Gecenin sürpriz ziyaretçisi

Geçenlerde gecemizi bir balina aydınlattı.  Yok, karanlıkta okyanus üzerinde ilerleyen bir teknede değildik. Ve balinanın varlığını bize haberdar eden, Moby Dick ve benzeri av öykülerine adrenalin salan kocaman bir beden değil, hepimizinki gibi kırılganlık taşıyan bir nefesti. 

Oturduğumuz apartman Auke Körfezi’nde, hemen limanın içinde. Ne şanslıyız ki, pencereden bile limanda yüzen fokları, denizaslanlarını görebiliyoruz.  Elbette bir balinanın da limana girme olasılığı vardı, nadir de olsa geçmiş öyküleri duymuştum ve bu anı bekliyordum. Yine de bu buluşmanın bir gece vakti ve yağan karın altında gerçekleşeceğini hiç tahmin etmezdim.

Alaska’nın geneli gibi yaşadığımız Juneau şehri de birkaç tür balinaya rastlayabileceğiniz bir yer. Hatta ne iyi ki bazı türler tekne, kano sahibi olmayan, balina gözlem turlarına kolay kolay gidemeyen bizim gibi balinaseverler için karadan da görülebiliyor. Yine de limana kadar sokulmaları heyecanla karşılanıyor. O nedenle o gece balkonda sigara içtiği sırada balinanın nefes veriş sesini duyan ve hemen haber veren Alaskalı eşim bile şaşırmıştı.

Geceyarısıydı nerdeyse. Annem uyumuştu. Kuzey ışıkları nedeniyle birilerini uyandırmaya, uyandırılmaya alıştım ama ilk kez balina nedeniyle, üstelik evdeyken birini uyandırmak ilginç bir deneyim oldu. Juneau’da çok yüksek olan kiralardan kaçmak, geçici olarak burada olmak gibi türlü nedenlerle teknesinde yaşayanlar var. Annem, eşim ve ben rıhtıma indiğimizde balina sesiyle uyanmış bir kadınla karşılaştık. Biz nefesin sahibinin limanda sık sık görülen denizaslanlarının peşindeki bir Orka balinası (Talihsizce Katil Balina dediğimiz tür) Orcinus orca olabileceğini düşünmüştük. Kadın biz gelmeden önce balinayı yakından gördüğü için bize türünü söyledi. Kambur Balina imiş. Sularımızda görülmeyen (Akdeniz’de konuk statüsündedir) ama 5 metreye varan yüzgeçleri, sudan sıçrayışları ile bir anlamda balina dendiğinde tüm dünyada belki de ilk akla gelen Kambur Balina (Megaptera  novaeangliae).

Yazın besince zenginleşen Alaska sularında geçiren Kambur Balinalar’ın çoğu kışın, üremek için Hawaii Adaları’na göç ediyor. Göç etmeyen bireyler de oluyor ancak onlara rastlamak, hele böyle rastlamak sık karşılaşılan bir durum değil. 
Hep birlikte nefes sesinin peşinden karlı iskelenin bir ucundan diğerine uzandığımız balinamız sonunda Pasifik’in sularını yararak beliriverdi hemen önümüzde! Rıhtımdaki lambanın ışığında daha da belirginleşen kar taneleri  balinanın belirip yok olan sırtına düşer de onu üşütür mü bilemiyorum ama bu inanılmaz görüntü bizi ısıttı. Ülkemizde, dünyada olup biten onca acı haber nedeniyle unuttuğumuz  güzel yanlarını hatırlattı yaşamın, iyi geldi. Size de biraz nefes aldırır diye umarak bu anıyı paylaşmak istedim. 
Yazımı balina sesinin peşinden koşarken karaladığım satırlarla sonlandırıyorum. 

Bir balina çağırdım
Gündüzdü
Geldi
Geceydi
Nefesine tutundum
- düşlerim yerine
Akciğerlerimiz tutuşabilirdi
Okyanus bile korktu bir an
Sonra elbette güldü