Kim başarılı (I)?

Seçim öncesi yazdığım yazı, “Bir yanda bu parti liderimiz, öte yanda halkımız: Bu halk, bu seçimde, bu parti liderine oy verir mi?” sorusuyla bitmişti.

Bu sorunun yanıtı seçim akşamı geldi: İki seçmenden biri o parti liderine oy verirken diğerinin ona oy vermediği anlaşıldı!

Şimdi, iki seçmenden biri o parti liderine oy verince, geçen haftaki yazıda örneklenen sorunlar, gerçek olmaktan çıkıp hayal ürününe mi dönüştü, sorun olma özelliklerini mi yitirdi? Bu sorunları yaratan parti lideri, seçim meydanlarında, “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” dediğine göre, gelecek dört yılda benzer uygulamalara devam etmeyecek mi, benzer sorunlar katlanarak artmayacak mı? Seçim öncesi açıklanan yeni kabine sistemiyle yüzbinlerce yeni kadrolaşma olmayacak mı?

Ya da iki kişiden biri o parti liderine oy verince, o parti liderinin olumsuz söylem ve uygulamaları, yok mu sayılacak, birden ortadan mı kalkacak? Örneğin, o lider bir sanatsevere dönüşüp eleştiriler karşısında başkalarına hakeret etmeden, sağı solu azarlamadan ve tehdit etmeden konuşmaya mı başlayacak? Dokunulmazlıklar mı kaldırılacak? Müslüman ülke topraklarını işgal eden ABD’ye, “O topraklardan çekil” mesajı mı verilecek? 8 yılda alınan dış borç yarıya mı indirilecek? ÖSYM skandalları sona mı erecek? Artık ülke kaynaklarının pazarlanmasından, nükleer santral yapmaktan ve NATO ile birlikte Libya’yı bombalamaktan vaz mı geçilecek? Yargıdaki, üniversitlerdeki, bakanlıklardaki, polisteki, ... kadrolaşmaya son mu verilecek? Açlık sınırında yaşayanlarla yoksulların yaşam düzeyi mi iyileşecek geliriyle ay sonunu getiremeyenlerin refah düzeyi mi? Polis devleti olmanın önü mü kesilecek? Saçma sapan nedenlerle tutuklananlar serbest mi bırakılacak? “Deniz Feneri” davasının üzerine mi gidilecek?

Seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz, yukarıda örneklenen sorunlar geçerliliğini ve canlılığını koruyorken seçim sonuçlarını yorumlayanlar, partilerin aldığı oylara bakarak bir noktada birleşiverdiler: “Seçimin birinci galibi Erdoğan’dır/AKP’dir” dediler! “Başarı” kavramını da, daha çok spor karşılaşmalarında yaygın olarak kullanıldığı bir biçimde yorumlamaya başladılar: “önemli olan sonuçtur!” demeye getirdiler.

Seçim, spor karşılaşması mı, belirli bir süre oynanan oyun mu, eğlencelik bir olay mı?

Seçim başarısı nedir? Siyanür kaçağından zarar görecek Kütahyalının, nükleer santral tehlikesi altında yaşayacak Sinopluların, emeği sömürülen Kocaelililerin, findıktan canı yanan Orduluların, kanyonları, vadileri ve yeşil alanları yok edilecek Artvinlilerin, “Ceketimi aday göstersem başkan olur” dediği ilin yurttaşlarının ... o parti liderine akılalmaz oranlarda oy vermesi mi?

Seçim başarısı nedir? Ülkenin içinde bulunduğu yaşamsal sorunları seçmenin görmemesini sağlamak mı?

Seçim başarısı nedir? Bu sorunların ayrımında olan seçmenin, olup bitenleri bile bile, o parti liderine oy vermesi mi bu sorunların ayrımına varmayanların, olup bitenlerden bihaber olanların, o parti liderine oy vermesi mi?

Seçim başarısı nedir? Eğitim kurumlarına devam edememiş, devam etmiş olsa da, itaatkâr insan yetiştiren süreçlerden geçip okuma ve sorgulama becerileri ile eleştirel ve bilimsel görüş kazanamayanların gerçek ve yaşamsal gereksinimlerine değil de duygusal ve uhrevi gereksinimlerine yanıt vererek genellikle eğitim ve gelir düzeyi düşük olanların oyunu almak mı üç-beş çocuk yaptırarak eve bağlamak istediği kadınların oyunu almak mı?

Seçim başarısı nedir? Sayısal üstünlük elde ederek sömürünün ve dışa bağımlılığın artması mı, parmak hesabıyla cumhuriyetin temel ilkeleriyle hesaplaşılacak olması mı?

Bu tür bir başarı kimin başarısıdır ne başarısıdır?

[email protected]