Bizim Amerika'da geçen hafta

Geçtiğimiz hafta Latin Amerika'da yaşanan bazı önemli gelişmelerden başlıklar.

Venezuela

Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chávez, Venezuela devlet kanalından, kanserli bir lezyon nedeniyle tedavi gördüğünü açıkladı. Chávez yaklaşık üç hafta önce pelvis apsesi nedeniyle Küba’nın başkenti Havana’da bir ameliyat geçirmişti. Chávez, ameliyat sırasında kanserli bir lezyon tespit edildiğini, ancak ameliyatın başarılı geçtiğini ve lezyonun temizlendiğini söyledi. Nekahet döneminin de iyi geçtiğini, hızla sağlığına kavuştuğunu belirtti. Açıklamadan sonraki günlerde Chávez’i gerek ailesi, gerekse başta Dışişleri Bakanı Nicolas Maduro olmak üzere Venezuelalı yetkililer ziyaret ettiler. Gerek açıklamayı bir kürsüden ayakta yapması gerekse ziyaretçilerle birlikte iken yayınlanan görüntülerde uzun yürüyüşler yapması, Chávez’in sağlığının hızla düzelmekte olduğunu açıkça ortaya koydu.
Ameliyatın ardından Havana’da kalmaya devam eden Chávez hakkında, başta ABD olmak üzere emperyalist medyada ve sağcı muhalefetin elindeki Venezuela medyasında spekülatif haberler yayınlanmaya başlamıştı. Chávez’in ölmüş olabileceği dahi konu edilmişti.
Oysa Chávez bu dönemde seyrek de olsa demeç vermeye devam etmiş, twitter hesabından görüşlerini yayınlamıştı. Fidel ve Raúl Castro kendisini ziyaret etmişti ve bu ziyaretin de fotoğrafları yayınlanmıştı.
Ayrıca sağcı Venezuela muhalefeti, dayandıkları somut bir yasal zemin olmadığı halde bu duruma itiraz ederek Chávez’in Venezuela’yı Küba’dan yönetemeyeceğini, başkanlık görevini ülke dışından yürütemeyeceğini, yasalara onay vermeye devam edemeyeceğini savunmaya başlamıştı. Daha da ileri giderek Chávez’in ülkeyi Fidel ve Raúl Castro’nun direktifleriyle yönettiğini ortaya atmışlardı.
Chávez’in gördüğü tedavinin niteliğini açıklaması, ortaya çıkan basıncı bir ölçüde hafifletti. Ancak muhalefet basınç oluşturmayı ihmal etmeyerek, bu durumun sakınca yaratmaya devam ettiğini, Chávez’in ülkeyi Küba’dan be Kübalı yetkililerin müdahalelerine açık yönetmesinin sakınca yarattığını, başkanlık görevini bırakması gerektiğini söylemeyi sürdürdü.
Öte yandan binlerce Venezuelalı, başkent Karakas’taki Bolivar Meydanı’nda toplanarak Chávez için destek gösterisinde bulundu ve Venezuela Devrimi’nin dimdik ayakta durduğunun ve süreceğinin mesajını verdi.
Ayrıca pek çok Latin Amerika ülkesi, hem başkanlık düzeyinde hem de parlamenter düzeyde Chávez’e dayanışma mesajlarını iletti.
Fidel Castro da yayınladığı son makalede Chávez’in, son derece kritik bir savaşta büyük bir zafer kazandığını ve hızla iyileştiğini belirtti.
Temmuz ayının ilk günlerinde yapılması planlanan CELAC zirvesi, Chávez’in rahatsızlığı nedeniyle ileri bir tarihe ertelendi. Bilindiği gibi Latin Amerika ve Karayip ülkelerinin yeni uluslararası örgütü olan CELAC, kuruluş niteliğindeki bu toplantıyla resmen yürürlüğe girecekti.
Bu gelişmelerin ardından Chávez, Pazartesi günü ülkesine döndü.

Kolombiya

Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos, orduya bağlı birliklerin geçtiğimiz Perşembe günü, ülkenin orta bölümünde bulunan Tolima ilinde bulunan Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri’ne (FARC) ait bir kampı bombaladığını açıkladı. Raul Reyes’in ölümünün ardından FARC’ın bir numaralı önderi olan Alfredo Cano bu kamptan birkaç saat önce ayrılmıştı. Santos, FARC’ın diğer önderleri gibi şimdiki önderlerinin de er ya da geç öldürüleceğini söyledi. FARC son üç yıldır büyük ölçüde ülkenin orta bölümünde üstlenmiş durumda. Örgütün Merkezi Komuta üyelerinden Alirio Rojas, 2 Haziran’da öldürülmüştü. Ordunun yeni hedefi ise Alfredo Cano.
Bu ülkedeki bir başka gelişme ise silahlı çatışmalarda ölenlerle ilgili “Kurbanlar Yasası” isimli yasa nedeniyle yaşandı. Ülkedeki insan hakları örgütleri ve başka bir dizi örgüt, bir gösteri yaparak yasayı protesto ettiler. Göstericiler, yasanın ayrımcı olduğunu, çatışmalarda ölen devlet yanlısı paramiliter grupları kayırdığını belirttiler. Paramiliter gruplar hakkında yürütülen yasal işlemlerin göstermelik olduğunu, hatta bu işlemlerin iptal edileceğini vurguladılar.

Meksika

Geçtiğimiz Pazar günü, Meksika’nın dört büyük eyaletinde seçimler yapıldı. Ülkenin ortasındaki Mexico eyaletinde, neoliberal bir siyasi kimliğe sahip olan Kurumsal Devrimci Parti’nin adayı Eruviel Ávila oyların yüzde 62,8’ini alarak eyalet başkanı seçildi. Kuzeydoğudaki Coahuila eyaletinde, yine aynı partinin adayı olan Rubén Moreira, oyların yüzde 57,71’ini alarak zafer kazandı. Doğudaki Nayarit eyaletinde ise Bizi Birleştiren Nayarit Koalisyonu isimli ittifakın adayı Roberto Sandoval oyların yüzde 45,53’ünü alarak birinci geldi. Seçime katılma oranı ise dört eyalet genelinde yüzde 50’nin altında kaldı.

Copa America

Güney Amerika Futbol Federasyonları Birliği’nin (CONMEBOL) düzenlediği uluslararası turnuva Copa América başladı. Turnuvanın 43.sü, Arjantin’deki sekiz kentte yapılıyor. Turnuvaya 10 Güney Amerika ülkesi düzenli olarak katılıyor. Ayrıca biri Orta Amerika’dan olmak üzere iki takım da konuk olarak çağrılıyor. Bu yılki konuk ülkeler Meksika ve Kosta Rika. Kosta Rika, daha önceden davet edilen ancak kısa bir süre önce, depremin yaralarını sarmakta olması nedeniyle katılmaktan vazgeçen Japonya’nın yerine turnuvaya dahil oldu.
Her zaman olduğu gibi Brezilya ve Arjantin turnuvanın en büyük favorileri. Ancak bu kez Paraguay ve son Dünya Kupası yarı finalisti Uruguay da iddialı. Öte yandan hem Brezilya hem de Arjantin ilk maçlarında berabere kalarak sürpriz yaptılar. Turnuva 24 Temmuz’da Buenos Aires’te yapılacak olan final maçı ile sona erecek.
Turnuvayı bugüne kadar Arjantin ve Uruguay 14’er, Brezilya 8, Paraguay ve Peru 2’şer ve Kolombiya ile Bolivya da 1’er kez kazandılar.

MERCOSUR

41. MERCOSUR zirvesi Paraguay’ın başkenti Ascunción yakınlarındaki Luque kentinde yapıldı. Zirvenin açılışını Paraguay devlet başkanı Fernando Lugo yaptı. Zirvede Brezilya devlet başkanı Dilma Rouseff, Uruguay devlet başkanı José Mujica ve Ekvador devlet başkanı Rafael Correa da birer konuşma yaptılar. MERCOSUR, bu dört ülkenin üye olduğu bir ekonomik ve siyasi antlaşma. Venezuela da 2006’da antlaşmaya imza atmıştı ancak halen üye ülkelerden Paraguay meclisinin onayını bekliyor. Bolivya, Şili, Ekvador, Kolombiya ve Peru aday üyeler. Meksika ve bir dizi Karayip ülkesi de gözlemci statüsünde. Bolivya ve Ekvador’un tam üyeliği için bu hafta görüşmelere başlanacak.
Zirvenin ana gündemini, gümrük tarifeleri oluşturdu.

Peru-Ekvador

Kısa bir süre önce Peru devlet başkanlığına seçilen Ollanta Humala, Ekvador devlet başkanı Rafael Correa ile yaptığı görüşmede, Latin Amerika halklarının, kendi yollarını çizmesi ve sömürgeciliğin zincirlerini kırması gerektiğini söyledi. Ayrıca Venezuela, Bolivya ve Ekvador’un sürdürdüğü, kıtada bütünleşmeci çizgiyi desteklediğini açıkladı.