Progresif Rock'un ötesinde Demetrio Stratos ve Gli Area

Nükhet Akgün Bordignon

Blog: Kent Kültür Sanat

1970’li yılların İtalya'sında, yaratıcılıkları ve deneysellikleri ile diğer müzisyen ve grupları geride bırakmayı başarabilmiş ender gruplardan bir tanesidir Gli Area... Dönemin en politik grubudur. Progresif rock anlayışının sınırlarını zorlamıştır. Bu nedenle müzikal ve teknik anlamda çıtayı oldukça yükseğe taşıdığı kabul edilir. Akdeniz ve Balkan melodileri ile free jazz öğelerini başarılı bir şekilde harmanlamış olan grubun en büyük şansı ise benzersiz bir vokalist ve müzisyen olan Demetrio Stratos’tur.

Orjinal adıyla Efstratios Demetriou, 22 Nisan 1945 yılında, Mısır’da yaşayan ortodoks Yunan bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelir. Doğduğu kent, Kavafis ve Giuseppe Ungaretti gibi ünlü şairlerin de doğdukları İskenderiye’dir. Ortodoks ilahileri ve geleneksel Arap müziği, Stratos’un çocukluk ve ilk gençlik yıllarında büyük bir yer kaplar. Hayatının 13 yılını İskenderiye’de geçiren Stratos burada saygın bir okul olan Conservatoire national d'Athènes’de (Atina Ulusal Konservatuarı) piyano ve akordiyon eğitimi alır. Kısa bir süreliğine eğitimine Kıbrıs’ta devam ettikten sonra 1962 yılında, 17 yaşındayken, Milano’da mimarlık eğitimi için İtalya’ya gelir. Burada ilk müzik çalışmalarına başlar. Bags Crow isimli grubu her ne kadar onu müzikal anlamda heyecanlandırmamış olsa da grupla beraberliği tam dört yıl sürer. Bu dönemde ayrıca bir kayıt stüdyosunda yarı zamanlı çalışmaya başlar. Demetrio Stratos’un asıl vokal tarzının teknik anlamda oluştuğu dönem, Bags Crow sonrasında dahil olduğu ‘I Ribelli’ grubuyla çalıştığı dönemdir. İlk çıkış şarkıları olan Pugni Chiusi büyük başarı kazanır. Elde ettikleri başarının altında, şarkının diğer şarkılardan çok farklı tınlayan orjinal bir beste olması dışında, Demetrio Stratos’un özgün vokali yatmaktadır.

1970 yılında ‘I Ribelli’ dağılır. Bu dönemde Stratos, Gli Area dönemine damga vuracak olan ses tekniği üzerine çalışmaya devam eder. 1972 yılında ise baterist Giulio Capiozzo ile tanıştıktan sonra Gli Area’nın temelleri atılır.

18 Şubat 1946 yılında Borrato’da doğan Giulio Capiozzo, tıpkı Demetrios gibi mare nostrum yani Akdeniz çocuğudur. Ailesinin kökenleri Türkiye’ye dayanmaktadır. Ailenin gerçek soyadı olan ‘Kapıözü’ kuşaklar sonra İtalyanlaşarak Capiozzo haline gelecektir. Capiozzo Mısır’da Kahire Konservatuarı’nda o dönemin önemli hocalarından biri olan Ali Muhammed yönetiminde perküsyon dersleri alır. Bir süre caz çalışmaları için Paris’te yaşar. Daha sonra ise Demetrio ile tanışacağı ve Gli Area’nın temellerini atacakları İtalya’ya geri döner.

Müzikal anlamda birçok ortak noktası olan ikiliye klavyeci Patrizio Fariselli, gitarist Paolo Tofani, bas gitarist Patrick Djivas (ilk albümden sonra gruptan ayrılıp yerini Ares Tavolazzi’ye bırakacaktır) ve son olarak saksafoncu Eddy Busnello katılır. Zaman içinde birçok farklı müzisyen ile de çalışacak olan grubun International Popular Group olarak adlandırılmasının nedenini Fariselli bir röportajında şöyle açıklar;

“Demetrio Mısır’da doğmuş bir Yunandı ve muhteşem İngilizce konuşurdu. Giulio’nun kökenleri Türkiye’ye dayanıyordu. Djivas yıllarca Kuzey Afrika’da yaşamış Pied Noir* bir Frankofondu. Tofani Londra’dan geliyordu. Eddy Busello ise göçmen İtalyan bir ailenin oğlu olarak yıllarca Belçika’da yaşamıştı. Bu nedenle uluslararasıydık.”

Gli Area temelde farklı müzik zevkleri ve anlayışlarına sahip yetenekli ve genç müzisyenlerden oluşuyordu. Müzikal anlamda farklı bakış açılarına sahip olmaları, çatışma yaratmaktan ziyade birbirlerini daha da ileriye taşımalarına neden oluyordu. Grubun kaderi ise dönemin alternatif bir kültür projesi olarak kabul edilen CRAMPS ile yollarının kesişmesiyle değişecekti.

CRAMPS, plak basımı, stüdyo kayıtları, reklam ve menajerlik gibi birçok hizmeti bünyesinde barındıran, önderliğini Gianni Sassi’nin yaptığı alternatif bir şirket olarak dönemin parlayan isimlerinden biridir. Menajer Franco Mamone tarafından bir konserde keşfedilen Gli Area, CRAMPS için daha doğrusu Gianni Sassi için kısa sürede bir proje haline gelecektir. Şarkı sözlerinden, grubun imajına kadar birçok şey Gianni Sassi tarafından belirlenir. Saatlerce süren doğaçlama provalar sonrasında oluşan şarkılar Gianni Sassi’nin yazdığı politik sözlerle buluşur. Gli Area ile ilgili tüm konsept Gianni Sassi’nin kafasında belirlenmiştir.

1973 yılında ilk albüm Arbeit Macht Frei çıkar. Arbeit Macht Frei’nin önemi, grubun ilk albümü olmasının dışında ismindeki kışkırtıcılıkta yatmaktadır. İkinci Dünya Savaşı’da Nazi toplama kamplarının girişinde yazan ‘Çalışmak Özgürleştirir’ sloganı dönemin siyasi atmosferi içinde dikkat çeker. Albümün açılış şarkısı Luglio, agosto, settembre(nero) ise Filistinli bir kadının okuduğu Arapça bir şiir ile açılır.

“Sevgilim,

Barış ile aşk çiçeklerini serdim önüne.

Kan denizini senin için barış ile yok ettim.

Öfkeyi bırak

Acıyı bırak

Silahları bırak

Bırak silahları ve gel.

Gel birlikte olalım.

Sevgilim gel ki beraber olalım, barış örtümüz olsun

Şarkı söylemeni istiyor gözlerimdeki ışık

Ve şarkın barış olsun

Sevgilim duyur dünyaya şarkını”

Şarkı daha sonra Makedonya bölgesine ait Yunan halk türküsü Yerakina’dan esinlenen bir melodi ile devam eder. Filistin halkının dramından bahseden şarkı adını, 1971'de Ürdün hükümetinin Filistin Kurtuluş Örgütü'nü Ürdün'den çıkarmasından sonra El Fetih'in içinde kurulan Kara Eylül (Settembre Nero) isimli silahlı gruptan alır.

Demetrio şarkıyla ilgili yaptığı bir açıklamada şöyle konuşur;

“Şarkının politik içeriği, açık açık ‘bakın Filistinli yoldaşlar için şarkı yapıyoruz’ demek gerekmeksizin ortadaydı. O dönem kimse bizi radyoda yayınlamadı. Herkesin etik blokajları vardı. Kara Eylül isimli bir şarkı yapmış olmamız herkes için büyük bir şoktu.”

Basında da gruba fazla yer verilmez. Genelde sosyalist organizasyonların aktivitelerinde yer alan grup, yalnızca konserlerde kavga veya taşkınlık çıktığında basına yansır. Basının grubu yok saymasının siyasi duruşlarının dışındaki nedeni, grubun müzikal olarak o dönem içinde pek iyi anlaşılamamasından kaynaklanmaktadır. Moda olan akımların dışında gerçekten deneysel bir iş ortaya koymaları, yurt dışına açılana kadar belli ölçüde yerel basında yok sayılmalarına neden olur.

Ancak müzik dünyasında ilk albümün yarattığı şok etkisi tartışmasızdır. Gli Area’nın tarzının oluşmasında Gianni Sassi’nin yazdığı sözler ve yine Sassi’nin grubu kısıtlamadan onları müzikal anlamda serbest bırakması çok etkili olmuştur.

Grup, ikinci albümleri Caution Radiation Area ile daha bilinir bir hale gelir. Yunanca söylenen Cometa Rossa  (Kızıl Kuyruklu Yıldız) şarkısıyla açılan albümde dikkat çeken şarkılardan biri de Lobotomia’dır. Lobotomia belki de grubun yaptığı dinlenmesi en zor şarkılardan biridir. Şarkı, Alman sosyalist ve gazeteci Ulrike Meinhof’un tutuklanarak eşyalar dahil her şeyin beyaz olduğu, 24 saat florasan lambayla aydınlatılan bir hücrede tutulmasına ithafen bestelenmiştir.

Tofani grubun o dönemdeki durumunu şöyle özetler;

“Yaptığımız müziği daha karmaşık hale getirmek gibi bilinçli bir tercih ve isteğimiz yoktu. Ya da başkalarından ne kadar daha iyi olduğumuzu ispatlamak gibi bir derdimiz de yoktu. Farklı zevklerin ve müzik yaklaşımlarının beraberliğinden doğan doğal bir sonuçtu yaptığımız müzik. Bir araya geldiğimizde herkes masaya başka bir şey koyuyor ve bunlardan ortaya yeni bir şey çıkartmaya çalışıyordu. Sürekli araştırıp yaptığımız işi derinleştirmek istiyorduk.”

Zaman içinde gruptaki müzisyenler kendi solo çalışmalarıyla da ilgilenirler. Bu arada Demetrio Stratos bilimsel olarak şarkı söyleme teknikleri üzerinde çalışır ve Metrodora e Cantare la Voce isimli bir dizi çalışma gerçekleştirir.

Bu esnada grup üçüncü albüm çalışmalarını da bitirerek Crac! Isimli albümlerini yayınlarlar. Albümde L'elefante bianco, La mela di Odessa gibi önemli şarkılar yer alır. Bu albümle beraber Gli Area başta Fransa, Portekiz ve Küba olmak üzere İtalya dışında başka ülkelerde de konser verme imkanı bulur. Grubun yurt dışında elde ettiği başarı İtalya’da daha çok kabul görmelerine neden olur. Böylelikle o dönemki konserleri ve canlı performansları kapsayan Are(A)zione albümünü çıkarırlar. Bu konser albümünde ayrıca Enternasyonel coverları da bulunmaktadır. Daha önce 45’lik olarak yayınlanan Enternasyonel yorumları, tutuklanan İtalyan anarşist Giovanni Marini’nin mahkeme masraflarının karşılanması için kullanılmıştır.

Are(A)zione, grubun albüm kayıtları dışında canlı performanslarının ne ölçüde iyi olduğunun anlaşılması açısından önemli bir albümdür. Seyirciyi de müziğin içine alarak yaptıkları performans ve doğaçlamalar Gli Area’nın diğer gruplardan neden ayrı bir yerde durduğunu anlamamızı sağlar.

Zaman zaman grup elemanları ekonomik nedenlerle farklı projelerde yer alarak gruptan belirli süreler için ayrılırlar. Gli Area her ne kadar önemli ve ünlü bir grup da olsa grup elemanları ekonomik olarak oldukça zor zamanlar geçirir. Özellikle kariyerlerinin ilk yıllarında yaz boyu verdikleri konserlerden elde ettikleri gelirle tüm seneyi geçirmek zorunda kalırlar.

1976 yılında Tavolazzi ve Capiozzo bir süreliğine gruptan başka çalışmalar için ayrılırlar. Ancak stüdyo çalışmaları bir şekilde devam eder ve grubun 5. albümü Maledetti yayınlanır. Maledetti konsept bir albüm olarak tasarlanmıştır. Albümdeki yedi şarkı da politik kurgu hikayeleri üzerinden şekillenir. Gelecekteki olası toplum anlatılır. Scum isimli şarkıda kadınlara yöneltilen tarihsel baskının tersine onlara enerjinin kaynakları olarak güç verilir. Giro, giro, tondo e Caos’da ise özgürleşmenin ve tarihi hayal gücüyle yeniden keşfetmenin garantisi olan çocuklardan bahsedilir.

1978’de ise çıkan son albümleri Gli dei se ne vanno, gli arrabiati restano (Tanrılar gider, öfkeliler kalır) yayınlanır. Bu albüm grubun Demetrio Stratos ile çıkaracağı son albüm olacaktır. Gruptaki müzisyenlerin farklı projeler yapmaya başlamasıyla son albümden sonra grup dağılır.

13 Haziran 1979 tarihinde ise 34 yaşında olan Demetrio Stratos aplastik anemi rahatsızlığı nedeniyle tedavi edildiği New York’ta vefat eder.

Demetrio Stratos’un vefatından önce gruptan ayrılmak istemesinin altında, sesindeki potansiyelin farkında olmasının dışında, hem metodoloji hem de tarz olarak farklı sulara yelken açmak istemesi yatmaktaydı. Ne yazık ki istediği çalışmaları gerçekleştiremedi. Son konserini 30 Mart 1979’da veren müzisyen, tedavisi için ilk önce Milano’da bir kliniğe yattı. Daha sonra New York’a giden Demetrio Stratos, tedavi masraflarının karşılanması amacıyla dostları tarafından organize edilen yardım konserinden bir gün önce, New York Memorial hastanesinde hayata gözlerini kapadı.

Grup, Demetrio Stratos’tan sonra, 1980-86 döneminde iki albüm daha çıkardı. Zaman içinde bir araya gelerek birçok konser verdiler. Son olarak ise davulcu Giulio Capiozzo’nun vefatından 3 yıl sonra, 2012 yılında, birçok misafir sanatçının da içinde yer aldığı double bir konser albümü yayınladı.

* Pied-noir, Fransızca ‘kara ayak’ anlamına gelen, Kuzey Afrika’da Tunus, Cezayir ve Fas’ın Fransız sömürgesi oldukları dönemde sahil şeridine yerleşmiş bulunan Avrupa kökenli nüfusa verilen isimdir.