Hollande: “Değişim Şimdi”

Fransa gündeminin baş ve başat sorusu “Değişelim mi?”. Milyonların sorduğu bu soruyu cevaplamak için yarışta iki aday kaldı: Eski cumhurbaşkanı ve sağın, sermaye çevrelerinin favori adayı Nicolas Sarkozy ile solun, çalışanların ve emekçilerin çoğunluğunun tercihi François Hollande. Ama bizim çok basit, “çıplak gerçek” diye gördüğümüzü ne hikmetse ülkenin yarıya yakını görmüyor, belki de görmek istemiyor. Demek ki gerçek o kadar da çıplak değil. Üstünü örtenleri atamadığımız, yeterince anlatamadığımız, sergileyemediğimiz sürece “çıplak gerçek” bizim sanrımız olarak kalmaya mahkumdur.

Yarın akşam Fransa’nın beş yıllık geleceğine yön vermeye adaylardan ilki diyor ki, “Ben zaten Fransa’yı değiştirecek reformları başlattım. Çoğu çağdaş toplumlar gibi modernleşmeye ayak uydurmak zorundayız. Değişime devam etmek istiyorsanız, yeniden beni seçin ki, değiştiğimiz yolda daha ileri gidelim. Kuvvetli Fransa’yı kuralım.” Öteki de diyor ki, “Sen ve seninkiler Fransa’yı girdiği yolda en azından on yıldır idare ediyorsunuz. Gelinen nokta daha fazla işsizlik, daha fazla adaletsizlik. Sen çağdaşlık adına keyfiliğin, gericiliğin, sömürünün ilerlemesini istiyorsun. Benim istediğim değişimin yönü farklı. Gelin bu Değişimi Şimdiden gerçekleştirelim...”

Bizim görebildiğimiz kadarıyla Sarkozy ve şürekâsı değişim, modernleşme adına özelleştirme, her türlü kamu hizmeti ve demokratik hakkı kısıtlama yolunda son derece başarılı adımlar atmıştır. Son günlerde gerçekleştirilen kamuoyu yoklamalarına bakılırsa Fransız halkının yüzde 47’si adamın siyasi projesini, yolunu desteklemektedir. Hollande’ın yüzde 53’ü (şu anki tahminler) bu projeye karşı çıkmakta, “Hemen şimdi değişik yola girilmesini” önermektedir. Tutulması gereken yeni yolun betonu kaç santim atılacak, altındaki toprağın daha sağlam olması için temel kaç karış derinlikte kazılacak tartışması bir önceki turda tamamlandı.

İşte Fransa böyle bir ikilemle karşı karşıya. Kimin değişimi doğru? Birinin söylediği çizgide devam edersek doğru yola çıkabilir miyiz? Ötekinin tutacağı yol doğru mudur? Bir de ek soru: Yeterli midir? Hazırlop cevap yok. Tercih ve seçenekler ne olursa ortada yaşanacak bir mücadele ufku var. Gerçek değişimi sadece o ufka yürüyenler başaracaktır.


(Nicolas Sarkozy: Güçlü Fransa / François Hollande: Değişim Şimdi)

Hollande’ın yeni sentezleri
(Sevgili okur, size bu sütunlarda Sarkozy’nin yeniden başkan seçilirse neler yapmak istediğini anlatma gereğini duymuyorum. Şu ana kadar Fransız kapitalizmine verdiği hizmeti sürdüreceğinden hiç kuşkumuz yok. Eğer eskaza başkan seçilirse veya sizlerden özel bir talep gelirse ilerki yazılarda memnuniyetle aktarmağa çalışırım. Şu sınırlı zamanımızı Hollande’ın cumhurbaşkanı seçildiği takdirde neler yapmak istediğini kaba başlıklarla özetlemeyi tercih ediyorum. 28 Ocak’ta soL portalda yayınlanan “François Hollande’dan ‘60 Öneri’ ve Sol Esintiler” başlıklı yazımızda kişiliğin niyet ve vaatlerini yansıtmışız. Fakat Hollande 2. tura kalan sol aday olunca Sol Cephe ve Avrupa Ekoloji-Yeşiller hareketlerinin de talepleri doğrultusunda yeni bir sentez hazırlamış.)

2 rakip 2 Mayıs’ta televizyonda yapılan 2 saat 50 dakikalık bir tartışmada pek tatmin edici olmasa da karşılıklı boy ölçülerini aldılar. Kamera karşısında tutuk, kararsız, ya da fazla yumuşak diye bilinen François Hollande 17,9 milyon kişinin izlediği nehir tartışmada rakibini hallaç pamuğu gibi attı. Herkesin beklediğinden çok daha çetin ceviz çıktı. Nicolas Sarkozy karşısında son derece aktif, hatta soğukkanlılığını bozmaksızın epeyce sert bir tavır takınmıştı. Belden aşağı söz ve hakaretler bir kez daha Sarkozy’den geldi. Sıkıştığı durumlarda Hollande’a 3-4 kez “Yalancı, iftiracı” diye hitap eden Sarkozy’nin ifadeleri karşıtları, yansız izleyiciler tarafından ayıplanırken, yandaşlarınca marifetmiş gibi algılandı. Aslında faul yapan oyuncusuna arka çıkan fanatik taraftarlardan öteye geçemediler. Sarkozy çamur atmak için Dominique Strauss-Kahn olayına veya zaman zaman Hollande’a küçümseyici sıfatlar yakıştıran sol kişiliklere değinmeden içi rahat etmedi. Hollande sonunda ,“Ben de sağcı yakınlarınızın sizin için söylediklerini saymaya başlıyayım mı”, deyince susmak zorunda kaldı.

Sarkozy tartışma boyunca Hollande’ın önerilerini eleştirmeye kalkışınca sol aday kendine ayrılan süre boyunca talep ve tasarılarını bir biçimde tanıtmayı başardı:

- Mali dünyaya yön verebilmek için: Spekülasyon yasaklanacak, bankalar ekonominin hizmetine girecek ve en basit halk tasarruf hesabı “Livret A” tipi hesaplar korunacak.
- Temel eğitimi öncelikli kılmak için: Milli Eğitime 60 bin yeni öğretmen ve eğitmen kadrosu alınacak, genç öğretmenleri göreve hazırlayan meslek eğitimlerine yeniden başlanacak ve 3 yaşından küçük çocukların hepsi okullu olacak.
- Gençliğe gelecek hakkı tanıyabilmek için: Bir yanda emekliliğe yakın ücretlileri istihdam ederken, öte yandan deneyimlerinden yararlanmak için yanlarına alınacak işsiz gençlere kadrolu iş olanağı kazandırmak amacıyla oluşturulan Nesil Kontratları yoksul semtlerdeki gençler için 150 bin Gelecek kadrosu ve 100 bin genç için kamu yararına sivil hizmet (yurttaş) kadrosu.
- Avrupa’da kemer sıkma politikasını engellemek için: Merkel-Sarkozy anlaşmalarını büyüme ve istihdam yönünde yeniden müzakere etmek.
- İstihdamlarımızı korumak ve sanayimizi yeniden canlandırmak için: haksız rekabetle mücadele etmek Fransa’da üretimi teşivik etmek ve Küçük ve Orta Boyutlu İşletmeleri (KOBİ) destekleyecek bir Kamu Yatırımları Bankası kurmak.
- Emekliliğimizi garanti altına alabilmek için: 41 yıl sosyal kesintilerini ödeyenlere 60 yaşından itibaren derhal emeklilik hakkı ağır işlerde yıpranma etkisinin ölçülmesi hakkında da müzakerelere başlanması.
- Vergide adaleti sağlayabilmek için: Sermaye gelirlerinden alınan vergileri ücretlerden alınan vergilerle eşit hale getirmek Varlık vergisini arttırmak 41 yıl KOBİ’lere Büyük gruplardan daha avntajlı bir vergilendirme sistemi yaratmak.
- Uygunsuz, ölçüsüz maaşlardan caydırmak için: Yılda bir milyon avrodan fazla kazananlardan yüzde 75 vergi uygulamasına başlamak Stock-options uygulamasına son vermek.
- Kadın-erkek eşitliğini sağlamak için: Aynı işte çalışan kadın ve erkeklerin ücret eşitliğini garantilemek hükümet dahil her kademede mutlak eşitliği sağlamak ve bir Kadın Hakları Bakanlığı kurmak.
- Herkesin sağlık hizmetinden yararlanmasını sağlayabilmek için: Bütün Hastahanelere Kamu Hizmeti statüsü kazandırmak vizite ücretlerinde baremleri aşma durumlarını kontrol altına almak, eczane çölü bölgeler oluşmaması için her yerde sağlık evleri geliştirmek.
- Satın alma gücünüzü koruyabilmek için: KDV artışlarını iptal etmek, üç aylığına ve derhal yakıt fiyatlarını bloke etmek tüketim düzeyine göre su, elektrik ve gaz faturalarını hafifletmek ve tedrici artışlı bir ücret politikası yürürlüğe koymak kiraların çok yüksek olduğu yörelerde kiraları denetlemek ve ailelerin aşırı borçlanmalarına karşı mücadele etmek.
- Kamu maliyetlerini toparlamak için: 2017 perspektifinde bütçeleri dengeli konuma getirmek.
- Aile yardımlarını yükseltmek: Yeniokul yılı primleri 2012 Temmuz’undan itibaren yüzde 25 oranında yükseltilecek ve aile yardımları fiyat artışlarına endekslenecek.
- Enerji politikasında geçiş aşamalarını garantiye almak için: 2025 yılına kadar elektrik enerjisi üretiminde nükleer payını yüzde 50’ye indirmek güneş enerjisi ve yan sanayi kuruluşları aracılığıyla yenilenebilir enerji sektörünü geniş oranda geliştirmek. Her yıl 1 milyon evin izolasyonunu sağlayarak ısıtma faturalarını düşürmek.
- Daha fazla konut inşa etmek için : Yılda 150 bini sosyal konut olmak kaydıyla yılda 500 bin yeni konut inşa etmek inşaat projesi sunan yerel yönetimlere devlet bedava arsa verecek. Kentlerinde yeterli oranda sosyal konut inşa etmeyen belediyelere ceza öngören SRU yasasını güçlendirmek.
- Güvenliği garantilemek için: Polis, jandarma ve adalette her yıl ek 1000 (bin) yeni kadro açmak terörizmle mücadele etmek, istihbarat servislerini güçlendirmek şiddetin en çok ilerlediği yerlerde öncelikli güvenlik bölgeleri kurmak, her türlü kaçakçılıkla mücadele etmek.
- Örnek Cumhuriyeti teşvik etmek için: İş başına gelir gelmez Cumhurbaşkanı ve bakanların maaşlarını yüzde 30 oranında azaltmak seçilmişlerin görevlerini tek sorumlulukla sınırlamak (örneğin bir milletvekili aynı zamanda Bakan ya da Belediye başkanı olamayacak) Adaletin bağımsızlığını garantilemek, yolsuzluk, ırkçılık, antisemitizm (Yahudi düşmanlığı) ve her türlü ayrımcılıkla mücadele etmek.
- Kültür ve araştırmaya büyük bir coşku verebilmek için: Okullara büyük bir sanat eğitimi planı gösteri sanatları için yönlendirici bir yasa Hadopi yasasının (internette telif haklarını koruyan kuruluş) yerine “Fransız kültür istisnası” antlaşmasının II. maddesine ilişkin bir yasa çıkartılması. Araştırmacılara çalışmaları için yeterince kaynak ve zaman tanımak.

Hollande böylelikle bir hayli somutladığı eylem programını ne kadarını gerçekleştirebilir bilmiyoruz. Ancak kesin olan bir şey varsa o da Sarkozy’nin neredeyse son 10 yılda damgasını vurduğu toplumsal modelden bir gıdım olsun kopulacağıdır. Bu da pek küçümsenir bir ilerleme sayılamaz. Üstelik 2 Mayıs’ta televizyon düzenlenen açık atışmada Hollande kendisini epeyce bağlıyacak bir tirad çekti ki, Sarkozy açısından yenilir yutulur gibi değildi. Ama Sarkozy yutmak zorunda kaldı.

Hollande nasıl bir başkan olacak?
Tam bir devlet başkanı edasıyla konuşan François Hollande, tartışmayı yöneten iki gazetecinin “Nasıl bir başkan olmayı düşünüyorsunuz?” sorusuna “anafor” stilde, her seferinde “Ben, Başkan olarak...” diye başlayan 16 cümleyle cevap verdi. Şimdiden tarihi kayıtlara geçen konuşmada Hollande’ın üstü kapalı sarfettiği bazı sözlerinde Sarkozy’nin başkanlığı sırasında etik ve siyasi açıdan işlediği hatalara ustaca yüklenen eleştiriler vardı: “Öncelikle Fransızlara saygılı bir başkan olacağım. Ben, Başkan olarak iktidar çoğunluğunun Başkanı olmayacağım. Ben, Başkan olarak başbakanımdan iş ortağım, işbirlikçim diye söz etmeyeceğim. Ben, Başkan olarak kendi partimin bir Paris otelinde düzenlenen yardım toplama gecesine katılmıyacağım. Ben, Başkan olarak adaletin bağımsız çalışmasını sağlayacağım... Ben, Başkan olarak basın-yayın kurumlarının genel müdürlerini atamayacağım... Ben, Başkan olarak davranışlarımın hayat biçimimin her an örnek olmasına çalışacağım. Ben, Başkan olarak Cumhurbaşkanı makamının dokunulmazlık zırhını (görev öncesi dönemler için) kaldıracağım... Ben, Başkan olarak hükümetin kadın-erkek eşitliğine harfiyen uymasını isteyeceğim,... bakanlara etik yaptırımlar getireceğim,... sosyal muhataplarıma (sendikalar, meslek kuruluşları vs...) gereken saygı ve itinayı göstereceğim,... toplumun tümünü ilgilendiren enerji gibi konularda tüm yurttaşların katılacağı büyük toplantılar düzenleyeceğim,... daha geniş bir siyasi temsiliyet için nispi seçim sistemini geliştireceğim,... daima yurttaşlarımın yakınında ve sözünü dinliyor olacağım.

Sarkozy’nin suyu artık tam ısındı. “Elveda” deme zamanı çoktan geldi geçiyor. Umuyoruz ki yarın sandıklardan çıkacak irade Fransa’nın çoğunluğunun yüzünü güldürür.