Sandinistlerin üçüncü iktidar zaferlerinin arka planı

Nikaragua'da Geçen Pazar günü düzenlenen başkanlık seçimlerinde Daniel Ortega üçüncü kez zaferle çıktı. Ortega'nın başarısı ikinci iktidar dönemi boyunca uyguladığı halkçı politikalarda ve Bolivarcı Venezuela’nın desteğinde gizli.

Orta Amerika ülkesi Nikaragua’da 5 Kasım Pazar günü gerçekleşen seçimlerde, Sandinist Ulusal Kurtuluş Cephesi’nin (FSLN) başını çektiği Birleşik Nikaragua Kazanacak İttifakı’nın adayı Daniel Ortega oyların %60’dan fazlasını alarak iktidardaki yerini güçlendirdi. Nikaragua Yüksek Seçim Konseyi (CSE), ilk turda Ortega'nın üçüncü kez iktidara gelmeyi başardığını duyurdu. Ortega’nın zaferini kabul etmediğini açıklayan ABD destekli bir işadamı olan Fabio Gadea ise ise oyların ancak %30’unu alabildi ve Ortega karşısında büyük bir hezimete uğradı.

CSE Başkanı Judge Roberto Rivas 3 Kasım Cuma günü, FSNL karşıtlarının çeşitli şehirlerde karışıklık yaratmaya ve kimi siyasi gruplara karşı saldırgan tavırlar sergilediklerini söylemişti. Sandıktan çıkan sonuç, ABD destekli muhalefetin seçimlerin özgür bir ortamda gerçekleşmesini engellemeye dönük saldırılarının amacına ulaşamadığını gösteriyor.

Carlos Fonseca Amador ve arkadaşları tarafından 1963 yılında kurulan FSNL, gerilla hareketini 70’li yıllar boyunca sürdürdü kitle hareketleri ve grevlerle Samoza diktatörlüğünü sarstı. Samoza da buna karşılık Ulusal Ordu aracılığıyla 6.000’den fazla üyesini öldürerek FSNL’yi ezmeye çalıştı. FSNL önderliğindeki halk, nihayet 1979’da 45 yıllık diktatör Somoza’yı devirerek Nikaragua tarihinde yeni dönemi başlatmıştı.

Yeni hükümet, Samoza ve ailesinin mülklerini kamulaştırarak bir dizi devletleştirmeye girişti ve sosyalist ülkelerle yakın ilişkiler kurdu. Samoza ülke tarımının %20'sini, madenciliğin %95'ini, sanayinin % 25'ini mülkiyetinde tutuyordu. Bankacılık ve sigortacılık şirketleri da ulusallaştırılmıştı.

Gelişmelerden rahatsızlık duyan ABD, Nikaragua’ya ekonomik ambargo uygulamaya ve FSNL’ye karşı gerilla mücadelesi yürüten sağcı kontralara geniş çaplı destek vermeye başladı. Ekonomisi ağır bir bunalıma giren Nikaragua'nın bazı Orta Amerika ülkeleriyle ilişkileri de bozuldu. Şubat 1989'da Orta Amerika ülkeleri başkanlarının El Salvador'da yaptığı toplantıda serbest seçimlere gidilmesi ve Samoza'ya bağlı Ulusal Muhafız örgütünde görev yapmış iki bin kadar mahkûmun serbest bırakılması karşılığında kontra birliklerinin dağıtılması konusunda anlaşmaya varıldı. Aynı yıl, basın özgürlüğünü güvence altına alan ve seçim sistemini yeniden düzenleyen yasalar çıkarıldı. Bu “reformalar” karşılığında ABD Nikaragua'ya karşı beş yıldır uyguladığı ambargoyu kaldırdı. 1980’lerin sonlarına doğru başlayan karşı-devrim süreci ve bunun sonucunda başta SSCB olmak üzere sosyalist ülkelerde baş gösteren çözülme, Sandinistleri ABD ve işbirlikçileri karşısında güçten düşüren bir diğer önemli faktör olarak bir kenara not edilmeli.

1990'da yapılan seçimlerde Ulusal Muhalefet Birliği (UNO) Ulusal Meclis'teki 92 sandalyeden 51'ini kazandı ve UNO'nun adayı Violeto Barrios de Chamorro başkan oldu. Ülkeyi 11 yıl boyunca yöneten Sandinistler ağır bir yenilgi almıştı.1996 ve 2001'deki seçimlerde de Anayasacı Liberal Parti (PLC), FSNL'ye karşı üstünlük sağladı.

1999'da FLNC ile 1996 seçimlerini kazanan parti arasında “El Pacto” adıyla bilinen bir anlaşma yapıldı. Bu anlaşmayla devlet başkanı olmak için gerekli oy barajı %45'ten %35'e düşürüldü. “El Pacto” sağ kampı böldü. Sandinistlerle iş birliğine karşı çıkan ve ABD'nin desteğini arkasına alan sağcılar başkanlık seçimlerinde kendi adayını çıkardı. Sağın bölünmesinin de etkisiyle Sandinist hareket yeniden güçlendi. Kasım 2006'da yapılan başkanlık seçiminde Daniel Ortega %38 oyla, 17 yıl aradan sonra başkanlık görevine getirildi.

Kasım 2008’de yapılan yerel seçimlerden güçlenerek çıkmasına bakılınca, son seçimlerde FSNL’nin oylarını arttırmasına şaşırmamak gerekiyor. FSNL’nin 2006’da aldığı %40’ın altındaki oyunu 2011 seçimlerinde %60’ın üzerine çıkarmasının sırrı, ikinci iktidar dönemi boyunca uyguladığı halkçı politikalarda ve Bolivarcı Venezuela’nın desteğinde gizli. Ortega, Dünya Bankası ve hükümet verilerine göre 2005 yılında % 65,5 olan fakirlik oranını ikinci iktidar döneminde %57'ye düşürdü.

Enerjide Nikaragua’nın ABD’ye bağımlı olmasının önüne geçmek için ülkeye rafineri kuracağını açıklayan Venezuela lideri Chavez, Ortega’nın en önemli müttefikleri arasında yer alıyor. 2010’nun Ocak ayında Nikaragua’ya giden Chavez, Amerika için Bolivarcı İttifak (ALBA) üyesi olan iki ülke arasındaki ticareti ve yatırımları arttıracak ikili anlaşmalar imzaladı. Anlaşmalar et kombinaları, süt çiftlikleri ve tahıl işleme fabrikalarının yapımı için 130 milyar dolarlık finansmana yer veriyor. İki ülke arasındaki ticari işlem hacmi 2009 yılında 136 milyon dolar olarak gerçekleşirken, anlaşmalardan sonra bu rakamın üç katına çıkması bekleniyor.

Tunca Özlen