Utanıyorum…

İnsan olan insanlığından utanır.

Bunlar utanmıyorlar.

Kimileri polis, kimileri öğretmen, kimileri okul müdürü, kimileri imam, kimileri şoför, kimileri esnaf!

Küçücük çocuklara defalarca tecavüz ediyorlar.

Utanmıyorlar.

Memleketin dört bir yanında cemaatlerin, tarikatların kara şemsiyeleri altına sığınmış, pis pis sırıtarak yüzümüze kıs kıs gülüyorlar.

Utanmıyorlar.

Mahkemelerde savcılar, bu iğrenç yaratıkların körpecik bedenleri kirletmiş olmalarını suçtan saymıyor, çocukları ‘günahkâr’ ilan ediyorlar.

Utanmıyorlar.

Yargıçlar, bu arsızlar sürüsünün ya tutuksuz yargılanmalarına karar veriyor ya üç-beş yıl cezayla olayları örtmeye çalışıyorlar.

Bu kimin adaletidir?

Bu kararları veren vicdanlarını yitirmiş savcılar, yargıçlar bu toplumdan, kendi çocuklarından, eşlerinden de utanmıyorlar.

Duruşma salonlarında başlarını öne bile eğmeden ifade veren bu caniler, ‘Allah’ın adaletine’ güvendiklerini bağırıyorlar.

Toplum susuyor.

İnsanlık onurumuz, erdemimiz ayaklar altına alınıyor, çürüme bütün bir ülkeyi kuşatıyor.

Her konuda destur çeken padişah bozuntusu susuyor.

Caniler ise aramızda dolaşıyorlar.

Her köşe başında, her meydanda, her iş yerinde, her cami avlusunda bunlardan kaç tane var bilinmiyor!

İnsan olan insanlığından utanır.

Bunlar utanmıyorlar.

[email protected]