzmez'i su&ccedillayıcı ifade veren &ccedilocuk ve ailesi, davanın sonlarına doğru şikayetlerinden vazge&ccediltiler. &Uumlzmez de başta verdiği ifadeleri değiştirdi ve 28 Ekim'de tutuksuz yargılanmak &uumlzere tahliye edildi. Cezaevinden &ccedilıktığı g&uumlm televizyon kanallarına konuk edilen &Uumlzmez, &quot14 yaşındaki kızla evlenmenin s&uumlnnet olduğu&quot ve bunu su&ccedil olarak g&oumlrmediği y&oumln&uumlnde ifadelerde bulundu. &Oumlte yandan, Adalet Bakanlığı'nın &Uumlzmez'in yargılandığı sırada evlenme yaşını 14'e &ccedilekmeyi &oumlng&oumlren bir yasa değişikliği &uumlzerinde &ccedilalıştığı iddia edildi.

2 Ağustos g&uumln&uuml, Konya'nın Taşkent İl&ccedilesinde bir derneğe ait Boğazi&ccedili &Oumlzel &Oumlğrenci Yurdu, sabaha karşı b&uumly&uumlk bir patlamayla &ccedil&oumlkt&uuml. Yurtta ka&ccedilak olarak işletilen Kuran Kursu nedeniyle kalmakla olan 18 kız &ccedilocuğu yaşamını yitirdi, 27'si ağır yaralandı.

Başbakan Erdoğan, T&uumlrk ailelerine &quotEn az &uuml&ccedil &ccedilocuk yapın&quot diye birka&ccedil defa &ccedilağrıda bulundu.
&quot&Ccedilocuk pornosunu engellemek&quot gerek&ccedilesi ile hazırlanan AKP'nin bilişim yasası nedeniyle başta uluslararası video paylaşım sitesi Youtube olmak &uumlzere onlarca siteye erişim yasağı konuldu. Daha sonra, Harun Yahya'nın avukatlarının başvurusu &uumlzerine evrim yanlısı onlarca site dava s&uumlreci sonu&ccedillanmadan erişime kapatıldı.

İnsan yaşamı bedava, hayat inadına pahalı
2008, Zeytinburnu'nda faaliyet g&oumlsteren ka&ccedilak bir maytap fabrikasında yaşanan patlama sonucu 20 kişinin &oumllmesi, 116 kişinin yaralanması ile a&ccedilıldı.

Yine Ocak ayında,&nbsp Denizli &ndash İstanbul seferini yapan Pamukkale Ekspresi'nde bir vagonun devrilmesi sonucu 9 kişi hayatını kaybetti. Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) yetkilileri rayların ve ara&ccedilların yenilenmediği ve bakımlarının yapılmadığını a&ccedilıklarken kazanın faturası makinistler ve hat iş&ccedililerine kesildi.

22 Temmuz 2004'te 41 kişinin &oumlld&uumlğ&uuml ''hızlandırılmış tren kazası' ile' ilgili dava da 2 Şubat 2008'de karara bağlandı. Ulaştırma Bakanlığı'nın g&oumlz g&oumlre g&oumlre hazırladığı facianın faturası hapis cezası olarak makinistlere kesildi.

2008'de, yenidoğan &oumll&uumlmleri de &ccedilok tartışıldı. Ağustos ayında Ankara Zekai Tahir Burak Doğumevi'nde 27 bebek, Eyl&uumll'de ise İzmir'de Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 13 bebek kuv&oumlzde enfeksiyon kaparak &oumlld&uuml. &Oumll&uumlmlerin hastane yetkilileri ve Sağlık Bakanlığı tarafından &oumlrtbas edilmeye &ccedilalışılması, vakalardan ders &ccedilıkarılmamasına ve &oumll&uumlmlerin tekrarlanmasına yol a&ccediltı. Tuzla Tersaneler B&oumllgesi'ndeki Gisan Tersanesi'nde tamiratta olan bir geminin filikasının denize d&uumlşmesi sonucu 3 iş&ccedili &oumlld&uuml, 13 iş&ccedili yaralandı.

Diğer yandan, Tuzla tersanelerinde &oumll&uumlmler, devletin ısrarla denetlememesi sonucu artarak devam etti. İş&ccedililerin devamlı olarak değiştiği, t&uumlm&uumlyle taşeronların egemenliği altında olan ve şimdiye dek &oumlrg&uumltl&uumll&uumlğ&uumln son derece sınırlı olduğu Tuzla'da bir g&uumln grev yapıldı ve eylemler bundan sonra da devam etti. Tersaneleri gezen Başbakan'ı protesto eden iş&ccedililer yaka pa&ccedila g&oumlzaltına alındı. İş&ccedililerin kum torbası niyetine kullanılması sonucu 3 iş&ccedilinin &oumlld&uumlğ&uuml, 13 iş&ccedilinin yaralandığı daha &ccedilok sayıda iş cinayetinin meydana geldiği Gisan Tersanesi'nin patronu Rıdvan Oyar, memleketi Kastamonu'nun Abana İl&ccedilesi'nde AKP'den belediye başkan adayı g&oumlsterilerek &oumld&uumlllendirildi.

TBMM'de Nisan ayında oylanıp kabul edilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasası, ardı ardına yapılan iş bırakma eylemleri ve mitinglere karşın 1 Ekim'den itibaren y&uumlr&uumlrl&uumlğe girdi. Bir yandan da, medyada kendini kurtarma re&ccedileteleri sunuldu. Mezarda emeklilik &oumlng&oumlren yasa y&uumlr&uumlrl&uumlğe girmeden &ccedilocuklarını sigortalı yapmak isteyen aileler, reklam ajansları &oumln&uumlnde haftalarca kuyruklar oluşturdu.

Kriz, işsizlik ve zamlar sahnede
İnsan yaşamı b&oumlyle ucuzlarken, hayat gitgide pahalandı. Sonbaharda Avrupa merkezli olarak patlak veren ekonomik kriz, Başbakan'ın dediğine g&oumlre T&uumlrkiye'yi teğet ge&ccedilti. Bu durumda bile y&uumlzlerce işyeri kapandı, yabancı sermayeli &ccedilok sayıda fabrika &uumllkeden sermayesini &ccedilekti ya da kapasite ve iş&ccedili azaltımına gitti. Binlerce kişi işsiz kaldı.

Brisa, Sinter, Tezcan Galvaniz gibi şirketlerde ve Ankara &Uumlniversitesi (A&Uuml) ile Ege &Uumlniversitesi (E&Uuml) yemekhanelerinde, işten atılmaya &ccedilalışılan iş&ccedililer ve &ccedileşitli yemekhanelerin iş&ccedilileri fabrika ve işyerlerini işgal ederek haklarını arama yoluna gittiler.

İşsizlik dalgası gitgide artarken zamlar da ardı ardına geldi. Elektrik, doğal gaz ve suya yapılan zamların ardından &oumlzellikle b&uumly&uumlk kentlerde yaşamak son derece pahalı hale geldi. Doğalgaza 2008 yılı boyunca %85'e yakın zam yapıldı. Zamlarda, enerjideki dışa bağımlılık politikaları kadar, Ankara B&uumly&uumlkşehir Belediyesi'nin BOTAŞ'a olan &oumldenmemiş bor&ccedilları da etkili oldu. AKP, Ankara B&uumly&uumlkşehir Belediyesine BOTAŞ tarafından haciz gelmemesini engellemek i&ccedilin &oumlzel yasa &ccedilıkararak İ. Melih G&oumlk&ccedilek'i kurtarmıştı

Eğitimde karambol
2008'de &oumlğrencilerin belirsizlik &ccedililesi s&uumlrd&uuml. &Uumlniversitelerde &oumlzelleştirme hem iş&ccedililerin hem de &oumlğrencilerin zararına sonu&ccedillar verirken liselerin kantinleri, salonları ve hatta isimleri şirketlere kiralanır oldu. Orta&oumlğretim Kurumları &Oumlğrenci Se&ccedilme ve Yerleştirme Sınavı'nın (OKS) kaldırılacağı ve yerine Seviye Belirleme Sınavları (SBS) konulacağı a&ccedilıklandı. &OumlSS'de ise yine i&ccedilerik değişiklikleri yapıldı.

Yeni eğitim yılında 42 yeni &uumlniversite hizmete girdi ve kontenjanların &oumln&uumlm&uumlzdeki yıl daha da artırılacağı a&ccedilıklandı. Mevcut işsizler dururken bu &uumlniversitelerin mezunlarının nerede iş bulacağı tartışılırken, Y&OumlK işsizliğe &ccedil&oumlz&uumlm olarak sunduğu Meslek Y&uumlksek Okulları'nda (MYO) yurtdışındaki okullar ile değişimli programlar d&uumlzenlemek i&ccedilin ABD'ye bir gezi d&uumlzenledi.

Aleviler AKP'nin istediği kalıba girmedi
İlk ve orta&oumlğretim kurumlarındaki zorunlu din derslerinin kaldırılmasını ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın lağvedilmesini isteyen Aleviler, &quotEşit Yurttaşlık&quot sloganı ile 9 Kasım'da b&uumly&uumlk bir miting d&uumlzenledi. Mitingin ardından Alevileri pazarlık masasına oturtmak isteyen AKP h&uumlsrana uğradı. Alevi temsilcileri, AKP'nin Alevi a&ccedilılımının mimarı milletvekili Reha &Ccedilamuroğlu ile Meclis'te g&oumlr&uumlşmeyi reddettiler. Alevi dedeleri de, AKP'nin kendilerine maaş bağlanması y&oumln&uumlnde yaptığı teklifi kesin bir dille reddettiler.

2008'in yasaları
SSGSS yasası dışında, yerli ve yabancı vakıf kuruluşlarının yurt dışından bağış kabul etmelerine ve şirket kurmalarına imkan sağlayan Vakıflar Yasası ile, n&uumlfusu 2 binin altına d&uumlşen 862 belde belediyesi ile 283 ilk kademe belediyesinin t&uumlzel kişiliğinin kaldırılması ve 43 yeni il&ccedile kurulmasını &oumlng&oumlren yasa Cumhurbaşkanı G&uumll tarafından onaylanarak y&uumlr&uumlrl&uumlğe girdi.

T&uumlrkiye'deki demokrasi alanını genişletmekle &oumlv&uumllen AKP, 301. maddeye de el attı. 301'nci maddedeki &quotT&uumlrkl&uumlk&quot ibaresi &quotT&uumlrk Milleti&quot, &quotCumhuriyet&quot ibaresi de &quotT&uumlrkiye Cumhuriyeti Devleti&quot olarak değiştirildi yasada belirtilen hapis cezası s&uumlresi de &quoten fazla &uuml&ccedil yıl&quot yerine &quoten fazla iki yıl&quot olarak değiştirildi. Yasada yapılan &quotdeğişiklik&quotle neyin değiştiği aslında kimse tarafından anlaşılamadı.

Sınır &oumltesi Operasyon
Şubat ayında, &quotPKK'nın Kuzey Irak'taki &uumlslerini etkisiz kılmak ve &oumlrg&uumltsel altyapıyı kullanılmaz hale getirmek amacıyla&quot sınır &oumltesi kara harekatı d&uumlzenledi.

ABD Savunma Bakanı Robert Gates'in &quotOperasyon kısa s&uumlrs&uumln&quot demesi &uumlzerine Başbakan Erdoğan, &quotTSK'nın Irak'ın kuzeyine y&oumlnelik kara harekatının sınırlarının ve hedefinin belli olduğunu, hedeflere ulaşıldıktan sonra askerlerin geri d&oumlneceğini&quot s&oumlyledi. Genelkurmay Başkanlığı, bundan d&oumlrt g&uumln sonra, Irak'ın kuzeyinde icra edilen sınır &oumltesi kara harekatının hedefine ulaştığının değerlendirildiğini ve birliklerin yurt i&ccedilindeki &uumls b&oumllgelerine d&oumlnd&uumlklerini bildirdi.

Akt&uumlt&uumln Karakolu'na yapılan baskın sonucu yeniden şiddetlenen &ccedilatışmalarda y&uumlzlerce kişi yaşamını yitirdi. Taraf gazetesi, TSK'nın Akt&uumlt&uumln'e yapılan saldırıdan &oumlnceden haberdar olduğunu fakat gerekli &oumlnlemleri almadığını iddia etti, TSK iddiaları yalanladı.

Patlamalar, spek&uumllasyonlar&hellip
9 Temmuz'da İstanbul İstinye'deki ABD Başkonsolosluğu &oumln&uumlnde &ccedilıkan &ccedilatışmada Konsolosluğun kapıları kapatarak &oumll&uumlme ittiği &uuml&ccedil polis hayatını kaybetti. &Uuml&ccedil&uuml olay yerinde &oumllen ve biri aranan saldırganlar hakkında El Kaide bağlantısı ortaya atılırken, olay aydınlatılamadan g&uumlndemden d&uumlşt&uuml.

29 Temmuz'da yine İstanbul'da G&uumlng&oumlren'de ger&ccedilekleşen iki ardışık patlamada 17 kişi yaşamını yitirdi. Devlet yetkilileri PKK imasında bulunurken bazı &ccedilevreler de &quotErgenekon'un işi&quot iddiasını ortaya attılar. Ağustos başında, İ&ccedilişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından, G&uumlng&oumlren olayının faillerinin yakalandığı ve bu kişilerin PKK sempatizanı olduğu a&ccedilıklaması yapıldı.

Adalet zamanaşımına uğradı
2008'de kamuoyunu yakından ilgilendiren &ccedilok sayıda dava zamanaşımına uğrayarak d&uumlşt&uuml. Bayrampaşa Cezaevi'nde 19 Aralık 2000'de ger&ccedilekleştirilen &quotHayata D&oumln&uumlş Operasyonu&quot sırasında g&oumlrevlerini k&oumlt&uumlye kullanarak 12 mahkumun &oumll&uumlm&uumlne yol a&ccediltıkları iddiasıyla 933 kamu g&oumlrevlisi hakkında a&ccedilılan dava, &quotzamanaşımına uğradığı&quot gerek&ccedilesiyle Haziran ayında d&uumlş&uumlr&uumlld&uuml. 2001'de a&ccedilılan davada 7 yıldır delillerin toplanması ve sanıkların ifadelerine başvurulması konusunda bir arpa boyu yol alınamadı.

16 Mart 1978'de İstanbul &Uumlniversitesi (İ&Uuml) Beyazıt Kamp&uumls&uuml &oumln&uumlnde 7 &oumlğrencinin &oumlld&uumlr&uumlld&uumlğ&uuml 16 Mart Katliamı'nın davası da Ekim ayında yine zamanaşımı gerek&ccedilesiyle d&uumlş&uumlr&uumlld&uuml.
2 Temmuz 1993'te Madımak Oteli'nde 37 kişinin &oumll&uumlm&uuml ile sonu&ccedillanan Sivas Katliamı'ndan su&ccedillu bulunan 7 kişinin ka&ccedilıp kayıplara karışması sonucu Kasım ayında davanın savcısı, davanın zaman aşımından d&uumlşmesini istedi.

Milletvekilliği biten Mehmet Ağar'ın, Susurluk davası kapsamında, Emniyet Genel M&uumld&uumlr&uuml olduğu d&oumlnemle ilgili ''c&uumlr&uumlm işlemek i&ccedilin silahlı teşekk&uumll oluşturmak'' su&ccedilundan yargılanması kararı alındı. Ağar'ın ilk duruşması, 9 Şubat 2009'da, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılacak.

Gazeteci Hrant Dink suikasti davasında ise iki yılda bir arpa boyu yol alınamadı. Son olarak 29 Aralık g&uumln&uuml, Hrant Dink cinayetinde ihmalleri g&oumlr&uumlld&uumlğ&uuml gerek&ccedilesiyle yargılanmalarına izin verilen Trabzon Eski İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ali &Oumlz ile birlikte 5 er hakkında Ali &Oumlz ile 5 asker hakkında daha g&oumlrevi ihmal su&ccedilundan dava a&ccedilıldı. Sanıklar hakkında 2 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Albay &Oumlz, sorgulama boyunca s&uumlrekli olarak &quothatırlamıyorum&quot şeklinde ifade vermişti.

İmdat, polis!
2008, onlarca kişinin polis tarafından işlenen cinayetlere kurban gittiği bir yıl oldu. Polis, &quotdur ihtarına uymayanları&quot, &quotfirar etmeye &ccedilalıştığından ş&uumlphe edilenleri&quot, &quotsu&ccedilluya benzeyenleri&quot, tipini beğenmediklerini, polise kimlik soranları, parkta oturup bira i&ccedilenleri kurşunlayarak, tekmeleyerek, coplayarak &oumlld&uumlrd&uuml. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin cezaevinde işkencede &oumlld&uumlr&uumllen Engin &Ccedileber i&ccedilin &oumlz&uumlr diledikten sonra da ter&oumlr s&uumlrd&uuml. Polis &uumlniformasının başlı başına bir tehdit unsuru olarak algılanmaya başlamasıyla birlikte ger&ccedilek polislerin yaşattığı ter&oumlre bir de sahte polis ter&oumlr&uuml eklendi.

Polis, 2008'de de 1 Mayıs'ı sıkıy&oumlnetim g&uumln&uuml ilan etti. Gazetecileri ve eylemcileri yaralayan polis, hızını alamayıp &quoteylemcilere yataklık eden&quot Şişli Etfal Hastanesi'nin bah&ccedilesine de biber gazı ve gaz bombası attı. 2008'de iş&ccedililerin hak aradığı her yerde polis şiddeti de vardı. İşten atılan ve Rekt&oumlrl&uumlğ&uumln s&oumlz vermesine karşın sahip &ccedilıkmaması &uumlzerine aylarca işsiz kalan Ankara &Uumlniversitesi (A&Uuml) yemekhane iş&ccedililerinin işyerlerinde s&uumlrd&uumlrd&uumlkleri işgal eylemi, 600 kişilik polis ekibinin şafak baskını ile sonlandırılmaya &ccedilalışıldı.

AKP'den doğa da nasibini aldı
Orman bakım hizmetlerini tasfiye eden ve 2B yasası ile &quotorman vasfını kaybeden&quot arazilerin satışına kılıf hazırlayan AKP'nin &ccedilabaları, 2008 yazında &quot&uumlr&uumln&uuml&quot verdi. Ege ve Akdeniz'de binlerce hektarlık ormanın k&uumll olduğu yangınlar g&uumlnlerce durdurulamadı. Evleri ve hayvanları yanan orman k&oumlyl&uumlleri a&ccedilıkta kaldı.

Ege ve Akdeniz kıyıları, başta Rus oligarklar olmak &uumlzere turizm devlerine teslim edildi, golf sahası yapılması i&ccedilin milyonlarca ağa&ccedil kesildi. Muğla ve Aydın'da plansız olarak kurulan y&uumlz&uuml aşkın balık &ccediliftliği, koyları pislik yuvasına &ccedilevirdi.

&Oumlte yandan, H&uumlk&uumlmetin n&uumlkleer santral kurulması ile ilgili projeleri &ccedilevrecilerin muhalefetinden sonra bu kez de kriz engeline takıldı. Sadece bir firmanın teklif verdiği ihale ile ilgili incelemeler s&uumlr&uumlyor.