Tek taraf, tek kale

İlhan Selçuk'la

bir tarihte

rakı içiyorduk

Gömlekçi İlhan, Müjdat Yıldız, ben

söz nasılsa,

Çetin Altan'a geldi.

Bir mesel anlattı

İlhan Selçuk

''Çocukları

çok yetenekli bir futbolcu olan babalarını

doktora götürmüşler

oğullar önde boy boy

Baba arkada

Redkid'teki Daltonlar gibi.

Doktor

Avarel'e benzeyene sormuş

''nesi var babanızın''

hep bir ağızdan

''sormayın demişler

sormayın doktor''

''Babamız çok yetenekli

Top ayağına yapışıyor,

yakışıyor... Maradona gibi''

''iyi ya'' der doktor

Ancak derler

''bir kusuru var

tarafını karıştırıyor

kendisine en yakın

kaleye gol atıyor.''

Doktor biraz düşünür

yüzünü yukarı kaldırır

kafasını iki yana sallar

''umarım genetik değildir'' der

İlhan Selçuk

sözünü bitirmişti

Ahtapot'ta-Beşiktaş'ta

meyhanenin bahçesindeydik

muhteşem Taraftar

Çarşı grubu

bilinen çoşkusuyla

İnönü'deki maça hazırlanıyordu.

Nedense? Aklıma

Baba Altan'ın

Büyük Gözaltı Romanı geldi

Kitap

Gözaltında tutulan,

kapana kısılmış

bir ülkeyi anlatır

Oysa gökyüzü de açıktı

Bu günlerdeki gibi

kasvetli

kirli de değildi

.......

Doktorun teşhisi mi?

Bunu soranların

''Globalleşen'' Dünya'dan

''Global'' top oyunundan vazgeçtim

mahalle maçından bile

bi haber olduklarına eminim

Kalesini şaşıran baba olur da

''Tarafını'' şaşıran oğul olmaz mı?