O klasik temayı bilirsiniz. Şeytanın başrolde olduğu korku filmlerinde, önce uygun bir beden aranır, bulunur ve içine girilir. Devamını anlatmaya gerek yok, biliyorsunuz işte, bunlardan yüzlercesini izlemişsinizdir.
Bu hikâyemizdeki şeytan yeşil değil siyah. Durun, hemen öyle inanmayın korku filmlerine, bu şey (her neyse) zaten şeytan da değil, olsa olsa bir melek…
“Yemek yenirken ‘yarın cumhuriyet ilan edeceğiz!’ dedim. Orada bulunan arkadaşlar, hemen düşüncemi benimsediler. Yemeği bıraktık.”
Kendisinden başka o sofrada oturan yedi isim sayar Mustafa Kemal. “Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara’da bulunan bütün arkadaşlarımı çağırmayı ve onlarla görüşüp tartışmayı gerekli görmedim.”
Editörün notu: AKP, Katar ve Batı'daki bazı düşünce kuruluşları ve eski diplomatlar tarafından "ılımlı" olarak pazarlanan El Kaide bağlantılı Ahrar'uş Şam örgütü, Batı'ya şirin görünürken mezhepçi nefreti körüklemeyi sürdürüyor. Middle East Eye'dan Nafeez Ahmed'in makalesi, Ahrar'ın "dönüşüm" iddiasına rağmen güncel konumunu sorguluyor.
Geçtiğimiz hafta sonu (10 – 11 Ekim 2015) Çanakkale Tabip Odası (ÇTO) önemli bir “buluşmaya” ev sahipliği yaptı: “1. Ulusal Tıp Eğitimi Öğrenci Buluşması”. ÇTO Öğrenci Komisyonu, ÇTO ve TTB’nin ortaklaşa düzenlediği toplantıda ilk gün tıp eğitimi çeşitli yönleriyle masaya yatırıldı.
Eskiden çok kullanılırdı; biz de büyüklerimizden, sadece yaşı bizden büyük olanlardan değil, devrimci/komünist büyüklerimizden de işitirdik. Kimileyin, daha testiyi kırmadan, bir tür ahlâk öğüdü olarak, kimileyin de, testiyi kırmışsak, sert ya da yumuşak tonlu bir uyarı olarak…
Derler ki iyi şiir yazabilen her şey yazar. Hani bazı dizeler vardır. Böyle mıh gibi gelir yüreğinizin ortasına çakar. (Belirtmekte fayda var bahsettiğim şiirler bu tür olanlar.)