Maymunlar ve insanlar yüz tanımada benzer bir mekanizma kullanıyorlar

Rhesus maymunları ve insanların, gün içinde karşılaştıkları yüzleri ayırt etme ve tanımlamada ortak bir algısal mekanizma kullandıkları ortaya konuldu.

Emory Üniversitesi, Yerkes Ulusal Primat Araştırma Merkezi araştırmacıları tarafından 25 Haziran’da Current Biology dergisinin internet üzerindeki sayısında yayınlanan bir çalışma, insanların önemli sosyal becerilerinden biri olan yüz tanıma ve birbirleriyle doğru bir şekilde etkileşme yeteneğinin evrimsel gelişimini kavrayabilme bakımından önemli veriler içeriyor.

Merkezin ve Emory’nin psikoloji bölümünün baş araştırmacısı Robert R. Hampton’a göre insanlar ve diğer sosyal primatlar etraflarındaki diğer bireyleri farketme ve kimin tanıdık kimin yabancı, kimin dost kimin düşman, kimin yandaş kimin rakip olduğunu ayırt etmek durumundalar. Hampton ve takımının araştırmalarına göre bu becerileri sergilemek, insan ve rhesus maymununun 30 milyon yıl ya da daha önce yaşamış ortak atasından evrimleşmiş.

İnsanlardaki bu dikkate değer binlerce yüzü birbirinden ayırt etme yeteneği, yüze ilişkin özelliklerin konumlanması ve düzenlenişinin özgünlüğüne olan hassasiyetimizden kaynaklanıyor. Dr. Hampton’ın yüzlerin pekçok ortak özellik barındırdığını – gözler, burun, ağız vb. – ve sadece bu özelliklerin basitçe bir tespitinin yüzleri birbirinden ayırt etme imkanı vermeyeceğini belirtiyor.. Binlerce yüzü, bu özelliklerdeki küçük değişiklikleri ve ilişkileri algılayarak ayırt etmek insana ait bir özellik olarak kabul ediliyor.

Thatcher Etkisi
Hampton ve araştırma ekibi, ilk kez İngiliz başbakan Margaret Thatcher’ın görüntüleri kullanılarak yapıldığından Thatcher Etkisi olarak bilinen, rhesus maymunlarının diğer maymunları ayırt edip edemediğini belirlemeyi sağlayan bir algısal ilüzyon tekniği kullandılar. Bu çalışmada araştırmacılar, iki ya da üç yıldır Yerkes Araştırma Merkezinde büyük sosyal gruplarda yaşamakta olan dört adet 4 yaşındaki rhesus maymununa, altı farklı maymunun görüntülerini gösterdiler.

Araştırmacılar görüntüleri, düz duran bir yüzdeki ağız ve gözler yerine, yine aynı yüzün ters duran (başaşağı) görüntüsündeki ağız ve gözleri ait oldukları ağız ve göz bölgelerine konumlandıracak şekilde değiştirdiler. Maymunlara önce resimleri takip etmekten sıkılana kadar ters ve sağa döndürülmüş normal resimler gösterildi. Ardından maymunlara bu oynanmış görüntüler gösterildi. Düz duran resimdeki bozulmuş ifadelere şaşıran maymunların yeniden resimleri incelemeye başladıkları görüldü. Tam tersi, oynanmış resimler tamamen ters döndürüldüğünde maymunların şaşırmadığı ve yüzleri sanki onlara hiçbir şey yapılmamış gibi değerlendirdikleri görüldü.

İnsanlardaki tepki de benzer
Thatcher Etkisine insanların tepkisi de oldukça benzer, gözlerin ve ağızın döndürülmesi sonucu resim bozulduğunda, insanlar şaşırtıcı bir şekilde başaşağı çevrilmiş yüzdeki özellikler arasındaki ilişkilere daha az dikkat ediyorlar ve yüzü bir bütün olarak değerlendiriyorlar. Bunun sonucunda resim bozulmuş olmasına karşın algı açısından gayet normal görünüyor. Ancak resim düz çevrildiğinde insanların resmin garip ve gülünç olduğunu söylemeleri, onların gözler ve ağzın döndürülmüş olduğunu net bir şekilde görebildiklerini gösteriyor. Bu noktadan yola çıkan araştırmacılar, insanlar henüz evrilmemişken dahi ilkin primatların yüzleri tanıyarak sosyal yaşamlarını düzenleyebildikleri sonucuna ulaşıyorlar.

soL (DIŞ HABERLER)