Koronavirüs önlemleri sera gazları salımını azalttı

Koronavirüs salgını nedeniyle alınan önlemler, hava kirliliği ve sera gazı salımının azalmasına neden oluyor.

Bilim ve Aydınlanma Akademisi

Koronavirüs’ün çalışma hayatı ve seyahat üzerinde etkileri sonucunda bazı kent ve bölgelerdeki havanın göreli olarak temizlendiği ortaya çıkıyor. Farklı araştırma gruplarının yaptıkları atmosfer izleme çalışmalarına göre son iki ayda dünyanın çeşitli bölgelerinde hava kirleticileri ve sera gazları ciddi miktarda azalma eğilimi gösteriyor.

BBC’de yer alan bir habere göre Columbia Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, New York bölgesinden elde ettikleri ilk sonuçlara göre, trafikten kaynaklanan karbonmonoksit gazlarının geçtiğimiz yıl ile kıyaslandığında yüzde 50 azalma gösterdiğini ifade ediyor. Ayrıca, New York üzerindeki karbondioksit salımı yüzde 5 ila 10, metan salımında ise şiddetli düşüş tespit edildiğini ekliyorlar.

Bilim insanları, karbondioksit salımının yaprakların çürümesinin de etkisiyle en yüksek düzeye ulaştığı Mayıs ayında, 10 yıl önce yaşanan ekonomik kriziden sonraki en düşük seviyeye denk kaydedilebileceğini belirtiyorlar.

Bu bulgular, bazı araştırmacılar tarafından şüphe ile karşılanmakla birlikte, Çin’deki virüs salgınının çevresel etkileri ile benzerlik gösteriyor. Carbon Brief isimli internet sitesi tarafından yapılan bir analiz ocak ayında iki haftalık sürede Çin’de enerji tüketimi ve gaz salımında yüzde 25 düşüş meydana geldiğini ileri sürmüştü. Çin Yeni Yılı kutlamalarındaki yavaşlamayla başlayan sera gazı salımı azalması NASA tarafından da uydu görüntüleriyle belgelendi.

Ayrıca hem Çin hem de Kuzey İtalya otomobil yolculuklarının ve endüstriyel faaliyetlerin azalmasına bağlı olarak hem önemli bir hava kirletici hem de kuvvetli bir sera gazı olan kükürt dioksit salımında ciddi düşüş kaydettiği de gözlendi.

Koronavirüs salgınının sonucu olarak ekonomik faaliyetlerin düşüşe geçmesinin enerji ve ulaşım sektörlerinden kaynaklı çeşitli gaz salımının azalmasında etkili olması şaşırtıcı değil. Bu durum, üretim faaliyetlerinin şirket değil insani ihtiyaçlara göre planlanacağı ve güvenliliğinin sağlanacağı, ulaşımın bireysel bir yükümlülük değil toplumsal bir iş olarak düzenleneceği yeni bir sistemde atmosfer kirliliğinin hızla değişebileceğine dair ufak bir gösterge olarak okunabilir.